Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu
 

Go Back   Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu > Resim - Galeri > Avatar, İmza ve Gif Dünyası > Anlamlı Sözler Ve Nickler
Kayıt ol Yardım Kimler Online Bugünki Mesajlar Arama

canlı casino siteleri canlı casino siteleri sagedatasecurity.com casino siteleri takipçi satın al
porno diyarbakır escort bayan antalya escort malatya escort

Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2016, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Anlamlı Sözler Ve Nickler kategorisinde açılmış olan Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2016, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları konusu , ...


Like Tree21Beğeni

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 28.02.2016, 20:38   #51 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2015, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları


Hey! Gidi asker ocağı hey!

Bugünleride görmek nasip oldu. Nerden

nereye bak bugün asker ocağındayım. Asker ocağı ana kucağı değil derlerdi doğruymuş, asker ocağı ana kucağı değilmiş.

İlk

gün alışamadım acemiliğim bu kadar zorsa usta birliğim nasıl olur dedim.

Helalim biliyor musun? Burada insanın aklına ailesinden önce sevdiği geliyormuş inanmıyordum ama doğruymuş senden başka bir şey düşünemiyorum. Ne yaparsın, nasılsın, iyi misin, bilemiyorum. İlk

gün anlayamamıştım nedenini ama şimdi anlıyorum. Askerliğimin kaçıncı günü ve senden hala ne bir mektup ne bir haber alamadım.

Burada haber beklemek oka dar zor ki asker askerin gözlerinin içine bakıyor. Bazılarına mektup gelirken gelmeyenlerin boynu bükük kalıyor. Hasretlik çekmek zor ama kolay olanda hiç bir şey yok. Hep aklımdasın hiç çıkmıyorsun sabret gülüm sabret geçecek bu günlerim. Burada herkesin bir şafak kartı var ama benim yok. Neden biliyor musun şafak saymaktan nefret ediyorum. Ölüm günün gelecek diye günleri karalarmış gibi geliyor bana. Merak ettin değimli nedenini.

Üst devriyemizdeki er Mehmet her gün batımında şafağını karalıyordu. Dün operasyona giderken odaya girdi ve şafak kartını çıkardı ona sordum.

_Mehmet daha gün bitmedi neden karalıyorsun bugünü dedim. Bana;

_Bugün operasyon var ve nezaman döneceğimiz belli değil bugün benim için bitti. Belli mi olur belki dönemem geri bari şafağımdan eksilsin günlerim dedi. Hiç bir şey söyleyemedim. O gittikten sonra şafak kartına bakmak için dolaba yaklaştım gülmeye başlamıştım bugün tam dört yüz elli yedinci günüymüş yani askerlik bitti bitiyor bizde onu daha yeni sanıyorduk üzülüyorduk oysa askerlik bitmiş. İşte buraya kadar her şey çok güzeldi yedi ağustos ve acı bir haber er Mehmet şehit. İnanamadım olduğum yerde dondum kaldım son nefesini verirken arkadaşı hasana bir zarf bırakmış bana vermesi için hasan geldi ve bana arkadaşının vasiyetinin bu olduğunu söyledi. İnanmadım Mehmet ölemezdi ölmemeliydi üç günü kalmıştı teskeresine. Sevdiğine kavuşacaktı onu sonkezde olsa görmek istiyordu. Zarfı açamadım elim gitmedi açmaya ve açtığımda şafak kartı ile bir mektup vardı ve Mehmet şöyle diyordu.

