|
Diğer Dinler kategorisinde açılmış olan Alfabetik sırayla göre dini terimler ve anlamları konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
03.12.2013, 11:22 | #21 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları ÂDİYÂT SÛRESİ: Kur'ân-ı kerîmin yüzüncü sûresi. Âdiyât sûresi, Mekke-i mükerremede nâzil oldu (indi). Medîne-i münevverede nâzil olduğu da bildirilmiştir. On bir âyet-i kerîmedir. "Yemîn ederim (Allah yolunda savaş için sür'atle) koşan atlara" meâlindeki birinci âyet-i kerîmede koşan atlar mânâsına olan "âdiyât" kelimesi sûreye isim olmuştur. Sûre, Peygamber efendimizin harbe gönderdiği bir süvârî kuvvetinin gecikip, münâfıkların (kalbleri ile inanmadıkları hâlde ağızları ile inandık diyenlerin), onların öldürüldükleri haberini yayması üzerine, hayatta olduklarını hattâ zafer ve ganîmet (mallar) kazandıklarını müjdelemek üzere nâzil olmuştur (inmiştir). Sûrede ayrıca, insanların nankörlüğünden, mala, servete düşkünlüklerinden, öldükten sonra başlarına gelecek acıklı hallerden bahsedilmekte, Allahü teâlânın insanın her hâlinden haberdâr olduğu hatırlatılmaktadır. (İbn-i Abbâs, Taberî) Allahü teâlâ Âdiyât sûresinde buyurdu ki: "Muhakkak ki insan Rabbinin ni'metlerine çok nankördür. Hiç şüphesiz o (Allahü teâlâ veya veya insan) buna şâhiddir. Gerçek o (insan) mal sevgisinden dolayı pek katıdır, cimridir. (Âyet: 6-8)
__________________ |
03.12.2013, 11:22 | #22 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları ÂD KAVMİ: Hûd aleyhisselâmın kavmi (Bkz. Hûd Aleyhisselâm). Bu kavim Nûh aleyhisselâmın torunlarından Âd'ın evlâdından çoğaldıkları için bu adı almışlardır. Bu kabile, Yemen'de Hadramûd bölgesinde, Umman ile Aden arasında Ahkâf denilen yeri yurt edindi. Yemen ile Şâm arasında yerleştikleri de rivâyet edilmiştir. Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki: Âd kavmine, kardeşleri Hûd'u peygamber olarak gönderdik. Hûd (aleyhisselâm) onlara; "Ey kavmim! Allahü teâlâya ibâdet edin. İbâdet edilecek O'ndan başkası yoktur. Hâlâ O'nun azâbından korkmayacak mısınız?" dedi" (A'râf sûresi: 65) Kur'ân-ı kerîmde Hûd aleyhisselâm için "Âd kavminin kardeşi" buyrulması din kardeşliği sebebiyle değildir. O kavmin içinden yetiştiği, onlarla aynı soydan geldiği içindir. Çünkü dînî inanç ve ibâdetleri bakımından Hûd aleyhisselâmın, kavmi ile bir yakınlığı ve benzerliği olmamıştır. (Senâullah Dehlevî)
__________________ |
03.12.2013, 11:22 | #23 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları ADN CENNETİ: Yedi kat göklerin üzerinde yaratılan sekiz Cennetten derece bakımından en yüksek olanı. Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki: İmân ehli, altın bilezikler ve inci ile süslenecekleri Adn ismindeki Cennetlere girerler. (Fâtır sûresi: 33) Allahü teâlâ Adn ismindeki Cenneti, günâh işleyecekleri zaman, Allahü teâlânın büyüklüğünü düşünüp, O'ndan hayâ ederek günahtan kaçınan kimseler için hazırladı. (Hadîs-i şerîf-Dürret-ül-Fâhire) Adn Cenneti'ne peygamberler, şehîdler ve sıddîklar girecektir. Peygamber efendimizin derecesi olan Vesîle, Adn Cenneti'ndedir. (İmâm-ı Birgivî)
__________________ |
03.12.2013, 11:22 | #24 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları ÂFÂK: İnsanın dışı ve dışındaki şeyler. Ufk'un çokluk şeklidir. Âfâk ve enfüste zâhir olan (görünen) şeyler, Hak teâlânın varlığını ve her şeye kâdir olduğunu gösteren âyetler (işâretler, deliller)dir. (Muhammed Ma'sûm)
__________________ |
03.12.2013, 11:22 | #25 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları ÂFÂKÎ: 1. İnsanın dışındaki şeyler. Akla, hayâle gelen her şey, hattâ keşif ile anlaşılan bilgiler, ister âfâkî olsunlar, ister enfüsî olsunlar, yâni insanın içinde bulunsunlar hepsi mâsivâdır, Allah'tan başkadır, mahlûktur. (İmâm-ı Rabbânî) 2. Uzak memleketlerden hac ibâdetini yapmak için gelenler. Haccın vâciblerinden biri de; âfâkî olanların, Mekke'den ayrılacağı son gün tavâf-ı sadr yâni vedâ tavafı yapmasıdır. Bu tavaf hayızlı kadına vâcib değildir. (Burhâneddîn Merginânî) Âfâkî olanların Mekke'ye varınca hemen Mescid-i Harâm'a girip, tavâf-ı kudum yapmaları sünnettir. (İbn-i Âbidîn)
