|
Genel Sağlık kategorisinde açılmış olan Kader; tekrarlara, çeşitlemelere, simetriye düşkündür konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
01.12.2013, 12:05 | #1 (permalink) |
| Kader; tekrarlara, çeşitlemelere, simetriye düşkündür Kader; tekrarlara, çeşitlemelere, simetriye düşkündür ''Kader; tekrarlara, çeşitlemelere, simetriye düşkündür.'' BORGES Bu cümle, bir filmden aklımda kalan... Temmuz'da filminden olabilir. Arayışın aslında içsel bir yolculuktan ibaret olduğunun altı defalarca çizilmişti, kader dediğimiz olgunun da tamamen bizim tarafımızdan yaratıldığını da... Katedilen onca yoldan sonra, bulup bulacağımızın yine kendimizde olduğunu da... Aynı şeyi sıklıkla yaşadığımızda, nedenini kadere yüklemek rahatlatıcıdır. Zihnimiz, neden-sonuç bazında işlemeye koşullandırıldığı için, başka yolları düşünemeyiz bile. Beynimiz, diğer olasılıkları getiren algılamalara da kapanmıştır. Pozitif bilimler için doğru bir çalışma metodu olsa da, yaşamımızdaki herşey için geçerli değildir. Bazı şeyler neden sürekli tekrar eder yaşamınızda? Siz uzaklaşmak istedikçe yakınlaşır, kapatmak istedikçe açılır.... Tekrarlanan durumlara enerjimizin büyük bölümünü odaklarız, genelde farkında olmadan çözüm için değil de, varlığımızı onaylamak ve etraf tarafından da onaylanmak için...Alınması gereken ders henüz alınmamıştır ve düşüncelerin hep aynı yere odaklanmasıyla, istemediğimiz bu durumların benzerlerini daha da büyütülmüş örnekler olarak karşımızda buluruz yeniden...Kader; bizim bilincinde olarak ya da olmayarak odaklandığımız durumların sürekli tekrarlarının oluşturduğu bir yoldur. İstemediğiniz birşeyi yaşadığınızda, durun ve kendinize sorun; ''İstemediğim şeyleri neden yaşamıma çekiyorum? Onlar için neden bir enerji boşluğu yaratıyorum yaşamımda?'' ve sonra şunu söyleyin; ''Yaşamımdaki herşeyin sorumluluğunu alıyorum, bundan sonrası için farklı ve yeni yollar üretme potansiyeline sahibim, her zaman sahiptim, burası benim alanım, aynı senaryo tekrar işlemeye başladığında bunu anımsayacağım ve kendi lehime dönüştüreceğim, yaşamımın kontrolü sadece benim elimdedir, bundan sonraki seçimlerimle gereksindiğim dengeyi kuracağım ve sadece istediğim deneyimleri yaratacağım, oyunu şimdi bozuyorum ve yerine yenisini oluşturuyorum.'' Duygular, öğrenmek için güçlü araçlardır, belli şeylere hizmet ederler, hiçbiri gereksiz değildir. Sürekli mutlu olamayacağınız gibi, sürekli öfke ve kızgınlık içinde de yaşayamazsınız. Bir duygunun yoğun etkisinde kaldığınızda, pozitif ya da negatif- durun ve sadece izleyin, yargılamadan ve baskılamadan...Hatta bir duygu günlüğü de oluşturabilirsiniz. Böylece hangi duygunun etkisi altında içinizde neler oluştuğunu ve bunun nelere sebep olduğunu, dengedeki halinize kavuştuğunuzda, dışarıdan bir gözle izleme şansınız olur. Mesela sizi çok öfkelendiren bir durumda aklınıza neler geliyor, bu durum bağlantılı olarak başka hangi olayları ve kişileri çağrıştırıyor? Bedeniniz nasıl tepki veriyor? Çağrışım yapan belli renk ve kokular var mı? Bunları yazdığınızda ama dürüstçe, ileride gelişebilecek benzeri durumlar için bir rehberiniz olacak. Bir duygu beraberinde hep aynı anıları çağrıştırıyorsa, çözülmesi ve yüzleşmeniz gereken durum belki orada sizi bekliyordur. Kader, dışımızda değildir. Ve aslında yaşadığımız hiçbir şey dışımızda değil...Sizin için doğru olanı yine siz bilirsiniz, bunu hiç kimse sizin yerinize yapamaz... Gücünüzü başkalarına teslim etmeyin...Ne kavramlara, ne durumlara, ne sistemlere, ne de insanlara...
__________________ |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |