Burcunuzun Hikayesi



Hiç düşündünüz mü, nereden geliyor benim burcumun hikayesi diye? Hadi gelin sizle, Tanrılar tanrısı Zeus’tan; Yunan mitolojisinin en korkutucu yeraltı tanrısı Hades’e gidip gelelim. Bir yandan Balık burcunun aşk dolu hikayesi, diğer yandan Aslan’ın cesaretine dalıp giderken; acaba böyle mi olmuştu? diye merak edeceksiniz. Burcunuz ve mitolojisi sizi ne kadar yansıtıyor, okuyup siz karar verin…


KOÇ
Arkadaş çevrende, Zodyak’ın “lider burcu” olmanın getirdiği özgüvenle havanı atıyorsun değil mi? Gel, önce bu özgüvenin kaynağına, yani mitolojiye kadar inelim… Yunan mitolojisinde zenginliği ve iktidarı sembolize eden “Jason ve Altın Post” hikâyesi, Koç burcu insanıyla ilişkilendirilir. Kral Athamas ve üvey kızı Ino’un çocukları Phrixus ve Helle kurban edilmek üzereyken, Zeus, altın postla kaplı kanatlı bir koç gönderir. Helle havadaki yolculuğu sırasında denize düşer; bu olaydan kurtulan Phrixus ise altın koçu yerine ulaştırır ve kurban edilen koçun altın postu, Savaş Tanrısı Ares tapınağının kapısına asılır. Uzun yıllar sonra, kral olmak isteyen Jason, Altın Posta sahip olur ve başından geçen türlü olaylardaki kahramanlıkları, cesareti, gücü ve başarıları ile adından söz ettirir. Tıpkı şuanda size atfedilen nitelikler gibi…


BOĞA
Boğa burcu deyince akla güç, sabır ve kararlılık gelir. Bir yandan astrolojik olarak cinsel zevkin ve üremenin bir burcu olarak görülen Boğa, bu özelliğini mitolojik hikayelere de dayandırır. Zodyak’ın en eski takımyıldızlarından Boğa burçları için, mitolojide en çok anlatılan hikaye “İshtar ve Gılgamış” mitidir. Sadakatsiz olarak mitolojide adı çıkan Şehvet Tanrıçası Ishtar, kendisiyle hiç ilgilenmeyen Babilli kahraman Gılgamış'a aşık olur fakat reddedilir. Bu reddi kabullenemeyen Ishtar, aynı zamanda babası olan Tanrılar Tanrısı Anu'ya giderek Gılgamış'ı öldürmesi için dev bir boğa yaratmasını ister. Bu boğanın şehveti ve hırsı temsil ettiği düşünülmüştür ve Boğa burcu insanı ile özdeşleşmiştir.


İKİZLER
“Nereden geliyor bu İkizlerin hikayesi” diye soruyorsanız, önce size bulutsuz bir gecede gökyüzünde yan yana parlayan iki yıldıza bakmanızı tavsiye ederiz. Çünkü bu gördüğünün İkizler takımyıldızıdır. Gelelim hikayesine; İkizler burcuyla ilgili olarak Castor ve Pollux’un hikayesi en çok bilinen mitolojidir. Hikayeye göre, iki erkek kardeş Castor ve Pollux birbirine son derece bağlıdır. Castor iyi bir at binicisi ve savaşçıyken; Pollux ünlü bir dövüşçüdür. Bir gün ölümlü Castor öldürülür. Acı içinde kavranan Pollux ise ona bahşedilen ölümsüzlüğü kabul etmez ve Zeus’a gidip kendisini kardeşinden ayırmaması için yalvarır. Zeus da merhamet gösterip, ikizlerin zamanının yarısını göklerde, yarısını da ölümlüler dünyasında geçirmelerine karar verir. Bu dönem de tam olarak İkizler takımyıldızının gökyüzünde görüldüğü döneme denk gelir. Başlarının üstünde ışıkla, iki ata biner bir vaziyette resmedilen Castor ve Pollux, böylelikle İkizler burcunun sembolü olmuştur.


