|
Aşk - Şiir Dünyası kategorisinde açılmış olan Yunus Emre Gökçe Söz Ve Şiirleri konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
16.12.2013, 15:29 | #121 (permalink) |
| Cevap: Yargah Bazen gitmek gerekirmiş.. Sevgilinin dudağından ''GİT'' düşmeden önce, Düşmemek için gözünden de.. Emre GÖKCE (yeG) |
16.12.2013, 15:30 | #122 (permalink) |
| Cevap: Yargah SUSMAK'ÇA Bildiklerim,bilmediklerimi sömürmekle meşgulken, Erken paydosların çığlarını çınlattın bana.. ... Susmak için pek fazla harfe gerek yoktu bunu ikimizde biliyorduk.. Ama neden alfabetik sıralamalarda, Adın ardımdı hep? En çok kaç harfle susulabilirdi ki? Yada SUSMAK'ÇA yeni bir dil,yeni bir lehçe,yeni bir şive miydi? Artık,aynı lisanın farklı aksanlarıyız seninle.. Sesinle türeyen her şey Sus, Dilinde üreyenler Sessizlik, Adına yürüyenler adının anlamı değil, Adının susulmuşluğuna Süs.. Artık, Aynılık 'daima'sında 'asla' bir aşkın ayrılığını yaşıyoruz seninle.. Aylarca, Yıllarca, Sonrasız bir şimdi'nin konuşulmuşluğuna icab eden ne varsa, Sen yoksun orda.. Duymadım seni, Duymadım.. Duymadan geldim, Seni duymamazlıktan.. |
16.12.2013, 15:30 | #123 (permalink) |
| Cevap: Yargah Düş Kimin fikriydi aşkı yürekte saklamak? Ve kalpleri kiralık evlere benzetmek.. Kimin işi zordu ayrılıkta.. Veda edenin mi yoksa bir vedayı evlat edinenin mi? Kimin yüzüne tükürmeliydi hayat, Maske takanın mı yoksa o masaaai indirenin mi? Bir kadın kiminle sevişmeliydi, Kime sarılmalıydı kolları ya da kimin koynunda olmalıydı, Cebi paralının mı, Yoksa uğrunda paralananın mı? Kimdi dost.. Geçip giden yıllar mı, Yoksa pastanın üzerinde söndürülen mumlar mı? Ve neden eşit dilimlenmezdi acılar, Gelen davetsiz misafir çoktu,ondan mı? Kimdi Aşk, Yanında olan mı terk etmemecesine, Yoksa kalarak acıtan mı gitmemecesine? Bir adam, Bir kadını ölüm onları ayırana kadar mı sevmeliydi, Yoksa kadın tutku bitince ölümü beklememelimiydi? Adresler başka aldatmalar aynı değilmiydi? Saatler ihaneti gösterdiyse gecenin geç vakitlerinin günahı neydi? Severek ayrılma modasını ilk başlatan kimdi, Kimin fikriydi sonsuza kadar dost kalmak? Kimdi aşkını ilk kâğıtlara yazan.. Masumiyeti bir otel odasında bırakan kimdi? Son gece son sigarayı içmek için sevişmek kâfimiydi? Yoksa kapılar kapanınca ayak seslerini dinleyip ağlamak mı marifetti? Giden kimdi, Kalan kimindi? Bu ayrılığı kim icad etti? Ve geri dönmemeyi gidenlere, Kimler öğretti? |
16.12.2013, 15:30 | #124 (permalink) |
| Cevap: Yargah YEL VURUŞLARI - 1 Bitti.. Seni yıkılmaların altında ezildi,dik duruşlarım.. Sevdalanmaların toyluğunda girdim seni sevmelerin kuyruğuna.. Kurağına dudak, Uzağına ırak duraklar bıraktı,fragmalarında harman olup tıkanan sesim tüketilmiş sessizliğinde.. Ne desen, Nadasımın masalında beklemelerde.. Ne desem, Narasının masasında bir sarhoşa yudum eklemelerde.. Bitti.. Ömür bitti, Ödül yitti, Ödün verildi, Kefen giyildi aşkına.. Kefeler doldu, Küfelerin gırtlağına kadar dayandıysa sabrım,gelmeyişindendir.. Sağ yanım sağır, Sol yanım solgun, Önüm arkam varım yoğum,yoksun.. Saat sabaha karşı beş.. Saat sabaha karşı sus, Saat sana karşı şuursuz, Vaat günaha karşı puslu kuskun.. Saat,zamana ve sana karşı durgun.. Satma beni kolundaki akrebe, Kovarak ve kırarak yel kovanlarının gel yaran kiplerine sesinle ekilip, Takip etme izimi, tepme sana kendimi.. Soyun artık gölgemi.. Saat sabaha karşı beni sensizliğe boğma sularında.. Beş'i geçti veresiye düşlerle verilmeyişinde bana geriye.. Eşi göçtü gözümün, Tek gözle kör oldum sana közünün önünde göz göz yara bereliğinde.. Gün bıraktığın ah’lara tiz’gisiz sesler peydahlarken fersahlarda, Yön kaybındayım, Dön demelerin ayıbındayım.. Çizgisiz kağıtlara çizilmiş eğriliğim, Doğrulamadım.. Bitti.. Gönül gömüldü dibe, Dibe düştümse, Canındaki ceninin düşüğünden daha kanamalı benim yalnızlığım.. Sandığımdın, Sancıdım ben.. Ne dersen, Yuvasında esirgenmiş bakıma muhtaç bir yüreğim olacaktır elbet, hep.. Ne dersem, Kumasına bir göz daha fazla kıskanç bu sevda, kendi yalnızlığındaki sevmelerden sebep.. Şimdi, Söndü ışık, Sustu dudağımdaki sen çalan ıslık.. Sen, Dünya ahret acımsın artık.. Emre GÖKCE |
