|
Hayvanlar Alemi kategorisinde açılmış olan Böcekler konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
26.04.2014, 11:08 | #1 (permalink) |
| Böcekler Böcekler [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] Böcekler, eklem bacaklılar (Arthropoda) şubesinin sınıfı ve tür ve takson bakımından en kalabalık hayvan grubudur. 1 milyondan fazla olan tür sayılarıyla dünyadaki en fazla türe sahip canlılardır. Dünyanın hemen hemen her yerinde bulunurlar ve bazen çok yoğun popülasyonlarda görülebilirler.[1][2]. Her yıl birkaç bin tür buna eklenmektedir. Toplam tür sayısının 2.000.000 olduğu kabul edilmektedir. Tür, cins, familya gibi taksonomik kategoriler bakımından 6-10 milyon[1][3][4] sayıya ulaşırlar ve Dünyadaki hayvanların %90 kadarını oluştururlar[5]. Türce en zengin böcek familyası cepkenli böcekgiller (Staphylinidae) familyasıdır. 2010 verilerine göre 56.768 türle canlılar (bitki ve hayvanlar) arasında en çok tür barındıran familyadır. İkinci en büyük böcek grubu hortumlu böcekgiller (Curculionidae) familyasıdır. İnsanlar tarafından evcilleştirilen bal arısı ve ipek böceği gibi türleri bulunduğu gibi, bazı türleri de dünyanın çeşitli yerlerinde özellikle de Meksika'da doğrudan besin olarak da kullanılırlar. Adlandırma[değiştir | kaynağı değiştir] Böcek adının Türkçede Insecta üyeleri için yoğun olarak kullanılması türlerinin çokluğu yüzündendir. Türkçenin tarihi gelişimi içinde böcek adı, Insecta dışındaki eklem bacaklıları da kapsayacak kadar geniştir. Bu kullanımı halk dilinde hâlâ görmemiz mümkündür. Insecta dışındaki eklem bacaklıları hatta diğer omurgasızları terim dışı olarak "böcek" adıyla anmak o kadar da yanlış sayılmamalı. Bu, adlandırmalarda kendini belli eder: kabuklulardan tespih böceği, örümceğimsilerden uyuz böceği, karından bacaklılardan sümüklü böcek gibi. Takımın Latince bilim adı Insecta kelimesi Yunanca ἔντομον [éntomon] «parçalar halinde doğramak» kelimesinin 1600'lü yıllarda Latinceye insectum biçimindeki çevrilmesinden gelir. Yunanca kelime bugün böcek bilimi ya da böcekbilim de denilen entomoloji adında kalmıştır. Genel tanımlama[değiştir | kaynağı değiştir] Kural olarak karasal hayvanlar olmakla beraber, derin denizlerin dibi dışında tüm biyotoplara uyum yapmış birçok türe sahiptir. Kutuplardan okyanuslara kadar hemen her ekosistemde ayakta kalmayı başarabilmiş canlılardır. Canlılar aleminin belki de en kalabalık sınıfıdır. Bu sınıfta 32 takım yer almaktadır. Dış iskelet bulunur. Büyüme esnasında dış iskeletin neden olduğu kısıtlama, deri değişimi ile telafi edilir. Vücutlarında sadece çizgili kas bulunur,bu yüzden çok hızlı hareket ederler. Solunum trake sistemiyledir. Açık dolaşım sistemi görülür. Vücutta dolaşan solunum sıvısı "hemolenf" adını alır ve çoğunlukla renksiz, bazen de soluk yeşil-sarı renktedir. Vücutları bez bakımından zengindir. Çekici veya itici koku, mum, zehir, ipek, yağ, tükürük, antikoagülan madde gibi birçok maddeyi salgılamak üzere özelleşmiş çok sayıda bez taşırlar. Duyu organları ve sinir sistemleri iyi gelişmiştir. Birçok grupta, özel görevleri olan duyu organlarına rastlanır (yeri geldikçe açıklanacaktır). Avlanmak veya avcılarından korunmak için son derece başarılı uyumlar kazanmışlardır. Renklenmeleri büyük çeşitlilik gösterir. Bazılarında ışık çıkarma özelliği görülür. Kural olarak yumurta ile çoğalırlar ve gelişmelerinde