Bugün buradayım daha dün ana kucağındayken bugün buradayım ve şimdi vatan kucağındayım. Biliyorum içimdeki his söyletiyor bunları bana geri dönemiycem bugün bitecek her şey ve ben şehit olucam biliyorum. Belki bu mektubum eline ulaştığında pişman olacaksın ya da bir başkasının. Bana her şey bitti dediğinde bitmişti her şey aslında. Aldığım son nefesti. Ogün’den sonra bir daha asla alamadım nefes kördüğümle bağlandı boğazıma. Gelemedim son kez yüzüne bakamadım elini elimle tutamadım sana son kez sarılıp bekle beni döneceğim geri diyemedim. Ya sen sende bekleyemedin beni. O kadar zordu ki belki asker arkadaşlarım kızacak bana beklide affetmeyecekler ama açıklayamadım işte sizlere bir türlü söyleyemedim. Herkes helali ile mektuplaşırken, telefonda konuşurken, ben her gün mektup atıyor gibi yapıp satırlara bunları yazıyordum. Telefon kulübesinin önünde saatlerce sevdiğimle konuşur gibi yapıyordum. Söyleyemedim tertiplerim söyleyemedim. Şimdi sizler bunu okuduğunuzda ben çoktan son nefesimi vermiş olucam. Kardeşim Ahmet senin daha yeni olmana ve benim sana bunları vermeme şaşırıyorsun biliyorum ama gördüm ki sende aynı benim kaderimdensin. Tertiplerime helalliklerini istediğimi söyle ve mektubun arka sayfasında bir adres var sevdiğime de şunları şu son sözlerimi ilet.

Vatanı sevdiğim kadar sevdim seni. Son nefesimde bile seni anarak öldüm be gülüm bak gidiyorum artık ama diyemiyorum sana elveda ve senden son isteğin beni lütfen kırma gel desem gelir misin bana tabudumun üstüne sarılırmısın beni sevgi dolu kollarınla kucaklayıp bende seni seviyorum der misin? Beni doyasıya öper misin her yedi ağustosta mezarıma gelip toprağımın üstünü temizleyip bana çiçek getirir misin? Bu son dileğimdi gelemedim kulağına seni seviyorum diyemedim ama sana diyemediğim bir şey daha elveda bebeğim elveda.


SEVDİĞİME

Gelme neye yarar
Yokluğumda sevecekmişsin beni neye yara
Bekliyemedin mi beni
Geçmiyecekmiydi asker günlerim
Bugün gidecek yarın dönecektim sevdiğim
Ama artık bekleme beni
Kulağına gelecek bir gün
Şehit olmuş Mehmet’in
Titreyecek vücudun olduğu gibi
Gözyaşlarına boğulacaksın
Sakın ağlama gözbebeğim
Kıyamam sana
Sevmedin mi beni
Bekliyemedin mi askerini
Ama hiç olmazsa
Şimdi gururlu ol ağlama
Kim demiş asker ölür diye
Şehitler ölmez
Dik dur ve gururla söyle şehit olmuş mehmedim,
Unutma şehitler ölmez
Vatan bölünmez sevdiğim.

Papatya isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 23.04.2016, 12:20   #52 (permalink)
Adamın
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2015, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Mektup mu kaldı?

__________________
Fenerbahçe isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 09.08.2016, 16:42   #53 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2015, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Hatırlarmısın canım anam ,sanki bir düğün bayram havası vardı o gün bizim mahallede davulun sesi bir başka renk katıyordu halaylara arkadaşlarım dostlarım hep yanı başımdaydılar hiç indirmiyorlardı beni omuzlarından dualarınız semalara yükseliyordu adeta dillerde kalplerde hep aynı inanç vardı duygular birdi gönülllerde korku ise asla yoktu sel olup coşan yaşlı gözlerde ….Öpmüştüm o mübarek ellerini helallik istemiştim senden ve seni ne kadar çok sevdiğimi söylemiştim hatırlıyormusun anam.vatan borcu namus borcu derdin sen öğretmiştin her şeyi bana karşılıksız , ezanı bayrağı ve vatanı sevmeyi gerekirse bu uğurda seve , seve can vermeyi evet sen öğretmiştin anam. Korkma oğlum derdin korkma asla , vatan için bayrak için şehit bile olsanda …al yazmalı elleri nasırlı gül yüzlü anam , ellerime kına yakıp al yazmanı bağladığın günü hatırla… oğlum seni ben vatanımıza gelin ediyorum demiştin . Çok mutluydun helal olsun diyordun vatan için her şey . İşte hala ellerim kınalı kokunu saklıyorum ellerimde… benim yerimde olmak isteyipte olamayanlar içinse çok üzülüyorum bir bilsen anam.

Bu sana son mektubum anam ,çünkü dün gece bir rüya gördüm. Rüyamda melekler şehit olacağımı müjdeliyorlardı. Al renkli bayrağımızı elime uzatıp gökyüzünden milyonlarca yıldızı üzerime döküyorlardı ve hadi gel ,gel diye sesleniyorlardı…sonra kırmızı beyaz güllerin buram buram koktuğu kuşların şarkı söylediği çok güzel mis kokulu bir bahçeye götürdüler öyle mutluydum ki anlatamam anam. O anda birden hani seninle birlikte şahit olduğumuz ,sakatlığından dolayı asker olamayacağı şehit düşemeyeceği için ağlayan yedi yaşındaki o küçük çocuk beliriverdi yavrucak bende bende diyordu bende şehit olmaya hazırım ve nasıl ağlıyordu bir bilebilsen anam . Şimdi bir düşün anam ; ezanlar hiç susar , bayraklar iner mi ? Bölebilirler mi şu aziz vatanımızı kimin gücü yeter kimin anam.ben çok mutluyum ne olur sende mutlu ol. Arkamdan hiç ağlama olurmu , olurmu anam. Biliyorum bir daha görüşemeyeceğiz ben şehit olacağım . Sen ise şehit anası , vatan sağolsun anam. Dünyaya tekrar gelecek olsam şehit olmak için gelirim sen hiç üzülme çünkü şehitler ölmez ; ölmez anam. Sen hakkını helal eyle . Eğer beni özlersen bayrağımıza bak dalgalandıkça hep beni göreceksin toprağa sarıldığında sıcaklığımı hissedecek gülleri kokladığında kokumu soluyacaksın. Sakın ama sakın hiç ağlamayacaksın anam.vakit geldi melekler el sallıyor beni çağırıyor. Allaha emanet olbenim canım anam. Evet çok yakında şehit olacağım ama her sabah güneşle yeniden doğacağım sakın ağlama anam çünkü ben cennnette olacağım , cennnette olacağım , cennnette olacağım …

Orhan Tamtürk

Papatya isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 11.08.2016, 19:26   #54 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2015, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Onun gözlerine bakarak konuşmak, beni dinlerken verdiği tepkileri izlemeyi seviyorum. Öylece saatlerce susarak onunla bir masada oturabilirim. Çünkü ben onun gözlerine bakarak da anlayabiliyorum. Sanki konuşmuş gibi rahatlıyorum. Bir insan nasıl böyle mutluluk verir ki? Uzaktan bi gülüyor o bana yetiyor konuşmasam da anlıyorum. Tamam diyorum bugün iyi. Bende mutlu oluyorum daha güzel geçiyor günüm.
Sonra akşama doğru konuşuyoruz aynısını o da bana söylüyor. Şaşırıyorum ama çok mutlu oluyorum. “İyi ki varsın.” diyorum. Gerçekten iyi ki var. İyi ki birbirimizi bulmuşuz, kavuşabilmişiz. Bundan sonra da hep böyle devam eder inşallah. Hep birlikte, konuşarak beraber gülüp ağlayarak ve hep yanımda olur.
*Omzunda huzur bulduğum adam. Seni seviyorum. İyi ki benim sevdiğim adamsın.

__________________
Taklitler aslını yaşatır.
KIPSS.









Ben soğuk değilim,
siz cıvıksınız.

.
Jineps isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 23.11.2016, 19:59   #55 (permalink)
BaHaRamaZaN

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2015, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Herkes Arkasını Dönse De Bu Millet Evlatlarını Asla Unutmaz

Kahraman Komutanlarım, Yiğit Mehmetçikler,

Canınız pahasına topraklarımızdan terör örgütünün kökünü kazımak için verdiğiniz mücadele takdire şayandır.

Bizlerin yapabileceği ise sizin kutsal mücadeleniz yanında okyanusta damla misalidir.

%100 yerli olan Ankaferd fabrikası, Mehmetçiğin, Polisimizin kısacası milletimizindir.

