Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu

Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu (https://www.forumaski.com/)
-   Dahiliye (https://www.forumaski.com/dahiliye/)
-   -   Her 10 saniyede bir yakalanıyoruz! (https://www.forumaski.com/dahiliye/73310-her-10-saniyede-bir-yakalaniyoruz.html)

Jade 04.12.2013 12:38

Her 10 saniyede bir yakalanıyoruz!
 
Her 10 saniyede bir yakalanıyoruz!


Yapılan araştırmada 21. yüzyılın epidemisi olarak tanımlanan tip-2 diyabetin, genel hastalık yükünü ortaya koyan çalışmalar yayınlanmış olmasına rağmen, hastaların aldıkları tedaviden memnuniyet düzeyini gösteren veriler sınırlı bulunuyor. Panorama çalışmasında Avrupa'da yaşayan tip-2 diyabet hastalarında yaşam kalitesi ve tedaviden memnuniyet düzeyinin araştırılması planlandı.
Toplam 9 ülkede gerçekleştirilen çalışmaya 5 bin 817 hasta ve 397 hekim katıldı. Çalışmanın yüzde 77.6'sı birinci basamak sağlık hizmeti veren kurumlarda gerçekleştirildi. Hasta profiline bakıldığında, yaş ortalaması 66 olan kişiler değerlendirildi. Katılımcı yüzde 54'ünü erkek, yüzde 46'sını kadın hastalar oluşturdu. Ortalama 9 yıldır diyabet hastası olan katılımcıların yüzde 28.5'inde mikrovasküler, yüzde 24.5'inde ise makrovasküler komplikasyonlar bulunuyordu.


TEDAVİ MEMNUNİYETİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR

Diyabete bağlı tedavi kalitesi açısından bakıldığında Panorama sonuçlarına göre,hastaların yüzde 73'ü diyabetli olmasalardı hayatlarının kalitesinin daha iyi olacağını belirtiyor.Kan şekerinin olması gerekenden daha düşük olması olarak tanımlanan hipogliseminin etkisi açısından bakıldığında Panorama çalışmasındaki verilere göre, hipoglisemi hastaların yaşam kalitesini, tedavi memnuniyetini olumsuz etkiliyor ve ''daha ileride hipoglisemi yaşarım'' düşüncesi de hastalar üzerinde olumsuz bir etki bırakıyor.
Değişik tedavi yöntemleriyle bağlantılı hipoglisemi atakları yönünden de insülin tedavisi alan hastalarda ciddi hipoglisemi riski, OAD (oral antidiyabetik) tedavisi alan hastalara göre çok daha yüksek.
İnsülin salgılanmasını artıran oral antidiyabetikler ile yapılan diyabet tedavisinde, insülin salınımını artırmaya yönelik olmayan oral antidiyabetiklere göre hipoglisemi riski çok daha fazla.

TÜRKİYE'NİN NEGATİF HALİ


Çalışmanın Türkiye ayağında elde edilen sonuçlarda tip-2 diyabet hastalarının yaşam kalitesi üzerinde ''negatif'' etkili olduğu ortaya kondu. Çalışmada, öne çıkan sonuçlar şöyle:''Tip-2 diyabet hastalarının aldıkları tedavilerden memnuniyet düzeyleri, ortalamanın üzerinde.HbA1c düzeyleri, yeterli glisemik kontrolün sağlanamadığını gösteriyor.Bu sonuçlar, tip-2 diyabetin daha iyi yönetilebilmesine ilişkin farkındalık düzeyini artıracak müdahalelere ihtiyaç duyulduğunu düşündürüyor.'',

HER 10 SANİYEDE 1 KİŞİ DİYABETE YAKALANIYOR


Kongrede açıklanan sonuçlara göre, dünya genelinde diyabet, 2010 yılında 20-79 yaş aralığında 285 milyon kişide görüldü. Bu oran, dünya nüfusunun yüzde 6,6'sına denk geliyor. Bu rakamın, 2030 yılında kadar 438 milyona çıkması bekleniyor.

Dünyada her 10 saniyede 1-2 kişiye diyabet tanısı konuluyor ve bir kişi diyabet ya da diyabete bağlık komplikasyonlar sonucu yaşamını yitiriyor. 2010 yılında 4 milyon kişi, diyabet nedeniyle hayatını kaybetti. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 2005-2030 yılına diyabete bağlı ölüm sayısının ikiye katlanacağını belirtiyor.Tip-2 diyabet, hastaların yüzde 85'ini oluşturuyor.

Avrupa'da diyabetli kişilerin yüzde 50'sinin, hastalığının farkında olmadığı vurgulanıyor. Avrupa'da 53 milyondan fazla tip-2 diyabetli hasta olduğu öngörülüyor. 2030'a kadar Avrupa'da tip-2 diyabetin Avrupa'da yetişkin nüfusta 10 kişiden birini etkilemesi bekleniyor. Tip-2 diyabet, diyabet hastalarının yüzde 85'ini oluşturuyor. Bu oran, dünya genelinde diyabet hastaları içinde 242 milyon kişiye denk geliyor.

Tedaviye harcanan para 2030'da 490 milyar dolara yükselecek


2010'da diyabet tedavisine ve hastalığa bağlı ortaya çıkan komplikasyonlara 376 milyar dolar harcandı. Bu miktar, dünya çapında tüm sağlık harcamalarının yüzde 11,6'sına denk geliyor. Bu rakamın, 2030'a kadar 490 milyar dolara yükselmesi öngörülüyor. Avrupa çapında yapılan bir araştırmaya göre, Tip-2 diyabete bağlı hastaneye yatırılan hastaların maliyetinin diğer hastalara oranla daha yüksek olduğu ifade ediliyor. Çünkü, bu hastaların hastaneye yatma ve hastanede kalma oranları çok yüksek gösteriliyor. Aynı zamanda diyabetiklerin, işe gidememesi, üretim kaybına yol açıyor. Bu durum hem ülke ekonomisi açısından hem de bireysel açıdan maddi kayba neden oluyor.

Tip-2 diyabetlilerin yüzde 30-50'si tespit edilemiyor


Diyabet, kısaca vücudun insülin üretememesi ya da insülini gerekli şekilde kullanamaması olarak tanımlanıyor. Kronik bir hastalık olan diyabet, uzun yıllar belirti vermeden, organ hasarı geliştiğinde kendini gösterebiliyor. Kan şekeri yüksek olan bu kişilerde, mutlaka bunun kontrol altına alınması gerekiyor. Çünkü, hastalık kontrol altına alınmadığında uzuv kaybı ya da diyabete bağlı organ yetersizliği görülebiliyor ve ölümle sonuçlanabiliyor.Diyabet, vücudun insülin üretememesine bağlı olarak çocuk ve gençlerde ortaya çıkan tip-1, daha çok yaşlılarda insülin direnciyle (tip-2) ya da gebelik döneminde diyabet şeklinde görülüyor.


Her geçen gün görülme sıklığı artan tip-2 diyabet yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Yorgunluk, sık tuvalete gitme, artan susuzluk ve açlık hissi, kilo kaybı, bulanık görme, yaraların geç iyileşmesiyle kendini gösteren tip-2 diyabet, bazı kişilerde ise belirtileri vermeden sinsice ilerliyor. Tip-2 diyabetli kişilerin yüzde 30-50'si hiçbir zaman tespit edilemiyor. Bu nedenle gerekli tedavi alamıyorlar. Bu kişilerin yüzde 50'sinde tanı konulduğunda birçok komplikasyon gelişmiş oluyor.


Saat: 01:06

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.


SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.