|
Dini Hikayeler kategorisinde açılmış olan Hz. İbrahim ve Hz. İsmail Kıssası konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
25.09.2015, 13:30 | #1 (permalink) |
Tecrübeli Üye | Hz. İbrahim ve Hz. İsmail Kıssası Hz. İbrahim ve Hz. İsmail Kıssası HZ. İbrahim (a.s.) insanlara ALLAH’IN güzel davranışlarını ve kudretini göstermek üzere peygamber olarak gönderilmişti. Ve ateşe atıldığı zaman, imanının, kararlılığının ve gayretinin kuvvetini insanlara, meleklere ve diğer peygamberlere göstermişti. Sonra bir gün ALLAH ona İsmail adında bir evlat verdi. İbrahim oğluna çok alaka ve sevgi gösterdi ve ona olan bağlılığı zamanla artmaya başladı. ALLAH bu bağlılığa baktı ve dedi ki, “İbrahim, oğlunu bana kurban etmelisin. Sana bunu nasıl yapman gerektiğini anlatacağım. Gözlerin kıpırdamamalı, bedenin titrememeli ve kalbin tereddüt etmemeli. Burnun ve gözlerin nemlenmemeli bile. Yüzün bitkin görünmemeli. Bu kurbanı tebessüm eden bir çehreyle yapmalısın. Oğlunun yüzüne doğrudan bakmalısın ve o da senin yüzüne bakmalı. Önce üzerine bir miktar su serp ve ‘Bismillahirrahmanirrahim de: Sen yaratansın, koruyansın ve besleyensin.’ Sonra, oğlunun gözle-rine bakarken bıçağı almalı, onu boğazına yerleştirmeli ve boğazına üç kere sürmelisin. “Bıçağı kullanırken elin sallanmamalı, parmakların titrememeli ve destek almak için hiç bir yere tutunmamalısın. Kalbinin atışı hızlanmamalı. Yüzünde mutluluk ifadesi olmalı ve oğlunu öldürmelisin.” ALLAH tüm bu sebat edilmesi gereken şartları ona bildirdi ve dedi ki, “İbrahim, oğlunu bu şekilde Bana kurban etmelisin ve bu kurbanın manasını anlamalısın.” İbrahim (a.s.), yapmak zorunda olduğu şeyi düşündükçe cesareti kırıldı fakat oğlu dedi ki, “Ey babacığım, ne kadar yaşadığım önemli değil, ALLAH’IN beni kabul edeceği bir hale asla gelemeyebilirim. Eğer beni çağırdığı anda O’na gidemezsem, bir daha böyle bir şans elde edemeyebilirim. Bu sebeple, kederini bir tarafa koy ve ALLAH'IN emrettiği şekilde beni kurban et. Eğer sen yapmazsan ben kendimi O’na kurban edeceğim.” İsmail’in (a.s.) babasına söyledikleri bunlardı. İbrahim oğlunun kalbindeki bu imanı ve kararlılığı görünce dedi ki, “Pekala İsmail. ALLAH’IN murad ettiği şekilde seni kurban edeceğim. Kurban etmemi buyurduğu dağa çıkalım” Ve birlikte dağa tırmandılar. Sonra şeytan yanlarında beliriverdi. “İbrahim, sen bir insan değil misin? Sen bir baba değil misin? Hiç merhametin yok mu? ALLAH, ALLAH olabilir fakat bu çocuk senin öz evladın. Onu nasıl öldüreceksin? Hiç mi acıman yok? Hangi ALLAH böyle bir şey isteyebilir?” İbrahim bağırdı, “Defol git şeytan! Ve ona bir taş fırlattı. Fakat şeytan geri geldi ve İbrahim ona bir taş daha attı. Sonra üçünü defa geri gelince İbrahim ona tekrar bir taş attı ve “Defol git şeytan!” diye haykırdı. Sonra, ALLAH'IN emrettiği gibi oğlunun üzerine su serpti ve gülümseyen bir yüz ile onu kurban etmeye hazırladı. Birden bire ALLAH’IN emri yankılandı, “Dur İbrahim! Şimdi senin oğlun İsmail’i kabul ettim. Onun yerine kurban etmen için sana bir koç gönderiyorum.” Ve böylece İbrahim oğlu yerine koçu kurban etmiş oldu... |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |