Nilgün Marmara - Değmedikleri Yerde Bahçeler [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] Dinlerken ay kendini buhurdandan savrulan yanık ünlemlerle, Dalgın tireler eski bir sıcak taş üzere uzanmışken, unutmuşken direnmeyi biricik umutsuzluk açısında, Bu yanlış halkada kendine kapanan şakra geri dönmeyecek şerareyi arıyor; kara bir ölüm bilyasını ölçerek gelen su ve avcıotlarında. Koştu su yaman bir gökdil zarfında, ağladı. Açtı. Yeni bir kalem denli. Bir çeşmenin ağzında yiten safir lapisi mor bir cesetin burnuna takılmış buldu. Çökertti tetikte duran yıkım alanlarını da. Bedenlerin karmaşık ikliminde can çekiştirdi biçimi, Her kılıkta cirit atan bir imparatoriçenin emrinde. Aynada güreşen bir ağaca, bir güneşe takılarak saçlara dolanan dudağı kustu suçunu, porselen duvarlara gizlenmiş kahverengi masalların, suskun bir tansökümünde. Şimdi varacağı boy sezilemez. Solgun bir mum mavisidir belki, belki yaşayakalan ölümdür, bütün yanık ünlemler tekrarında! |
Saat: 15:49 |
Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.