Bu sebeple ihtiyaç duyulduğunda miktarın önemi olmadan, ricayla değil, emirle istemenizi rica ediyorum.

Bilmenizi isterim ki, bedenen olmasak da, kalben hep yanınızdayız. Rabbim kahraman yiğitlerimizi korusun.

__________________
Aşk der ki sana: Yolumdaysan başım feda yoluna; ama bil ki senin de başını isterim yoluma. Kahır, kapris gelecekse senden amenna! Ama ayağına diken batarsa yolumda ah edip vahlanma!...
Aşk bilek gücü değil “YÜREKTİR”! Yüreğin yetmiyorsa düşme yollara!…
KaRaqiZz isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 23.11.2016, 19:59   #56 (permalink)
BaHaRamaZaN

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2015, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Oğuz Parparoğlu'nun Son Mektubu

Bu türküde adı geçen şahıslar ve yaşanan olaylar tamamıyla gerçektir. 31 ekim 2005 tarihinde saat 22:00 sularında Şırnak Uludere Uzungeçit Sisitepe Mevkiinde ülkemizin bölünmez bütünlüğüne yüce milletimizin birlik ve beraberliğine kasteden bölücü terör örgütüne karşı yürütülen kutsal mücadelede şehit olan asker vurulduğu anda cep telefonu ile annesini babasını arayarak şehitlik haberini kendisi veren ve helallik isteyen evin bir tek oğlu 1984'e 4 Jandarma Er Kahraman asker Oğuz PARPAROĞLUN'un son mektubu:

"Of anam of hasretinle yine efkar bastı yüreğimi oğlunu uykudan uyandırmaya kıyamayan benim canım anam eve biraz geç kalsam beni arardın nerde kaldın yavrum deyip ağlardın asker oğlun için ağlama sakın teskere uzaktır, iznim yakın, beni özledikçe resmime bakın, kısmet olur bir gün dönerim elbet; sayılı gün tez geçer biter bu hasret. Anacım oğlun şimdi çok uzaklarda sırt çantası sırtında belki yolar da belki de dağlarda belki de pusuda anacım babam derdi ya oğlum orası ana kucağı değil asker ocağı babam çook haklıymış asker ocağında sabah geç olur anam sevdiklerinden ayrı kalmak güç olur, biz askeriz bizi bekliyor dağlar ağlasa anam ağlar gerisi yalan ağlar. Nişanlıma söyleyin yalnız gezmesin acele edipte çeyiz dizmesin gelin ata binmiş ya nasip derler Allah yazımızı kara yazmasın canım anam ola ki bana bir şey olursa sakın ağlama oğlum şehit oldu deyip kara bağlama şehitler ölmez sakın ölü demeyin ben şehit anasıyım ben şehit babasıyım deyin. Hiç hiç üzülmeyin oğlum son mektubunda yazmıştı sanki sanki içine doğmuştu deyin değil mi ki bunca çabanın sonu bir avuç toprak, ölümden korkmuyorum tek korkum unutulmak unutulmak. Yüreği vatan sevgisiyle dolu jandarma er Oğuz PARPAROĞLU."

"Hele yavrum askerim gönderdiğin mektubu aldım. Hem okudum yavrum hemde ağladım ağladım. Müjde dedilerde yavrum sen geldin sandım asker oğlum sen geldin sandım asker oğlum sen geldin sandım. Allah'ıma emanet olasın yavrum olasın yavrum yavrum Oğuz'um herşey vatan için kınalı kuzum."

"Oğuz'um kınalı kuzum, ellerine yakmışım kına bekçi göndermişiz seni vatana, annen baban kurban olsun yoluna Allahım'a emanet olasın Oğuz'um herşey vatan için kınalı kuzum. Oğuz'um Oğuz'um"
Silah ve top sesleriyle Oğuz'dan bir “ Ahh” sesi gelir... “Yandım Anam Ahh” der babasının telefonu çalar..
Babası, “Alo oğlum”... Oğuz, “Baba ben Oğuz, baba ben vuruldum hakkınızı helal edin”. “yavrum”
Anası : "Oğlum Oğuz'um anan kurban olsun sana bir yere saklan yavrum."
Oğuz: “Ana takatım yok kalkamıyorum hakkınızı helal edin.”

Aman acı haberde Oğuz'um kendi söyledi.
Baba ben vuruldum hakkın helal et dedi.
Yavrum dedimde dilim dişim kitlendi,
Evin birtek oğlu şehidim dedi.
Oğuz'um şehit olmuşta vatan sağolsun
Vatan sağolsun vatan sağolsun
Askerime kurşun sıkan kahrolsun

Anası ağlayarak
"Dedim yavrum Oğuz'um bir yere saklan,
Dedi ana takatim yok her tarafım kan
Dedi ana ben ölüyom sağolsun vatan
Oğuz'um kınalı kuzum şehit olmuş
Vatan sağolsun
Askerime kurşun sıkan kahrolsun
Oğuz'uma kurşun sıkan kahrolsun."

Şehitler ölmez vatan bölünmez
Herşey vatan için herşey vatan için
Herşey vatan için herşey vatan için
Şehitler ölmez vatan bölünmez..

Yemende Çanakkale Dullupınarda
Ne şehitler verdik vatan uğrunda

Ateş kor oldu anaların bağrında
Oğuz'um şehit olmuş vatan sağolsun
Askerime kurşun sıkan kahrolsun
Askerim şehit olmuş vatan sağ olsun
Askerime kurşun sıkan kahrolsun....

__________________
Aşk der ki sana: Yolumdaysan başım feda yoluna; ama bil ki senin de başını isterim yoluma. Kahır, kapris gelecekse senden amenna! Ama ayağına diken batarsa yolumda ah edip vahlanma!...
Aşk bilek gücü değil “YÜREKTİR”! Yüreğin yetmiyorsa düşme yollara!…
KaRaqiZz isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 17.12.2016, 22:57   #57 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2016, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

"Eğer zamansız ölürsem senden önce benden herkese böyle bahset Hayatta tutunacağı bir dalı bir nefesi vardı o da bendim dersin. Bende onu anlamadım.Bıraktım gittim dersin.Acıma hasretime özlemime yokluğuma dayanamadı,bir mum gibi eriye eriye bitti dersin. Bilemedim beni bu kadar ölümüne taparcasına sevdiğini dersin.Bana olan sevgisini onun ölüm haberini aldığımda anladım dersin. Gittim mezarına seslendim ama bana ses vermedi veremezdi çünkü ben onun nefesiydim. Ben gittiğim gün onun da nefesi bitti dersin".

Piyade Onbaşı Mustafa Cihan

Lavin ve PatientiA beğendi
Papatya isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 27.12.2016, 15:29   #58 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2016, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Bir başıma bu kentin sokaklarında yürüyorum. Üşüyorum.. Ne kadar uzaksan bana o kadar soğuyor hava. Sen yoksan,sıcaklık hep mevsim normallerinin altında.Bu yüzden meteoroloji raporları bile umrumda değil.Kar mı yağıyor yoksa yağmur mu,bana ne? Ben senin hasretinle sırılsıklamım zaten,daha ne kadar ıslanabilirim ki? Burada mısın değil misin belli değil.Bazen gidişlerin kahramanı oluyorsun,bazen sonsuz kalışların.Doyumsuz gecelerdesin kimi zaman,bazen de yalnız karanlıklardasın.Bitmek bilmez bir şarkısın;ama,ben mi notaları yanlış basıyorum da sen bu şarkıyı söylemiyorsun?Neden susuyorsun? Aşkın sessizliği ne kadar korkunç olur bilir misin?Bir tek kelimeye hasret geçen gecelerin hesabını soracağın kimse de yoktur üstelik.Kendi kendiyle konuşana deli derler ya,beni çoktan akıl hastanesine kapatmaları gerekirdi.Hem de iflah olmaz hastalar bölümüne... Yokluğuna alışmaktan korkuyorum,ne kadar kötü...

