Da Poet 'Beattape' Albüm Röportajı

Türkiye Hiphop camiasının en önemli prodüktörlerinden biri olan Da Poet'le son albümü "Beattape"in ardından dolu dolu bir röportaj gerçekleştirdik. Albümün oluşum süreci hakkında konuşan Da Poet, son zamanda ağırlık verdiği DJ'lik hakkındaki sorularımızı da yanıtladı. Uzun süredir MC'lik yönünü ön plana çıkarmayan Da Poet'in bu konu hakkındaki görüşlerini de röportajda bulabilirsiniz.

Öncelikle, “Beattape” yayınlanmadan evvel uzun bir süre sesini duyamadık. “Beattape” çalışmaları dışında bu süre içerisinde neler yaptın?

Ceza, Fuat, Hayki, Patron başta olmak üzere bir çok ismin albümüne prodüksiyon yaptım. Babylon başta olmak üzere birkaç mekanda ve çeşitli festivallerde sahne aldım. Tamamı bana ait olan Kamufle’nin solo albümünün beatlerini bitirdim, 5 senedir okuduğum üniversiteden mezun oldum ve ses mühendisliği eğitimine başladım. Aslında daha sayabileceğim birçok şey yaptım diyebilirim fakat özetle bu kadar. Bir sessizlik yok aslında ortalama her ay en az bir kez sahneye çıkıp, ülkede çıkan kaliteli rap albümlerinin prodüksiyon künyelerinde yer alırken, hangi sessizlikten bahsediyoruz? illa ki rap yapmamı, klip çekmemi beklemesinler insanlar. Kendimi insanların gözüne gözüne sokmaya ihtiyaç duymuyorum, ben buyum…

Bu sessizliğin ardından, kısa bir süre önce “Beattape” isimli albümünü yayınladın. Albümün hazırlık sürecinden ve perde arkasından bahseder misin?

Elimde uzun zamandır bulunan beatlerin ufak revizyondan geçmiş halleridir. Birçoğunu bazı mc’ler çok evvelden dinlemişlerdir fakat tavır olarak kendini çok ön plana çıkaran yapılar barındırdıkları için kimseye yaranamamış beatler bunlar. Kendini ritmin akışına bıraktığında detaylarla keyfine varılabilecek beatler. Uzun zamandır solo olarak bir şey yayınlamadığım için bunları toparlayıp dinleyiciye sunmak istedim. Aslına bakarsanız 2-3 beattape çıkaracak daha materyal mevcut elimde zamanla gelecektir.

Artık herkesin yakından bildiği gibi Da Poet’in belli bir soundu var ama bu sürekli bir gelişime ve yer yer değişime uğruyor. Albümü yaparken kafanda belli bir sound ya da belirli konsept var mıydı, yoksa albüm tamamen spontane bir şekilde mi gelişti?

Albüm zaten seneler içerisinde yaptığım işlerden oluştuğu için belirli bir konsept yok, sadece “beat” teması altında kümelenmiş müzik kompozisyonları. Benim belirli bir soundum olsa da ben gelişime ve yeniliğe çok açık biriyim. Peşimizden gelenler ve takip ettiğimiz insanlar var. Ben çıtayı sürekli yukarı koyarak bu ve benzeri janrların ülkedeki gelişimine katkıda bulunmak istiyorum.

Albümü hazırlarken yansıtmak istediklerini yakaladığını ve dinleyicilerin bunu hissettiğini düşünüyor musun? Tam olarak dinleyicilere aktarmak istediklerin nelerdi?

Dinleyiciye aktarmak istediğim rap'in sadece sözlerden oluşmadığı gerçeğiydi, çocuklar rap’in herhangi bir background üzerine yapıldığını sanıyorlar ve ifade edilebilecek duyguların sözlerin etrafında geliştiğini sanıp algılarını buna göre geliştiriyorlar, beatler sadece background müzikleri zannediliyor. Tabi bu da çürük bir iskeleti olan dinleyici kitlesi yaratıyor, yemeğin çok lezzetli bir parçasını tabaklarından çıkarıp atıyorlar. Bu müziği enstrumental yanı kalitesiyle doğru orantılı ilerler. Beni anladıklarını (belirli bir azınlığı dışarıda tutarak) düşünmüyorum hatta sadece arkadaşlarıma müzik yaptığımı bile düşündüğüm oluyor ama zamanla daha çok zihni açacağımıza inanıyorum.

Albümde film ve belgesel repliklerine başvurduğunu görüyoruz. Bazıları çeşitli mesajlar da içeriyor. Örneğin “Battle Royale”de kullandığın replikte “müziğin ölmekte olan bir lisan olduğunu” düşünmekteyim cümlesi dikkat çekiyor. Bu cümle hakkındaki fikirlerin neler?

Bu söz büyük üstat Erkan Oğur’un bir röportajından alıntı. Ben tüylerim diken diken dinlemiştim orada konuştuklarını.

“Battle Royale” ismi de oldukça ilgi çekici. Bu parçaya bu ismi koymanın özel bir sebebi var mıydı? Buradan hareketle, parça isimlerini belirlerken ne düşündüğünü öğrenebilir miyiz?

Evet, Saian ve Karaçalı’yla “Battle Royale” albümünün ikincisini yapıyorduk 2 sene kadar önce sonra onlar projeden vazgeçtiler. Beatler bana kaldı.

Şarkı isimlerinden konu açılmışken, “Where Is Ill Bill?” isimli parçada Underground Hiphop’ın önemli isimlerinden Ill Bill’e atıfta bulunduğunu görüyoruz. Özel bir sebebi var mı?

Beat'i yaptığım sırada keşke bunun üzerine Ill Bill okusa diye çok düşünmüştüm. Zira Ill Bıll Non Phixion projesinden beri takip ettiğim sevdiğim bir MC.

Bu tip bir albüm hazırlamanın diğer albümlerden farkı ve dikkat edilmesi gereken noktaları neler oluyor?

Sanırım en vurucu nokta sözsüz müziği insanlara sonuna kadar dinletebilecek bir parça yaratabilmek. Hikayenizin dokusunu müziğe işleyebilmek ve basit loopların ötesinde ritmik bir algı yaratmak.

Enstrümantal albümlerin yurtdışına daha kolay ulaştığı yadsınamaz bir gerçek. “Beattape”in ardından sana bu konuda olumlu-olumsuz geri dönüşler oldu mu?

Yurtdışından harika tepkiler aldım. Bir çok sitede albüm yayınladındı bazıları review yayınladı. Hatta Türkiye’den daha çok yurtdışından geri dönüş aldım diyebilirim. Beattape sayesinde Avrupa’dan bir kaç mc ve Amerika’dan hatırı sayılır bir bayan vokal ile tanıştım ve albümlerine prodüksiyon yaptım. Yakında duyarsınız…

İleride başka prodüktörlerle birlikte hazırladığın bir ortak albüm düşünüyor musun?

Bunu çok isterim, kafamda bununla ilgili biriktirdiğim bir çok fikir var fakat Türkiye’de tanıdığım prodüktörler genel olarak fikir alışverişine kapalı ve egolu insanlar, çok azıyla iyi iletişimim var. Hem bu durum hem de memlekette prodüktör müziğine bakış açısı bu olasılığı zayıflatıyor.

Albümü internet üzerinden ücretsiz olarak sunmanın yanı sıra arşivciler için de sınırlı sayıda satışa sundun. Genelde bu tip durumlara insanlar tepki gösterebiliyor. Satışlar hakkında bize bilgi verebilir misin?

Satışlar tabi ki kötü ben bu albümden bir getiri beklemedim sadece dinleyicilerle dostça bir paylaşımımdı. Bu paylaşımı kalıcı fiziksel bir duruma dönüştürmek ve destek olmak isteyen 'iyi' dinleyicilere özel bir basım yaptık. Fakat böyle bir bilincin çok az olduğunun siz de ben de farkındayız. ''Hatta albümü neden bedava veriyorsun emeğinin karşılığını hak ediyorsun'' diyen kimse (hatırı sayılır 'iyi' dinleyicilere selamlar) gelip cd almadı önemli de değil. Ulaşamayanlar konserlerde temin edebilirler.

Daha önce kaydettiğin ya da prodüksiyonunu üstlendiğin parçalardan oluşan albümler yayınladın. Elbetteki bu beatler üzerine kayıt alan, paylaşan isimler oluyordur. Bu konudaki düşüncelerin neler? “Beattape”ten bir parçanın üzerine okunsa tepki gösterir misin?

