Batı Nil Ensefaliti

Son yıllarda Daha Yaygın Görülen Hastalığın Hikayesi

[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]

Batı Nil Ensefaliti virüsü sarıhumma virüsünü de içine alan flaviviridae ailesindendir. Birçok aracı kullanan virüs gibi yayılım olarak sivrisinekleri kullanır. Culex türü sivrisinekler ve 360’ın üzerinde kuş türü arasında Afrika, Avrasya ve Avustralya’ya kadar yayılım gösterir. Virüs, insanlar ve diğer memelilerde de enfeksiyona yol açsa da ana hedefi kuşlardır. İnsanlarda enfeksiyon çoğunlukla belirtisiz geçirilir. Zaman zaman kısa süreli viral hastalık tablosuna yol açar, nadir olarak da ciddi merkezi sinir sistemini etkilemesi görülebilir. Ülkemizde adı 2008 yılında duyulmaya başlanan virüsün coğrafyamızdaki tarihi aslında çok eskiye dayanmaktadır. Dünyada ilk olarak 1940’larda Uganda’nın Batı Nil bölgesinde tespit edilen virüsün daha sonra özellikle Kuzey Afrika ülkelerinde yaygın olduğu görülmüştür. 20. yüzyılın ikici yarısında virüsle ilgili farkındalığın artmasıyla Avrupa ülkelerinde de vakalar kayıtlara geçmeye başlamıştır. Afrika ve Avrupa arasında göç eden kuşlar bu yayılımın temel nedenidir. Türkiye’nin Akdeniz üzerinden olduğu gibi Ortadoğu-Anadolu hattında da bu göç yolları üzerinde olması virüsün ülkemizdeki varlığının eskiye dayandığının kanıtı olarak görülebilir. Son on yılda Batı Nil Ensefalitinin etkisini arttırmasında iki önemli dönüm noktasından bahsetmek mümkündür. Bunlardan ilki, virüsün 1990’ların başında Kuzey Afrika’da geçirdiği değişimdir. Ortaya çıkan yeni virüsün kuşlarda daha kolay yayılabildiği ve sinir sistemi dokusuna ilgisinin arttığı tespit edilmiştir. Bu da daha fazla klinik hastalık ve ölüm anlamına gelmektedir. Diğer dönüm noktası ise yeni virüsün erken dönemde Afrika, Ortadoğu ve Avrupa’da beklenen yayılmasını 1999’da şaşırtıcı bir gelişmeyle Amerika kıtasına atlayarak devam ettirmesi olmuştur. Amerika’da ciddi kafa karışıklığı yapan bu gelişme günümüz dünyasının mikroplar ve hastalıklar için de küçüldüğünün en güzel kanıtlarından biridir.