Yokluğunu yürüyorum sokaklarda.Yokluğunu içiyorum kadeh kadeh.Hiç gelmeme ihtimalin bir idam mahkumuna dönüştürüyor beni.Hiçbirşey yapmadan beklerler ya hücrelerinde,ölümün soğuk nefesini hissederek...Anlamlı olan bir şey yoktur onlar için.Belki de bir an önce ölmektir akıllarından geçen,bu bekleme işkencesi bitsin diye...Bu yokluk hissi öldürecek beni... Gelebilme ihtimalin ise yüreğimdeki kuşları havalandırıyor,kanat seslerini duy.Gelmek iste yeter ki,yorulmayasın diye kuşlarım taşır seni bana.Bir görsem yüzünü,ah bir dokunsam sana...Göreceksin,sevdanın çiçek çiçek açtığını,umudun bir yangın gibi alev alev ikimizi birden sardığını.

Anladım ki mümkün değil seni sensiz yaşamak.Ben o gönlü genişlerden değilim.Madem içimdesin,yüreğimde taşıyorum seni,o zaman yanımda da olmalısın.Sensiz yaşanmayacak bu aşk ötesi yok. Şimdi yalnız geceleri seviyorum.Seni yıldızlarda buluyorum.Daha bir dayanılır oluyor sensizlik sancısı.Mümkünü yok çıkmayacaksın aklımdan,bu yüzden gece,el ayak çekilmişken,hiçbir ses yokken seni düşünmek(yokluğunu değil ama) daha iyi.Bütünüyle sen oluyorsun o zaman her yerde.Ne kadar yakışıyorsunuz birbirinize,sen ve gece... Zaman geçer her şey unutulur, bir örtüyle kaplanır tüm acılar ama ' seni unutamam '

__________________
Taklitler aslını yaşatır.
KIPSS.









Ben soğuk değilim,
siz cıvıksınız.

.
Jineps isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 07.05.2017, 00:13   #59 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Asker Sevgiliye Aşk Mektupları 2016, Asker Aşık Mektupları, Asker Mektupları

Sevgili Anneciğim,
Buraya geldikten ancak kırk gün sonra size bir iki satır şey yazabilmek için fırsatı askerliğini bitiren erlerin gidişinden yararlanarak yakaladım. Şu mektubu yazmak için kağıdı bile askerlerin koğuşundan aratarak zorla buldum. Burada yaşamak zor anne. İsterseniz birazcık size buralardan bahsedeyim.
Burası Şırnak’tan 20-25 km. uzaklıkta doğusunda Cudi dağı, batısında Gabardağı, güney de ise Giraf diye dağların bulunduğu 60-70 hanelik bir köy. Köyün hemen girişinde bulunan bölüğümüzde betondan sadece bizim kaldığımız iki gözlü bir ev yanında bulunan bir haber merkezi var. Bölükte askerlerin kaldığı yer tam bir ahır görüntüsünde. Şu anda ikmallerimize araçların gelebildiği yere kadar gidip, tahminen 10 km kadar yokuş bir yolla sırtımızda taşıyarak yapıyoruz. Burda herşeyimizi kendimiz yapmak zorundayız. Aksi halde aç veya odunsuz kalıp soğuktan donabiliriz. Bir aydır kesik olan elektriğimiz iki gün evvel geldi. Bir şeyin yokluğu olmayınca varlığından bir şey anlamıyormuşuz. O altmış hanelik köyün görüntüsü elektrik gelince bize kocaman bir kent gibi gelmişti. Kısacası burada herşeyin yokluğunu çekiyoruz ama en çok sizlerin ve sevdiklerimizin. Bu yıl kar burada çok fazla yağdı. Köylüler 30 yıldır böyle kar görmediklerini söylüyorlar. Bir hafta devamlı yağan kardan sonra birde terörist peşinde dolaşmak bize hem doğayla hemde teröristle uğraşmak [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] bırakıyor. Bir görev en az beş gün sürüyor, dağlarda, karla soğukla, teröristlerle ve korkuyla mücadele etmek zor gerçekten çok zor. Fakat her şeye rağmen yaşamak için bunları yapmak zorundayım. Burda benimle birlikte 20 tane askerin sorumlusuyum. Onların hem komutanı hem annesi, babası hemde arkadaşı olmak zorundayım. Bazen üç gün uyumadığım zamanlar oluyor. Burda uyumakla ölmek arasında pek fazla fark yok. Daima uyanık olup hem etrafı hem nöbetteki askerleri kontrol etmek zorundayım. Bir anlık gaflet hepimizin sonu olabilir.
Köylülerin çoğu terörist fakat onlarda hem bizlere hem teröristlere yardım etmek zorunda kalıyorlar. Köylüler iki mt karda bir yere gidemedikleri için önce bizim gidip gelip yolları açmamızı bekliyorlar. Ne sağlık ocağı, ne okul nede köylülerle uğraşacak bizden başka bir kurum var. İster istemez bizimle iyi geçiniyorlar. Geçen gün yine bir köye gitmiştik. İki gün sonra köyün muhtarı yanımıza gelerek bir kadının çok kötü doğum sancıları çektiğini ilk doğumu olduğunu, bir türlü doğum yapamadığını söyledi. O anda bir insan hayatının benim ellerimde olduğunu düşündüm. Köyün yolu kardan kapalı ve kadının yetiştirilmesine imkan yoktu. Zaten kadın geceden beri sancı çekiyormuş. Köylü gece çıkamadığı için gelememiş, gece gördüğümüz herkese terörist muamelesi yapıyoruz. Yapabileceğin tek şey tabur komutanını arayarak helikopter istemekti. Fakat helikopter bizim için bile gelmiyordu nerde kalmış bir köylü için. Ama yine de tüm içtenliğimle ve ısrarla helikopter istedim. Köylüyü toplayıp köyün ortasında helikopterin inmesi için iki mt kalındığındaki karı açtırdım. Bütün köylü ve ben büyük gayret gösterdik. Artık her şey helikopterin gelmesine kalmıştı. Sıkıntılı bekleyişler ve birçok ricadan sonra nihayet helikopter geldi. Kadını gönderdik. Artık benim yapabileceğim hiçbir şey kalmamıştı. O kadına dua etmekten başka bir şey yapamazdım.
Köylünün benim elimi sıkıştan ve bana ettikleri dualar belkide sizin yaptığınız dualar kadar vardır. İşte günler burada her şeyi yaşayarak geçiyor. Gündüz elini sıkan köylü akşamları dağa çıkıp üzerime ateş yağdırabilirler. Akşam olunca her şey bitiyor burda. Sadece bekleme başlıyor ta ki bir kaleşnikof un bu sessizliği bozmasına kadar. İşte o zaman insanın aklına hiçbir şey gelmiyor, karşındakileri caydırıp seni yok etmesine izin vermeden bildiğim tüm askerlik kavramlarını uyguluyorum. Yaşamakta ölmekte tuhaf buralarda. Buralara nasıl düştüm? Suçum neydi? Bilmiyorum ama her şeye rağmen başa gelen çekilir diyorum. Her gün ağarmasında acaba batan günü görebilecekmiyim? diyorum. Ne yaşayacağım ne de öleceğim belli, her şey olabilir. Ama buradan sağ salim dönmek ve sizlerle tekrar kavuşmanın özlemiyle yaşamaya daha kuvvetli sarılıyorum.
Sizleri çok seven oğlunuz
….
Ne Mutlu Türküm Diyene…
Alıntı

Lavin beğendi.
Papatya isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz.


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


LinkBacks (?)
LinkBack to this Thread: https://www.forumaski.com/anlamli-sozler-ve-nickler/89235-asker-sevgiliye-ask-mektuplari-2016-asker-asik-mektuplari-asker-mektuplari.html
Konuyu Başlatan For Type Tarih
Yandex This thread Refback 27.01.2019 21:19

Forum hakkında Kullanılan sistem hakkında
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır. Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2016, ve Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.
yetişkin sohbet chatkamerali.net

Saat: 14:54