çoğunlukla bir metamorfoz görülür. Bazı gruplarda koloni hâlinde sosyal yaşam örnekleri görülür. Yaşam ve beslenme şekillerine göre, ağız parçaları, anten ve bacak yapıları farklılık gösterir. Morfoloji ve Fizyoloji[değiştir | kaynağı değiştir] Böcek anatomisi ♀ A – Baş (Caput) B – Göğüs (Thorax) C – Karın (Abdomen) 1. Duyarga (Antennae) 2. Yan Nokta gözler (Ocelli) 3. Dorsal Nokta gözler (Ocelli) 4. Birleşik gözler (Oculi Compositi) 5. Beyin (Cerebral Ganglia) 6. Ön Göğüs (Prothorax) 7. Sırt kan damarı (Arteria) 8. Trake (Trachea) 9. (Mesothorax) 10. (Metathorax) 11. Üst kanat 12. Alt kanat 13. Mide 14. Kalp 15. Yumurtalık 16. Göden (Rectum) 17. Anüs 18. ****** 19. (Abdominal Ganglia) 20. Malpighi tüpleri 21. Tarsomer 22. (Pretarsus) 23. Ayak (Tarsus) 24. Baldır (Tibia) 25. Uyluk (Femur) 26. Uyluk bileziği (Trochanter) 27. Kursak 28. (Thoracic Ganglion) 29. Kalça (Coxa) 30. Tükürük bezi 31. (Subesophageal Ganglion) 32. Ağız parçaları Vücut örtüsü[değiştir | kaynağı değiştir] Vücut örtüsü (integument): Embriyonik olarak iki tabakaya ayrılır. Üstte ektoderm kökenli epidermis ve kaide zarı; altta peritondan meydana gelmiş, hücreli ince bağdoku yapısında ve kasların üzerine yığılmış olarak duran kutis bulıunur. Vücut örtüsü dıştan içe doğru şu katmanlara ayrılır: Kutikula: Ektoderm kökenlidir ve epidermis tarafından salgılanır. İçerisine birçok organik ve inorganik birleşiğin katılmasıyla, çoğunlukla, sert bir yapı kazanır. İki çeşidi vardır: sert ve bükülmez olanları sklerit, daha yumuşak ve esnek olanları da zar (= membran) olarak adlandırılır. Kutikula, olağanüstü dayanıklı ve korunaklıdır. Suyu geçirmez. kutikulayı oluşturan maddelerin miktarı türe ve yaşa göre değişir. Örnek olarak Amerikan hamam böceğinde (Periplaneta americana) %37 su, %44 protein, %15 kitin ve %4 yağ içerir. Kutikula, 2 ( ya da 3) alt tabakadan oluşur. Epikutikula: Vücut örtüsünün en üstteki tabakası olup kitinsizdir. 4 alt tabakaya ayrılır: sert tabaka, kutikulin tabakası, mum tabakası, dolgu tabaka. Prokutikula: En tanınmış temel birleşiği kitindir. 3 alt tabakaya ayrılır: ekzokutikula, mezokutikula, endokutikula. Subkutikula: Mukopolisakkaritlerden oluşmuş, granüler yapıda ve kitinsizdir. Epidermis ya da hipodermis, üst deri: Tektir ve alt tabakalara ayrılmaz. Yapı ve işlev bakımından birbirinden farklılaşmış bir takım hücreler bulunur: 1. örtü hücreleri; 2. salgı hücreleri (: kutikula oluşturan bezler; mum bezleri; lak bezleri; tükürük bezleri; yağ bezleri; zehir bezleri; yakıcı bezler; koku bezleri; ipek bezleri; feromon bezleri); 3. kıl hücreleri; 4. duyu hücreleri; 5. önositler. Kaide zarı (lamina basalis): Çok ince (0.2-0.5 µm) ve deliksiz yapıdadır. Vücut boşluğu: Hemositler, kaslar, sinirler (kutikulaya da uzanır) ve bağdoku tabakası bulunur. Baş bölgesi[değiştir | kaynağı değiştir] Baş (caput): Embriyonik olarak kaç segmentten yapıldığı tartışmalıdır. Başta bulunan segmentlerin her biri ayrı bir üye taşımadığından, ayrıca segmental gangliyonlardan bazıları da birbiriyle kaynaştığından dolayı, köken olarak segment sayısı kesin olarak söylenemiyor. 5 (en fazla 6) segmentten oluştuğu varsayılmaktadır: 1. preantennar : Embriyonik evrede görülür. 2. antennar : Duyargalar bu segmentteki gangliyona bağlıdır. 3. intercalar ; 4. mandibular ; 5. maksillar : Baştaki iç organları içine alan sert bir kapsül şeklinde birbiriyle kaynaşmıştır. Bağlantı yerlerine stur denir. Sturlar arasındaki alanlar alın (frons), tepe (vertex) ve yanaktır (genae). 6. labial Duyargalar (antennae) : Kamçı şeklinde bulunan duyargalar içtençenelilerdeki gibi gerçek segmentli değildir. 3 bölümden oluşur. Kaide (scapus), ara bileziği (pedicellus) ve kamçı (flagellum). Böceklere özgü duyu organı olan Johnston organı, pedicellus bölümünde bulunur. Gümüşçün (Lepisma saccharina) teke böceğinin dikkat çekici duyargaları Gözler: Optik sistemlerine göre 2 çeşit göz tanımlanır: Nokta gözler ya da basit gözler (ocellus (sg) / ocelli (pl)): Tek optik aygıta sahip, çok defa birçok duyu hücresinden oluşmuş, bir ya da birçok rhabdomlu retina meydana getiren gözlerdir. Görevleri konusunda kesin bir bilgi yoktur. Bütün böceklerde aynı oldukları da tartışmalıdır. Birleşik gözlere etki eden uyarıların meydana getirdiği etkileri kuvvetlendirdikleri varsayılmaktadır. İki çeşidi vardır: Yan nokta gözler: Holometabol böcek larvalarında başın yan taraflarındaki nokta gözlerdir. Dorsal nokta gözler ya da tepe gözler: Nokta gözlerin ana tipidir ve ergin evrede oluşurlar. Bunlar alındave başın tepe çizgisinde olmak üzere 3 tanedir. Tabanus bovinus sineğinde birleşik gözler Birleşik gözler ya da petek gözler (oculi compositi): Çok sayıda bir çeşit nokta göz olan ommatidiumdan oluşmuştur. Her bir ommatitium kendi özel optik sistemine sahiptir. Ommatidiumların sayısı değişkenlik gösterrir. Kara sinekte (Musca domestica) 4000, dişi ateş böceğinde (Lampyris noctiluca) 300, mayıs böceğinde (Melolontha melolontha) 5100, Dytiscuslarda 9000, bazı Kızböceklerinde (Odonata) 10000-28000 kadardır. Büyüklükleri bir birleşik gözde aynı değildir. renk görme: Böcekler 300-650 nm lik dalga boylarındaki ışınları algılarlar. Örnek olarak, Bal arısı (Apis mellifera) bu bant aralığında sarı, mavi-yeşil, mavi ve morötesi ışınları algılamalarına karşın, kelebeklerin aksine, kırmızıyı algılayamazlar. Ancak kırmızı çiçeklere, bu çiçekler mor ışınları yansıttığı zaman giderler. Güneş ışınlarındaki morötesi ışınları absorbe eden beyaz çiçekleri, morötesi ışının komplementeri olan mavimsi-yeşil; vişneçürüğü çiçekleri ise mavi olarak görürler. Bazı böceklerin (örn. Carausius morosus ve bazı kın kantlılar) renk görme yeteneği yoktur. Ağız parçaları. A: çiğneyici, B: yalayıcı-emici, C: emici, D: sokucu-emici. lr (kırmızı): üst dudak md (yeşil): üst çene mx (sarı): alt çene lb (mavi): alt dudak hp (D, uzun kırmızı): hypopharynx. Ağız parçaları : Gerçek ağız üyeleri üst dudak (labrum), üst çene (mandibul), alt çene (maxilla) ve alt dudak (labium)tan oluşur. Konumuna göre: düşey yönelmiş ağız (orthognath): Ağız üyeleri vücut eksenine dik durur; ağız aşağıya doğru yöneliktir. eğik yönelmiş ağız (prognath): Ağız üyeleri öne doğru yöneliktir; ağız ön-aşağıya doğru eğilmiştir. öne yönelmiş ağız (hypognath): Ağız üyeleri ve ağzın kendisi öne doğru yönelmiştir. İşlev bakımından: çiğneyici ağız tipi (orthopteroid): Genelde çekirgelerde görülür. Temel ağız tipi olup diğerlerinin bundan geliştiği varsayılır. yalayıcı-emici ağız tipi emici ağız tipi sokucu-emici ağız tipi altı iğneli: Culicidae (sivri sinek) ve Tabanidae (at sineği) familyalarından çift kanatlılarda görülür. dört iğneli: tahtakurusu ile pirelerde görülür. iki iğneli: kara sinekte (Musca domestica) görülür. Boyun (cervix): Başa derimsi bir zarla