YENGEÇ
Burcunuzun adından hoşlanmıyor olabilirsiniz belki ama mitolojisinin ne kadar zengin olduğunu bilseniz keşke… O zaman daha farklı düşünürdünüz. Bir çok hikayenin, en bilineniyle başlayalım biz. Yunanlılar, Yengeç’in on iki ana takımyıldızlarından biri olmayı başarmasını şöyle bir mitolojik hikaye ile açıklarlar; Herkül’e, Miken kralı Eurystheus tarafında on iki görev verilir. Mitolojik bir canavar olan Hidrayı öldürmesi bu on iki görevin ikincisidir. O canavarla savaşırken, ezeli düşmanı Tanrıça Hera, Herkül'ün ayaklarına büyük bir yengeç göndererek, dengesini yitirmesi için elinden geleni yapar. Hera yengeçlere hükmetmeyi, onları kullanmayı çok iyi başarsa da Herkül'ü yenmeyi başaramaz. Herkül, Hidrayı öldürür. Tam o sırada gökte yükselmekte olan büyük takımyıldızına Yengeç adını verir.


ASLAN
“Bu ego, bu güç nereden geliyor” diye merak ediyorsanız, Aslan’ın mitolojideki hikayesi size ışık tutabilir. Tüm zamanların en muhteşem kahramanı denildiğinde akla Herkül; Herkül denildiğinde ise akla Aslan burcu gelir. Cesareti, başarıları, koruyucu ve özenilen bir lider oluşu Aslan burcunun yönlerini yansıtır. Ölümsüz olmak için kendisine verilen on iki görevi yerine getirmek zorunda olan Herkül, ilk görevi sırasında bir aslanı öldürüp onun postundan kendine kıyafet yapar. Ama bu post adeta onun ruhuna da işler; artık o vahşi canavara dönüşmüştür. Önüne geleni alt edebilen cesareti ile mitolojinin kahramanı Herkül işte böylece Aslan burcunun güçsel yapısıyla özdeşleştirilir.


BAŞAK
Mutlaka duymuşsunuzdur, Başak burcunun diğer adı “****** burcu”dur. Çünkü o, saflığın, el değmemişliğin ve temizliğin simgesidir. Nedenini ise mitolojik bir hikaye ile anlatalım. Mite göre Tanrılar Tanrısı Zeus'un Themis'ten olan kızı Astrae, Altın Çağ döneminde (İnsanların erdem ve mutluluk çağı) insanların arasında yaşıyormuş. Adaletli, saf ve temiz, güzeller güzeli Astrae, dünyada ahlaksızlar belirmeye ve insanlar onun düşüncelerine önem vermemeye başlayınca hayal kırıklığına uğrayarak geldiği yer olan gökyüzüne çekilmiş ve yıldızlardaki yerini almıştır. Böylece sonsuza dek Başak burcunun takımyıldızında kalmıştır.


TERAZİ
Terazi demek güzellik demek… Hemen akla Afrodit gelir hatta. Peki, nedir bu hikaye? Mitolojiye göre, Titanların ebeveynleri Uranüs (gök) ve Gaia (toprak) dır. Zalim ve kötü bir baba olan Uranüs, oğlu Satürn tarafından üreme organları denize ve gökyüzüne fırlatılmak sureti ile öldürülür. Yaratım sudan başladığı için, bu tohumlardan Venüs doğar ve bir istiridyenin içinde büyür. Afrodit olarak da adlandırılan Venüs, denizden ışıl ışıl görüntüsü ile çıkar ve diğer ilahi varlıkların arasına katılır.


AKREP
Akrep’in iyisi çok iyi, kötüsü çok kötüdür. Bunu en iyi bir Akrep bilir. Peki, bunun mitolojik bir açıklaması olduğunu söylesek? Hikayeye göre, Tanrılar tanrısı Zeus ve Demeter’in tek kız çocukları olan Persefone, güzelliği ile yeraltı dünyasının tanrısı Hades’i kendine aşık etmiştir. Bir gün Hades, Persefone’si kaçırıp yeraltı dünyasına hapseder. Durumu öğrenip çılgına dönen anne Demeter ise Zeus’u araya sokup kızının oradan çıkarılmasını ister. Sonunda Hades pes eder ama Persefone’ yi yeraltı dünyasından çıkarmadan önce ona ölüm yemeği ikram eder. Bu yemeği tadan, bir daha yeraltı dünyasından çıkmak istemez. Ama orta yol bulunur ve Persefone 6 ayını yeraltında, 6 ayını ise yeryüzünde geçirir. İşte aynen Persefone gibi Akrep burcunun da karanlık ve aydınlık yönleri vardır.