__________________ |
03.12.2013, 11:23 | #26 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları AFÎF: Temiz, iffetli, nâmuslu, haramdan (günahtan) sakınan. (Bkz. İffet) ÂFİYET: 1. Sağlık, sıhhat, bedende hastalık bulunmaması. Allahü teâlâdan âfiyet isteyiniz. Îmândan sonra âfiyetten daha büyük nîmet yoktur. (Hadîs-i şerîf-Müsned-i Ahmed bin Hanbel) Yâ Rabbî! Senden sıhhat ve âfiyet ve emânete hiyânet etmemek ve güzel ahlâk ve kadere rızâ göstermeyi istiyorum. Ey merhametlilerin en merhametlisi! Merhametin hakkı için bunları bana ver. (Hadîs-i şerîf-Edeb-ül-müfred) Dert ve belâ gelince, Allahü teâlâya sığınmalı, kurtarması ve âfiyet vermesi için duâ etmeli, O'na yalvarmalıdır. Allahü teâlâ duâ edenleri, sıhhat, selâmet ve âfiyet istiyenleri sever. (Ahmed Fârûkî) 2. Günah işlememek. Yâ Rabbî! Bana ilim ver, hilm (yumuşaklık) ile zînetlendir. Takvâ (haramlardan sakınmak) ihsân eyle. Âfiyet ile beni zînetlendir. (Hadîs-i şerîf-Berîka) Büyüklerden biri, hep duâ eder, Allahü teâlâdan bir günlük âfiyet isterdi. Adamın biri bu zâta; "Sen hergün âfiyette değil misin?" dedi. "Allahü teâlâdan öyle bir gün istiyorum ki, sabahtan akşama kadar Allahü teâlâya hiçbir günah işlemiyeyim. Âfiyetle geçen gün böyle olur." buyurdu. (İmâm-ı Rabbânî)
__________________ |
03.12.2013, 11:23 | #27 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları AFOROZ: Hıristiyanlık ve yahûdîlikte, dinden ve cemâatten uzaklaştırma cezâsı. Galile, Kopernik ve Newton dünyânın döndüğünü İslâm âlimlerinin kitaplarından öğrenip açıklayınca, papa tarafından aforoz edildiler. (Yeni Rehber Ansiklopedisi) Alman imparatoru IV. Henri, papa tarafından aforoz edilince, af dilemek için Vatikan'a geldi. Günlerce karlar üzerinde bekleyip papadan özür diledi. (Yeni Rehber Ansiklopedisi)
__________________ |
03.12.2013, 11:23 | #28 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları AFÜVV (El-Afüvv): Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Afvı çok olan, günâhlardan, hatâ ve kusurlardan dolayı cezâlandırmayan, günahları affedip amel defterinden silen. Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki: Siz bir hayrı, iyiliği açıklar veya gizlerseniz, yâhut (size yapılan) bir kötülüğü affederseniz biliniz ki, Allahü teâlâ Afüvv'dür ve her şeye kâdirdir. (Âyet-i kerîmede mazlûmun zâlimi affetmesi teşvik edilmektedir.) (Nisâ sûresi: 149) Allah'ım! Beni affet. Çünkü sen Afüvv'sün, Kerîm (lütûf ve ihsân sâhibi)sin. (Hadîs-i şerîf-Taberânî)
__________________ |
03.12.2013, 11:24 | #29 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları AFV: 1- Bağışlama. Allahü teâlânın, ihsânı ile, âsî ve günâhkâr kullarının kusur ve günâhlarını bağışlaması. Bir kimse din kardeşinin bir işini yaparsa, binlerce melek o kimse için duâ eder. O işi yapmağa giderken, her adımı için bir günâhı afv olur ve kendisine kıyâmette nîmetler verilir. (Hadîs-i şerîf-İbn-i Mâce) Allahü teâlânın sevgili kullarına, dünyâ sıkıntılarının ve belâlarının gelmesi, bunların günâhlarının afv olması için keffârettirler, sebebdirler. (İmâm-ı Rabbânî) 2. Bir kimsenin, düşmanından veya suçludan intikâm almaya, karşılığını yapmaya gücü yettiği halde bir şey yapmaması, intikâm almaması. Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki: (İnsanlara karşı) afv yolunu tut. Ma'rûfu (yâni aklın ve dînin beğendiği şeyleri, Allahü teâlâdan korkarak günahlardan sakınmayı, sıla-i rahmi (akrabâyı, yakınları gözetmeyi, onları ziyâret ederek gönüllerini almayı ve onlara yardım etmeyi), harama bakmamayı; dili çirkin ve günah sözlerden korumayı) emret ve câhillerden yüz çevir. (A'râf sûresi: 199) Kendinden uzaklaşanlara yaklaşmak, zulm edenleri afv etmek, kendini mahrum edenlere ihsân (iyilik) etmek, güzel huylu olmaktır. (Hadîs-i şerîf-Berîka) ... Allahü teâlâ, afv edenleri azîz eder. Allah rızâsı için afv edeni, Allahü teâlâ yükseltir. (Hadîs-i şerîf-Berîka) Mûsâ bin İmrân (aleyhisselâm); "Yâ Rabbî! Kullarının en kıymetlisi kimdir?" dediğinde, gücü yettiği zaman affedendir, buyuruldu. (Hadîs-i şerîf-Beyhekî) Kıyâmet günü, hak sâhibi hakkını afv etmezse, bir dank (yarım gram gümüş) hak için cemâat ile kılınıp kabul olmuş yedi yüz namaz sevâbı alınıp, hak sâhibine verilecektir. (İbn-i Âbidîn)
__________________ |
03.12.2013, 11:24 | #30 (permalink) |
| Cevap: Alfabetik sıraya göre dini sözlük ve açıklamaları ÂGÂH: Haberdar, uyanık. Gaflette olmayan, kalben Allahü teâlâ ile berâber olan. İnsanlar ibâdet yapmak için yaratıldı. İbâdetin hülâsası, özü de kalbin her zaman Allahü teâlâdan âgâh olmasıdır. (Ubeydullah-ı Ahrâr)
__________________ |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |