|
Aşk - Şiir Dünyası kategorisinde açılmış olan Sarı Lira Gibi Ömrümüz konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
09.12.2012, 16:03 | #1 (permalink) |
| Sarı Lira Gibi Ömrümüz Yaşamak değil bizi bu telaş öldürecek, Bırakın Paris'te ılık rüzgarlarla Taratmayı saçlarımızı, Sevgilimizle doyasıya sohbet bile edemedik biz, Gözümüz saatte söyleştik hep, Koşuşur gibi seviştik, yarışır gibi çalıştık. Hep yetişilecek bir yerler vardı, Aranacak adamlar, yapılacak işler, Bir sonraki günün telaşı, Bir öncekinin terine bulaştı, Başkalarının hayatı bizimkini aştı, Kör karanlıkta çalar saat sesi, Kuşluk vakti kızarmış ekmek kokusu, Veya yavuklu öpücüğü ile uyanma düşlerini, Hababam erteledik, 20 li yaşlardan 30 lara kurduk saatin alarmını. 30 lardan 40 lara, sonra 50 lere Öyle yanlış kurgulanmış ki hayat, Kuşlukta uyuma imkanı sunduğunda size, Artık uyku girmez oluyor gözlerinize, Doyasıya söyleşmek, telaşsız sevişmek İmkanına kavuştuğunuzda, Söyleşecek sevişecek kimse kalmıyor yanınızda Özenle yarına sakladığınız Bir sarı lira gibi ömrünüz, Vakti gelip te sandıktan çıkarttığınızda, Birde bakıyorsunuz ki Tedavülden kalkmış.
__________________ Yaşamı bir film gibi düşünmek lazım çeşitli içerisinde çeşitli rolleri barındıran bir film. Bu rollerin içerisinde ne artist , ne aktrist nede figuran olmalı insan. Senarist yönetmen olmalı kendi yazıp kendisi yönetmeli kendi yazdığımız bir film olmalı hayat. . |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |