Gözlerimde birbirinden kaçışan yağmur sancısı.
Ve sonunda, görmek istediğim yerlerin firar ettiği uçurumdayım.
Geriye dönüpte baktıklarım,
beni bir kez daha yaralayanlar olsa da,
çekilmiş kabuğuna cümle cihan sorgusunda gibi hayalimdekiler.
Oysa doğruları aydınlatacak sokağın, bir lambası dahi yokken. .
Sonrası kalbindeki göçüklerden kurtulup,
içindeki göçebeyi durdurmaya çalışırken,
nasıl büydüğünü unuttuğunu anlıyor insan,
akla düşen sen olunca haliyle bu yıllarda.
Kendimi yanında olmak istediğim gibi hissederken,
senden başka sevinecek bir şeyim olmadığını anlayarak,
yüreğime bir sen yürüyor gürültüsüyle çarpıyorum.
Ve o an ne düşünsem bilemiyorum. .
Hangisini seçerek vazgeçsem ağlamaktan,
hangisini anlatarak kurtulsam karanlığından,
sana doyamadığım hatıraların. . .