YAY
İyimserliği ve fedakar yapısı ile bilinen bir Yay olarak, bu özelliğinizi nereden aldığınızi merak ediyor musun? Cevabınız evet ise, mitolojide Yay burcunun hikayesinin nasıl oluştuğunu şöyle anlatalım; hikayeye göre, Chiron kaza sonucu Herkül tarafından zehirli ok ile yaralanır. Aldığı darbe öldürücü olmasına rağmen, kendisi ölümsüz olduğu için hayatına son veremez. Acıdan her gün kıvranacağına, ölümlü olmak istediğini söyler Tanrılar tanrısı Zeus’a… Bir ölümsüz ölümlü olmak istiyorsa eğer, biriyle hayatını değiş tokuş etmek zorundadır. Bu sırada Prometheus (“sağduyu” anlamına gelir ve insanlığı yaratmıştır) tanrılara karşı çıktığı için Zeus tarafından cezalandırılmış, her gün azap içinde kıvranıyordur. Serbest kalabilmesi için bir ölümsüzün hayatından vazgeçmesi gerekmektedir. İşte Chrion tam da bunu teklif eder ve Prometheus serbest kalıp dünyaya geri döner. Chrion bu iyi niyetinden dolayı, gökyüzünde bir takımyıldızı olarak biçimlendirilmiştir (Yay şeklinde). Yarı insan yarı at olan Chrion, Yay burcunun gücünün bir parçası sayılmıştır.


OĞLAK
Oğlak, tarihi Babillere dayanan en eski takımyıldızlarından biri olduğu için mitolojisi de bu yüzden oldukça zengindir. Ama en bilineni ise Pan ve Typhon mitidir. Rivayete göre Hermes’in oğlu Pan, oldukça gamsız; oğlakların boynuzları ve toynaklarından müzik yapan, su perilerinin ve çobanların tanrısıydı. Ormanlar, dağlar akla gelebilecek tüm vahşi yerler onun eviydi. Bir gün Pan (panik kelimesi buradan gelmektedir), Typhon canavarını öldürmek için kılık değiştirip suya daldı. Fakat canavar geldiğinde aceleyle kaçmaya çalışırken vücudunun yarısı suyun üzerinde Oğlak olarak; diğer yarısı ise suda balık olarak kaldı. Bu hikaye bize, Oğlak burcunun zorluk ve başarı arasında denge kurmaya çalıştığı; özgürlük ve tutsaklık arasında gidip geldiğini anlatır.


KOVA
Kova burcunun yönetici gezegeni Uranüs, Yunan mitolojisinde dünyayı yaratan bilinç olarak görülür. Kova burcu ise, Troya’yı kuran Kral Tros’un oğlu Ganymedes ile özdeşleştirilir. Ganymedes rivayete göre dünyada yaşayan en yakışıklı erkektir. Bir gün sürülerini otlatırken Zeus onu görür ve güzelliğinden etkilenir. Kartalı ile onu kaçırtarak Olympos dağlarına getirir. Çocuğun babası bu duruma karşı çıkar, Zeus ise onu susturmak için ona iki tane at gönderir ve oğlunun tanrılara hizmet ettiğini söyler. Aynı zamanda Zeus, Ganymedes’i tanrılar sofrasında şarap sunucusu olarak görevlendirir ve ona Aquarius (Su Taşıyıcısı) adını vererek bir yıldız haline getirir; böylece Ganymedes’i ölümsüzlüğe ulaştırır.


BALIK
Balık burcunun duygusallığı, hassaslığı ve güzelliği kendisiyle özdeşleştirilen ve bu burcun yöneticisi konumunda olan Denizler Tanrısı Neptün'e eş tutulmuştur. Roma mitinde Aşk Tanrısı olarak geçen Venüs ve Cupid, yunan mitinde karşımıza Afrodit ve Eros olarak çıkarlar. Hikayeye göre, Venüs ve Cupid ateş alan bir canavar tarafından kovalanıyorlardı. Canavarın denize giremeyeceğini düşünüp, kendilerini balığa döndürdüler. Denize atlamadan önce de bir iple kendilerini birbirlerine bağladılar ki böylece asla birbirlerinden ayrılmayacaklardı. Balık burcunun önceki yöneticisi Jüpiter ise bu başarılı kaçışı görüp, onları yıldızların arasında iki balık olarak konumlandırdı. Bu mitoloji bize, Balık burcunun aşkına ne kadar önem verdiğini ve bencilce değil, cömert bir şekilde hareket ettiğini gösteriyor.

Alıntıdır