yapışmıştır. Başla göğüs arasında sınırları belirsiz zarımsı bölgedir. Boynun ön kısmı başın son segmentine, arka kısmı ise göğsün ilk segmentine aittir. Göğüs bölgesi[değiştir | kaynağı değiştir] Göğüs (thorax): Baş ile karın arasında bulunur. Yapıları birbirinden farklı olan üç segmentten oluşur: 1. prothorax; 2. mesothorax; 3. metathorax. Son iki segmente birlikte pterothorax denir ve kanatlar buraya bağlanır. Yönlerine göre 1. sternum (göğsün karın tarafı); 2. pleurum/pleura (göğsün yan tarafları); 3. tergum/tergi (göğsün sırt kısmı) adlarını alır. Böcek bacağı 1: kalça; 2: uyluk bileziği; 3: uyluk; 4: baldır; 5: ayak; 6: pençe. sinek Bacaklar (arthropodium): Her göğüs segmentinde bir çift olmak üzere toplam 3 çift bacak bulunur. Köken olarak, vücut yan duvarlarının segmentsiz uzantılarından meydana gelmiştir. Daha doğrusu halkalı solucanların (Annelida) parapodiumlarından türemiş, yere daha iyi dayanabilmek için zamanla karın tarafına doğru kaymışlardır (< A. Demirsoy, Yaşamın Temel Kuralları, sa:46). Bacak segmentleri birbirlerine ya esnek bir zarla ya da birbirine uyabilen bir eklem oluşumuyla bağlanırlar. Bacağın vücuda bağlandığı yere kalça (coxa) denir. Daha sonra sırasıyla uyluk bileziği (trochanter), uyluk (femur), baldır (tibia) ve ayak (tarsus) kısımları gelir. En uçta çift tırnaktan oluşan pençe (ungues) yer alır. Tırnaklar arasında, çoğunluk derimsi yapıda, bazen sırt tarafı kitinleşmiş arolium denen bir balon vardır. Dinlenme sırasında simetrik olarak ön bacaklar öne, orta ve arka bacaklar geriye uzanacak şekilde durur. Böcekler bacak-ayak uçlarında yürürler. Bitler ise pençeye dayanarak yürürler. Bacak tipleri: yürüyücü bacak: En ilkel ve temel bacak tipidir. Örneği hamam böceğidir. sıçrayıcı bacak: Çok kuvvetli kaslarla donatılmış bir femur ve oldukça kuvvetli bir tibia bulunur. Örneği çekirge ve pirelerdir. çengelli tutunucu bacak: Ucunda tutunmak için bir kanca bulunan küt ve tek segmentli tarsus taşır. Örneği bitlerdir. toplayıcı bacak: Bacağın tibiası genişleyerek polenleri toplayabilmek için, dış kısmında, uzun kıllarla çevrilmiş bir polen sepetçiği ve bununla ilişkin olarak aynı yerde boyuna bir çöküntü oluşur. Örneği işçi arılardır. temizleyici bacak: Duyargaları toz ve polenlerden temizleyebilmek için, ön bacakta tibia, belirgin olarak femurdan daha küçüktür ve ön uç kenarı fibula denen hareketsiz bir çıkıntı taşır. Örneği arılardır. yüzücü bacak: Tibia ve özellikle segmentsiz tarsus, eğilmez bir plaka şeklinde gelişerek kürek gibi kullanılır. Örneği Notonecta 'dır. yakalayıcı bacak: Coxa, çok fazla uzayarak, öne doğru yöneltildiğinde ön bacağın başın çok ötesine uzanması sağlanmıştır. Femurun ön kenarı ise birçok dişçikle bir testere gibi tırtıklanmıştır. Femurun karşısına gelen tibia, bir çakının kapanması gibi, femur üzerine çok hızlı bir şeklide kapanır ve böylece av sımsıkı yakalanmış, çok defa da kısmen parçalanmış olru. Örneği peygamberdevesidir. kazıcı bacak: Öne doğru yönelmiş bacaklar, bir kulaç atar gibi, yanlardan döndürülerek arkaya doğru itilir. Genişlemiş olan tibia bir kürek gibi hizmet görür. Örneği danaburnudur. yapışıcı bacak: Kavuşma sırasında dişiyi yakalayabilmek için bir yapışma organı gelişmiştir. Örneği Dytiscus 'tur.
__________________ Kadının gücünü Hafife Alma. Her Yol Sana Çıkar Galatasaray ! |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |