Çocuklara bilmeden öğretilen yanlışlar

[Wine]

Çocuklara bilmeden öğretilen yanlışlar

Çocukların bilinçaltına, ebeveynler istemeden de olsa birçok olumsuzluk yüklüyor. The Journey ile Bilinçaltı Yolculuk Uzmanı Selda Soytürk, anne ve babaların dikkat etmesi gereken noktaları anlattı.
Toplumdaki en önemli görevimiz hem ruhen hem de bedenen sağlıklı bireyler yetiştirmektir. Ama maalesef ebeveyn olarak çocuklarımızı yetiştirirken çoğunlukla farkına bile varmadan onların bilinçaltına öyle yanlış bilgiler yüklüyoruz ki çocuğumuzun hayatını kendi ellerimizle alt-üst ediyoruz.
Aslında konuyla ilgili ebeveynleri de direk olarak suçlamamak gerekiyor. Çünkü birçok kişi bilinçaltının nasıl çalıştığını bilmiyor. Bilmedikleri için de çocuk yetiştirirken nelere dikkat etmeleri hususunda gereken hassasiyeti gösteremiyorlar.
Yaşantımızın %13’ünü üst beyin hücreleri %87’sini de alt beyin hücreleri yani bilinçaltı şekillendiriyor. 0-6 yaş döneminde çocuğun üst bilinci henüz oluşmamıştır. Dolayısıyla ilk 6 yıl yapılan tüm davranışlar ve kurulan cümleler çocukların bilinçaltına aynen kodlanır ve bunlar tüm hayatlarını şekillendirir. Bu yüzden bu süreçte anne-babalar oldukça hassas olmalıdırlar.
Çocuklara bilmeden öğretilen yanlışlar neler?
Birçoğumuzun bilinçaltında yaşamla ilgili olumsuz genellemeler yer alır. Çok parada haram var, evladın var mı derdin var, tüm erkekler/kadınlar aynı, iyi bir iş için torpil lazım gibi sık kullanılan cümleler çocukların da hafızasına aynen yerleşir ve kendi hayatlarını da farkında olmadan bu genellemeler üzerine inşa ederler.
Günlük hayatımızda çok sık kullandığımız atasözlerimizin bir kısmı da maalesef çocuklarımıza negatiflik aşılar.
Para elinin kiri: Para gelir ve gider, hayrını göremez.
Meyve veren ağaç taşlanır: Başarılı olursam yalnız kalırım ve sevilmem korkusu oluşur.
Hatır için çiğ tavuk yenir: İstemesem de yapayım, ayıp olmasın yoksa dışlanırım kaygısı yaşar.
Köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyeceksin: Maske takmak bazen iyi fikir, rol yapayım.
Bu örneklerle büyüyen çocuk hayatına bu inanışlarla bağlantılı olumsuzluklar çekmeye başlar. Ve hepsinin sonunda da yaşamdan yeterince zevk almayan bireyler çıkar ortaya.