Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04.04.2015, 02:17   #1 (permalink)
semragül
Ne mutlu eğri zamanda,
Doğru yerde durabilene.

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Herkesi mutlu edeceğim diye mutsuz olanlardan mısın?

Herkesi mutlu edeceğim diye mutsuz olanlardan mısın?

Senin gibileri iyi bilir herkes.

Cebinde paran olmasa borç isteyen arkadaşını geri çevirmez,kredi çeker yine onu eli boş göndermezsin.

Gözün gibi sakladığın,giymelere kıyamadığın kıyafetlerini ''Aa ne güzelmiş'' diyen ilk kişiye ''Al senin olsun'' diyerek hediye edersin.

En yorgun anında bile senden dünyanın en lüzumsuz şeyini isteyen arkadaşına bile ''Saçmalama'' diyemezsin.

''Akşam müsait misin'' diyene ''Yani aslında plan yapmıştım ama gel müsaitim, yok yok gel vallahi önemli değildi zaten'' dersin.

Yapmak istediğin hatta belki de yapmaya ihtiyaç duyduğun bir şeyi yaparken bile kendini suçlu hissedersin.O anın zevkini çıkarmak yerine ''Keşke o da burada olsaydı,burayı çok severdi,şimdi çağırmadım diye bozulacak, neden düşünemedim ki'' gibi düşüncelerle kendini yersin.

Her ''Ne yapacağım ben şimdi'' diyene ''Bana gel,benden al,beni kullan,ben hallederim'' dersin.

Bugüne kadar o kadar çok vermişsindir ki insanlar artık sorma gereği bile duymaz,direkt alırlar senden.

İyi insan olmakla,iyi enayi olmak arasındaki farkı bir türlü bilmezsin çünkü sen.Sen bilmezsin ama insanlar senin bilmediğini iyi bilir,o yüzden de her fırsatta seni bir güzel sömürürler.

Birini mutlu etmeye çalışırken,diğerini hayal kırıklığına uğratmamak imkansızdır senin için neredeyse.Aynı anda birden fazla insanın istediği olsun diye uğraşırken öyle yorulursun ki bazen,tüm dünyayı omuzlarında taşıyormuş gibi hissedersin.İşin özünde taşıyorsundur da zaten.Tüm dünyanın derdi de mutluluğu da senin sorumluluğundadır sanırsın çünkü.Bir tek kendini ikinci plana atarsın.Bir tek kendi isteklerine ve ihtiyaçlarına ''Hayır'' demeyi başarabilirsin.

Halbuki hayır diyememek bir hastalıktır bilmezsin.Hem de çok tehlikeli bir hastalık.Günün birinde gerilip patlamana sebep olacak,o güne kadar kazandığın tüm kalpleri kırmanla sonuçlanacak ve başkalarını mutlu etmek için harcadığın yılların ve emeğin bir hiç olduğunu anlamanı sağlayacak bir hastalık.

O günler gelmeden kendine bir iyilik yap,''Dur'' de,kimseye değil, kendine.Herkes seni sevsin diye uğraşacağına sen kendini sev biraz.

Reddetmekten ve reddedilmekten korkma.Bırak yapmak istemediğin bir şeyi başkası yapsın,bırak sen istemediğin bir şeyi yapmadın diye seni terk edenler başka enayi bulsun.

Unutma, ''Hayır'' demek seni kötü biri yapmaz.İstemiyorsan,yapamayacaksan veya yapmamalıysan,yapma.''Hayır'' de.''Üzgünüm'' de Elbette sana hayvan ol denmiyor,sebeplerini de açıkla,dürüst ol.Hem de herkesten önce kendine.

Duygularını ve isteklerini dile getirmekten utanma.Kimse senden bir şey isterken çekinmiyor,sen de kendinden bir şey isterken çekinme.Kendini dinle.Belki de vücudun dinlenmeni,ruhun eğlenmeni,kalbin terk etmeni söyleyecek.

Değerini başkalarının sana verdiği değerle değil,kendine verdiğin değerle ölç.Her şeyi doğru yaptığın,her zaman yanlarında olduğun,hiç hayır demediğin için seni ne kadar sevdikleriyle,sana ne kadar değer verdikleriyle beslenme.Kendi kendine verdiğin değerle beslen.

Ve sınırlarını belirle.Sana kötü bir insan,kötü bir dost ya da akraba ol diyen yok.Yine yardımsever ol,yine insanların imdadına koş ama sınırlarını belirle. Yorulduğunda ya da yapamayacağında durmayı bil.

Uzun lafın kısası,kendini tedavi et.''Neden kimseyi mutlu edemiyorum'' diye kendini yemeyi bırak.Herkesi mutlu etmek senin görevin değil.

__________________
semragül isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla