Çok zor..
Herşeyin kendi tabiatına mahsus kuralları vardır,bu kurallara uyulduğu takdirde mümkün olmayacak birşey yoktur.Aşkın da kendine özel kuralları vardır,her devirde bunlara riayet edenler ondan gerçek nasiplerini almışlardır.
Aşkın en büyük kuralı ayrı kalmaktır..aşk hasretle yaşar ve hasret,özlemekten bıkıp tükenerek 'artık yeter' dediğiniz anda kendini gösterir.
Sürekli el ele göz göze olmak değildir aşk,bunun için mücadele etmektir.Elini tutma hayalini,elini tutmaktan daha çok sevmektir.Hayali ile mutlu olabilmektir ve o hayale bile ihanet etmemektir.
Aşk da görmek vardır ama dokunmak yoktur,dokunduğunuz an da soğuyabiliyorsanız aşk sizi sarmış demektir.Çünkü aşkın doğasında çeken ve çekilen vardır..iki tarafta bu iki sıfata sahiptirler ve kendilerini böyle görürler.Biri diğerini her zaman güneş,kendini de bir kar tanesi olarak görür.Güneşe aşık olan bir kar tanesi..yaklaşsa yanacak,uzak dursa aşka aykırı olacak..n'apsın..?
Sabır meşalesinin sönmemesidir aşk..sabır,sabretmeye engel olacak engellerin olduğu yerde duruşunu değiştirmemektir.Ayrılığa sabredebiliyorsanız aşıksınızdır..ayrılığın sabrı da ihanet etmemektir,başka bir şey değil.
Bugün insanları her anlamda birbirine yaklaştıracak her türlü imkan ve donanımla iç içe yaşıyoruz,bu da aşkı,kendi isteği doğrultusunda yaşamamıza engel oluyor.Her istediğimiz de görüyor,her istediğimizde dokunuyor,her istediğimizde sesini duyuyoruz.Karşımızda ki,zamanın getirilerinden dolayı,bir zaman sonra sırrını,gizemini kaybediyor.Yıllar boyunca öğrenilebilecek her bilgiyi bir kaç saat içinde öğrenebiliyoruz.O artık..yaklaşılması çok zor olan parlak bir yıldız değil,çekmecemizde duran bir aparattan öteye gidemiyor.
O'nu dokunulması imkansız birşey olarak görüp yanmak yerine,dokunarak aslında öyle olmadığını yaşamaya çalışıyoruz.
Eğer aşkı,kendi özüne yakışır ilkeleriyle yaşamak isteyen olursa..evet mümkündür,ama bugün için zordur.Zaten en güzel aşk da zor olandır
Her ne kadar zaman ve imkanlar buna aykırı olsa da..