Aksine seviniyorum. Resmi olmayan projelerinde insanlar bu beatleri kaynak belirterek kullanabilirler. Karşılıklı etkileşim güzel bir şey. Bundan önce yapan arkadaşların da parçalarını mümkün olduğunca dinliyorum...

Şu sıralar prodüksiyonu üzerinde çalıştığın albümler var mı?

Kamufle'nin solo albümünü bitirdik diyebilirim, kendi solo albümümün ana hatlarını belirliyorum. Organize Oluyoruz 3'te varım, ayrıca yurtdışından sürpriz bazı isimlerin albümlerinde prodüksiyonlarım yer alacak. Sürveyan, Farazi & Kayra gibi isimlerin de yeni albümlerinde beni duyabilirsiniz.

Artık seni İstanbul’un gözde mekanlarında önemli organizasyonlarda çaldığın setlerle görebiliyoruz. Dünya çapında bir çok isimle aynı sahneyi paylaşıyorsun. Nasıl bir deneyim?

Çok keyif alıyorum, sadece rock ve house türevleri tüketmeye alışık genel kalabalık. Tabi kendimi ifade etmek güç oluyor fakat insanlar içine girdikçe seviyorlar, ülkede hiçbir hatırı sayılır festivalde Türkiyeli hip hop sanatçıları yok. İyice kendi içine gömülmüş ve yaş kitlesi dibe vurmuş bu müziği bambaşka platformlarda gösterip hem bizi dinleyen insanların çeşitliliğine katkıda bulunmak hem de sahip olduğumuz müzikal derinliği insanlara gösterebilmek adına harika deneyimler.

Yakın zamanda Ceza’yla birlikte Bodrum konserinde de sahne aldın. Ceza’yla olan ilişkinden bize bahseder misin? Beraber sahne almaya devam edecek misiniz?

Ceza ülkenin en tanınan Mc'si ve benim çocukluğumdan beri dinlediğim bir rap efsanesidir. Kendisine saygım ve sevgim bakidir, kısmetse Ceza konserlerinde birlikte sahnede olmaktan bana her zaman gurur duyacağım.

İptal olan bir çok büyük organizasyonda DJ olarak yer alacaktın. İptal haberleri seni nasıl etkiledi? Yakında başka bir sahne var mı?

Gezi Direnişi nedeniyle 4 tane yer alacağım konser iptal oldu, beattape olması gerekenden çok az ilgi gördü ama bir saniye bile üzülmedim. Helal olsun… 21 Eylül Farazi & Kayra ve M4nm ile Peyote'deyiz . Özel dinleyiciler için özel bir gece! Ayrıca 25 Ekim’de Babylon'da Emancipator'un ardından sahnede olacağım, ardından konserler devam edecek şimdilik sürpriz.

Biraz da MC’lik yönüne dönelim. Da Poet her zaman yeraltı Hiphop camiasının beğendiği, takip ettiği isimlerin başında gelen MC’lerden olmuştur. Ancak 2012 yılından başlayarak bugüne dek MC olarak solo bir parça ile yayınlamadığını gördük. Yavaş yavaş MC’likten kopmaya başladığını söyleyebilir miyiz? Yakında projeler var mı?

Aslında hayır, ben yeni şarkılar yazmaya devam ediyorum hem kendi hayatımla ilgili durumlar hem de müziği otomatiğe bağlamak istemememden kaynaklanıyor. Suni üretimi sevmiyorum yaptığım işler her zaman bir adım önde olsun istiyorum ve bunu da üzerinde çalışarak gerçekleştiriyorum, az ya da çok ama “öz” üretmek asıl olan amaç benim için. Ayrıca Türkçe rap piyasasının bugün geldiği imajından, içinde barındırdığı kimi ortamlardan da haz etmediğimi ve bunun benim üretkenliğimi ciddi biçimde sekteye uğrattığını belirtmeliyim. Türkiye’de ki dinleyicinin genel profili ve maddi / manevi feedback alamama problemine hiç girmeyelim…

Senin için şu sıralama doğru mu: “Prodüktörlük > DJ’lik > MC’lik”?

Zaman zaman yer değiştirebilen elementler bunlar fakat genelleme yaparsak, evet doğru..

Son olarak söylemek istediklerin neler?

Bana destek olan herkese çok teşekkür ediyor, kendimi daha hiç albüm yapmamış, yepyeni hissettiğimi ve müziğin peşini kolay kolay bırakmayacağımı bilmelerini istiyorum. Saygılar.