Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07.09.2013, 10:41   #1 (permalink)
FifiVePirtik
Tecrübeli Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Saçma zaman şeyler

saçma zaman şeyler
şu tohumlarını saçma dürtüsü ne kadar da saçma değil mi? ya da bir bakış açısı benimkisi.. belki de saçma olan başka şeyler var, örneğin tersinden bakarsak
bu dürtüyü sınırlandıran kurallar saçma görünebilir. yaradılışta bir sorun yoksa (ki bence yok) yaşayışta bir sorun olduğu aşikar. şöyle bir etrafımıza
bakalım, yani insanlardan uzaklaşıp doğaya doğru.. hep doğayı kendine benzetmeye çalışır insanoğlu, neden kendini doğaya benzetmeye çalışmaz? hayvanları
konuşturur, sebze, meyvelere göz ve ağız çizerler, eşyaların ruhları olduğunu düşünenler bile var. her neyse, her bahar bulutlar kaçışıp ta güneş ışınları
yer yüzüne dik açıda ulaştığında ve sıcaklığın belirgin bir seviyede artışı hissedildiğinde bir kıpırdama başlar canlılarda. önce toprak başlar içindeki
güzellikleri ortaya çıkarmaya, sanki görünmez bir ressam eli çaktırmadan işliyormuşçasına fırçayı tualin üstüne. papatyalar halay çekmeye başlar adeta
nevruz kutlar gibi.. kuru dallar yapraklanır, çiçek açar ağaçlar kuş yavrularının cıvıltısında. lodos alır polenleri bir postacı edasıyla adrese teslim
eder gibi dağıtır tek tek çiçeklere.. kediler yakalambaç oynamaya başlar, köpekler umarsıca ulu orta koklaşır ve horozlar tavukları enseledikten sonra
kanatlarını gerinerek efe gibi dolaşmaya başlar ortalıkta..
peki doğa hiç bir hukuk bilmeksizin, asırlardır süregelen bu aksiyon filminin devamını çekmekte bu kadar basit çalışırken, neden insanlar çekeceği basit bir
kısafilmin senaryosunu yazmakta bile bu kadar zorlanırlar? nedir bu korku, tedirginlik, endişe, panik ve kararsızlık? içgüdülere yapılan bu eziyet niye?
saçma sapan kurallarla akan nehrin önüne set çekmek niye? herşeyi geçelim, kendimize yaptığımız bu haksızlık niye?
tamam herşeyi insanlaştırdık, yeri geldi tanrıyı bile.. ona kitap yazdırdık, kendi yarattığı tüm canlıları serbest bıraktık ta bir tek insanlara kurallar
koyduğunu söyledik. sürekli bir doğadan kendimizi soyutlayış ve kendimizi üstün görme egosuna kapıldık. ne de olsa yarı tanrıydık. dünyadaki diğer bütün
canlılardan akıllıydık ve onları irademizle kontrol ediyorduk öyle değil mi? ama gelgelelim konu kendimiz olunca bir sürü ideoloji ve felsefe ürettik. biz
insan olarak basit olamazdık, bunu kabul edemezdik ve hala edemiyoruz da. hep zor olanı seçtik, önce kendimizi zorlaştırdık sonra da hayatı. dünyayı
kendimize zindan etmeyi başardık sonunda..
geri dönüşü yok mu bunun? bu zindandan bir çıkış, bi kurtuluş yolu yok mu? bence var.. hem de o kadr basit ki herşey gözümüzün önünde. görmek istemiyoruz
sadece. bu kadar basit olduğuna inanmıyoruz. hani basit sorular karşısında afallarız ya sınavlarda, bu kadar da basit olamaz der düşünür dururuz acaba
aldatmaca bunun neresinde diye. yahu doğa şeytan değil ki insanı aldatsın. şeytanlık insanın kafasında var. o güzelim rengarenk çiçeklerde, o sallanan
yapraklarda, cıvıl cıvıl öten kuşlarda, martılarda, kedi köpek ve balıklarda olabilir mi şeytan sizce? yani olsa olsa insan doğayı aldatabilir ve işin
gerçeği de budur. o doğa döngüsünün en önemli zincirlerinden bir tanesi olan insan ırkının dengesini bile bozduğunun farkında olmayan biz çok zeki
insanlar, bir ideolojiye zincirleyip kendimizi körelmeye mahkum etmiş durumdayız. köleleşmişiz, kendimize efendiler yaratıp bizi süründürmelerine izin
vermişiz.
en başta tersinden bakarsak demiştim olaya yani doğayı insanlaştırmak yerine insanı doğalaştırırsak ne olur? kendi yarattığımız duvarları, zincirleri
kırıp içinde hapsolduğumuz zindanlardan kurutlmayı başarabilir miyiz? herşeyi denedik bi de bunu deneyelim ne çıkar.. şimdi bu bahar biz de güneşin
başımıza vuran ışıklarıyla aydınlansak, önce bi doğayı görsek olanları farketsek sonra bi kendimize baksak, sorgulasak, eleştirsek. ardından birbirimize
baksak, tüm yargıları unutup güzelliğimizi farketsek, gülümsesek ve el ele tutuşsak. dürtülerimizi esir etmesek te onları serbest bıraksak ve öpüşsek,
sevişsek tıpkı tüm doğanın yaptığı gibi.. doğal olmaktan korkmasak, bikez olsun 'insan gibi ol' demesek kendimize..


22/3/12

__________________
Teşekkür Etmek için Beğen Butonuna Tıklayınız.
FifiVePirtik isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla