Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu

Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu (https://www.forumaski.com/)
-   Aşka Dair Herşey (https://www.forumaski.com/aska-dair-hersey/)
-   -   Dikkat Uzun Yazı (https://www.forumaski.com/aska-dair-hersey/167675-dikkat-uzun-yazi.html)

EbruLi 20.09.2015 20:51

Dikkat Uzun Yazı
 
Dikkat Uzun Yazı
Merhaba günlük, ben yine birçok kez yazmak istedim ama hiç yazamadım galiba. Bazen yazdım sildim, bazen elim yazmaya gitmedi. Neler mi yaşadım? Sahi dinleyecek misin? Hadi öyleyse.

-Üniversiteye başlayalı 3 yıl olmuş günlük, sahi ben daha dün sana anlatmamış mıydım, ygs-lys’ye hazırlık günlerimi, üniversitedeki ilk günlerimi? Hatta buradan tanıştığım biri dinlemişti o zamanlar beni. “Zor durumların anonimi” demişti bana. Ne zaman canı sıkılsa onunla dertleştiğim için, onu dinlediğim için öyle dediğini söylemişti. Hey gidi günler.

-Zaman çabuk geçti gibi geliyor ama acısıydı, derdiydi, aşkıydı derken zaman bazen ilerlememekte direniyor. Saplıyor seni bir yere, kalıyorsun öyle. Bazen geçmeyecek zannediyorsun içinde olduğun durumu. Saatlerin, günlerin hesabını yapıyorsun, “şunu atlatayım, rahatlayacağım” diyorsun. Ama o rahatlık nedense gelmiyor kolay kolay. Acı da bizim için, dert de bizim için. Hatta aşk bile bizim için. İnan ki.

-Okul gitgide içine çeken kara bir delik halini alıyor bazen. Gençlik yıllarımız böylesine kaybolmamalıydı sanki okul yıllarıyla, veya böyle olmamalıydı eğitim sistemi denilen şey. Gerçi “böyle olmamalıydı” diye başlarsam, ayrı bir yazı daha yazabilirim galiba, öyle doluyum.

- Eğer ki bana “öldükten sonra nasıl anılmak istersin?” gibi bir soru yöneltilmiş olsaydı. “O şöyle bir insandı” gibi bir tanımlamaya gidemezdim. Ama şunu isterdim bencilce, içleri inceden bir sızlasa, keskin bir sızlama fena olmazdı.

- “Ah benim güzel ve yalnız ülkem!” bu cümle bile yeterli bence, ülkemin durumu için.

- Biliyor musun tumblr, çok üzüyorsun beni. Bak çok samimi söylüyorum bunu. Senin yaptığın gerçekleri yüzümüze vurmak değil, senin yaptığın acıya acı katmak. Evet sana kızgınım.

- Biraz uzağa gittim kafa dinlemek için. Babannemin dizinin dibinde yemek programlarını ve doktorların çıktığı programları izledim. Evet, saçmalamış olabilirim belki. Uzak kalmak istedim, yorulmuştum. Ki ben yorulduğumda genelde kaçmak isterim( beş kardeş dizisindeki kardeşlerin, çaresiz kaldığında koşarak kaçması gibi).

- Biliyor musun günlük, bazen çok üzülüyorum be. O düğümler kalıyor boğazımda bir bir. Sanki ben bir sahneyim günlük, çevremdekiler sırayla sahneye çıkıyor, sözlerini söylüyorlar, ezip geçiyorlar. Sonra yıkıyorlar o sahneyi. İnsanlara yıkmayın demek çözüm değil, insanlar hiç yıkmasa mesela. Biliyorum hep yıkacaksınız.

- İnsanlar nasıl seviyorlar anlamıyorum ben. Derdim başkasının ilişkileri değil günlük, duyguların boşluğu. Yaşanmamış heveslerin adını aşk koyanlaradır sözüm. Küçük bir keşfetme merakını “seviyorum” diye açıklayanlaradır sitemim. Ama ne önemi vardı ki bunların, insanların “çıktığı” biri olsun yeter.

- Aşk garip bir şey. Sene 2011′de “Aşk garip birşey. Vuslatı yok diye duydum. Fedakarlık şart. O'ndan değil, O'nun için dünyadan vazgeçeceksin.Karşılık beklemek yok…” demişim. Ben hep böyle bir adam mıydım? Sahi ben ne zaman böyle oldum? Bilmiyorum. Aşka bari dokunmayın diye haykırasım geliyor. Sanki bana aitmiş gibi aşk. Açıklayamadığım bir ifadeyi sahipleniyorum. Tanı beni artık biraz.

- 30 yaşıma bastım bugün. Köşedeki o eski ancak içinde aradığım her şeyi bulabileceğim büfeden bir paket sigara, bir küçük kek ve bir de mum aldım. Eve döndüm, caddeyi tepeden gören karanlık balkonuma geçtim. Yağmurdan biriken suyla birlikte yüzeyi iyice kabarmış olan eski masanın üzerine keki koydum, mumu da var gücümle bastırarak kekin üzerine durdurdum. Sigaramı ve mumu yaktım, öylesine üfledim mumu. Dilek tutmuyorum artık. Neden mi? Geçen gün haberi geldi, evlenmiş. Yere göğe sığdıramadığım, dünya güzelim evlenmiş. Arkadaşlar gitmişler düğününe. Ben ise, yine büyük bir hevesle onu sormaktaydım. “Sahi o nasıl?” derken anlatıverdiler işte. Sorma artık onu dediler. Evlendi dediler. Aklıma bir an 500 Days of Summer filmi geldi. Aklıma o yıllar geldi. “Ne bekliyordun ki?” dedim kendime. Velhasıl böyle dostlar. Bugün bu balkondaki yalnızlığım, sigaram, kekim, bitmek üzere olan mumumla sözde kutluyorum günümü. Şu sigara bitsin, gidiyorum. Hep farklı gelmişti doğum günü ile ölüm günü aynı güne denk gelen insanlar. Ve ben de onlar gibi gidiyorum…

- Evet bir önceki paragraftaki hikayeyi veya devamını yazarım belki bir gün. Şimdi burda dursun, sonuçta burası not defterim sayılır değil mi günlük?

- Değerli okuyucum, buraya kadar okuduysan gerçekten sabırlısın demektir. Teşekkür ederim harcadığın zaman için. Ben yazınca çenemi pek tutamıyorum galiba, aramızda bunun lafı olmasın artık olur mu? Hadi kal sağlıcakla. Mutlu yarınların olsun.

...

Friend 20.09.2015 20:53

Cevap: Dikkat Uzun Yazı
 
@[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] sonuna kadar dinlicem söz :p


Saat: 04:25

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.


SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.