Akciğer kanseri için yeni umut ışığı

Ülkemizde en sık görülen ve ölüme sebep olan kanser türlerinin başında yer alan akciğer kanseri için umut vaat eden yeni bir çalışma, üç büyük şehirdeki hastanelerde yapılmaya başladı.

Akciğer kanseri vakalarında uygulanan “immüno-onkoloji” yöntemine dair 4 yeni ilacın klinik araştırmaları Ankara, İstanbul ve İzmir’deki üniversite hastanelerinde yapılmaya başlandı.

Türkiye’de en çok görülen kanser türlerinin başında gelen ve hastaların yüzde 85’ini ileri evrede teşhis edebildiği akciğer kanseri; meme, prostat ve bağırsak kanserlerinin toplam ölümünden daha fazla ölüme yol açıyor. Sadece erken dönemde yapılan teşhislerde hastanın ameliyat edilerek iyileşme şansının bulunduğu akciğer kanserinin tedavisinde son yıllarda çok ciddi gelişmeler kaydedildi. Son iki yıl içerisinde yeni geliştirilmekte olan immuno-onkolojik ajanlar sayesinde çok başarılı sonuçlar elde edilmeye başlandı.

“İmmüno-terapi”yle tedavi yönteminde; tümör ve çevresindeki lenfleri çıkarılıyor ya da kemoterapiyle tümör yok edilmeye çalışıyor. Ancak tümör kendisine başka büyüme alanları buluyor. Dolayısıyla immüno-terapiyle vücudun savunma mekanizmasını güçlendirilmesi hedefleniyor. Daha önce direkt tümör hedeflerken, immüno-terapiyle direkt bağışıklık sistemi hedefleniyor.

Bu tedavi yöntemi savunma sistemine bağlı mekanizmaları tetikleyecek moleküllerin tanımlanmasında devreye giriyor. Bu moleküller, doğrudan tümörün çevresindeki bağışıklık sisteminin canlanmasını sağlıyor.

Ankara, İstanbul ve İzmir başta olmak üzere bazı üniversite hastanelerinde immüno-onkolojik ilaçların hastalar üzerinde kullanımına başlandı. Klinik araştırmalarını yürüten doktorlar, bu ilaçların etkinliğinin değerlendirilmesi için zamana ihtiyaç olduğunu ama kesinlikle iyi sonuçlar elde edileceğine inanıyorlar.

Klinik çalışmaların sonuçlarının 2017’nin sonunda tamamlanması öngörülüyor.