16.12.2013, 15:30 | #125 (permalink) |
| Cevap: Yargah Gözlerime ad koysan; 'Kör' olurdu.. Can çekişirken de bu can seni çekerdi Kül oldu kor Ve bitti.. Şimdi; Bana benzemeyecek çocuğun bile Ne kadar sevebilir ki seni? Emre GÖKCE / Eş'siz Kalış |
16.12.2013, 15:31 | #126 (permalink) |
| Cevap: Yargah Devamını Gör Yüzümdeki kırmızılığı doğum lekesi Başımın yere eğikliğini engelim sananlar Bilmezler; ...Senin sevmenin utancını.. Benden sonraki resimlerinde yüzünü hiç seçemedim İlgisi yok yanındakiyle,gözlerini benden kaçırış sebebinin Bilirim.. Ki sen o'nunla bile Göz göze değilsin.. Emre GÖKCE / Uzaktan Bakış |
16.12.2013, 15:31 | #127 (permalink) |
| Cevap: Yargah Bu yalnızlık gerçek hayattan alınmıştır Ve tüm hakları beynimde saklı yaşadıklarımın.. ...Anlamını kat bana yeniden.. Bu sensizlik gerçek bir Aşktan alınmıştır Ve tüm hakları teslim edilemez helalleşmeden.. Emre GÖKCE / ÖNSÖZ (Şiirinden Alıntıdır) |
16.12.2013, 15:31 | #128 (permalink) |
| Cevap: Yargah Aşıkken bile ayrılık şarkıları dinleyen iki ayrı nakarattık Biz'i kanattık.. ...Bu ayrılık hastalığında Sana lokman mı hekim? Yoksa ben Sensiz yediğim her lokmayı haram mı bilmeliyim? Emre GÖKCE |
16.12.2013, 15:32 | #129 (permalink) |
| Cevap: Yargah Vakti doldu Acı çekerken oldu Aniydi Çok erken oldu ...Sessizlik çökerken Sevmeler içinden çıkarken oldu bu Ayrılık.. Varlığınla yokluğun arasında Oradaki arafta Göremediğimiz ama var diye inandığımız Kaf dağının ardında; Avazımdaki gece ayaz yazlara peydah.. Kara imiş sabah Kara imiş günah İtlaf edilirmiş Yürekmiş Severmiş Geçer diyenlerde bilir Geçmezmiş.. Sevemeyenlerdenmiş geçmediğini bile bile Alaylarla balaylarına gidermiş yeni selamlaşmalar Ve eski selamsızlıklar kelamsızlıklar getirirmiş.. Sevmelerle Sev’den türeyen ve evveliyle evden götürülen duygularla devden bozma izlermiş arkasına bastığımız dün.. Kaşı gözü düğüm bütün tütün kokulu bakışmaların Yüzü yüz çevirmiş yüzemiyor imiş gözümde Yaprağı sarı Düşemiyor imiş toprağıma güzümde.. Bu şehirde anlatılmak istenen mesele Ve şiirler arası yolculuklarda mola diye başka bir kola giren nasıl bir meskene gittiyse —Ki Nedeni hali yalandır bazen gitmelerin— ‘Emre’ itaatsizlikten hüküm giyen bir kanayıştır.. Ayrıca kan arayışımızda henüz temin edilemedi.. Tokatı takatini tartaklar ayılmalarımın Hüzün var Kadının tırnağında sek renkli rakı beyazının.. Kara imiş satırlar Kara imiş su içtiğimiz sırçalar Desem ki; Aklımın uçurumunda sesin benden sır çalar Kim bilecek seni nereden nereye yasak ettiğimi? Kim görecek seni neden ve niye yasal bildiğimi? Benim tahliyelerim şartsız Uzatmayalım artık (ellerimizi) yeter Karalanmış kelimelerdeymiş Bittiler.. Ağzından aralanmış kara bir laf Her taraf kara Her yer siyah Yer yer matem tadı altında tövbeleri verir dudakların aklıma.. Oradan değil Yakından bakarsan ancak anlarsın Ben kimdim? Ve sen kimini terk ettin? Emre GÖKCE / Yeniden Düş |
16.12.2013, 15:32 | #130 (permalink) |
| Cevap: Yargah Herkes sevdiğinden bir şeyler öğrenir ya O kadın,esrar kullanmayı öğretti bana.. ... İçime attımsa acıları Sakladımsa yaraları Anlatamadımsa yalnızlığı,kimseyle paylaşamadığımdandı Gizem olsun diye değil.. Sustum.. Susmamı esrar sananlar; Kabul.. Ben ''esrar'' bağımlısıyım.. Emre GÖKCE / ... (Üç Nokta) |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |