Sevinç ve memnuniyet duyun



Tanrı dedi ki:
İstediğinizi elde etmenin yolu sahip olduğunuzu takdir etmektir. Eğer daha geniş maddi imkanlar istiyorsanız şu anda elinizde bulunan maddi imkanlar için müteşekkir olun. Hayatınızda daha yoğun, daha büyük bir sevgi istiyorsanız şu anda hayatınızda olan sevgiye değer verin. Eğer daha sağlıklı olmak istiyorsanız şu anda sahip olduğunuz sağlığı pekiştirin, onu güçlendirip destekleyin. Bolluğun, bereketin yolu sahip olduğunuz bolluğu kabul etmek, onaylamaktır. Müteşekkir olun artık. Burası aşikar değil mi? Eğer daha büyük mucizeler istiyorsanız şu anda yaşadığınız, sahip olduğunuz küçük mucizeler için müteşekkir olun.
Sahip olmadığınız şeyleri düşündüğünüzde mahrumiyeti, yoksunluğu desteklemiş olursunuz. Çünkü isteklerinizi, henüz sahip olmadığınız şeylere karşı beslediğiniz bir umutsuzluk ve çaresizlik duygusuyla düşünüyor olabilirsiniz.
Dilekleriniz, ne kadar çok şeyi kaçırmakta olduğunuza dair bir feryat olabilir. Arzu etmek, istemek iyidir. Hoşunuza giden her şeyi isteyin, istediğiniz kadar arzu edin. İstediğiniz şeyleri imgeleyin ve neredeyseniz, oradan başlayın. Bir çukurun dibinde değilsiniz ki? Eğer böyle olduğunuzu düşünüyorsanız da bu hisleriniz yükseğe çıkmanıza, yükselmenize nasıl yardım edebilirler sizce?
Eğer eski, döküntü bir arabanız varsa bu araba ayağınızı yerden kestiği için memnuniyet duyun. Altınızda bir araba vardır. Kızınca tekmeleyeceğiniz lastikleriniz vardır. Sahip olduğunuz şeylerden dolayı mutlu olun, memnuniyet duyun. Sahip olmadığınız şeylere vurgu yapmayın artık.
Eğer arabanız yoksa yakaladığınız o otobüsler için mutlu olun, gideceğiniz yerler ve yürüyecek ayaklarınız olduğu için mutlu olun, memnuniyet duyun. Eğer evde kalmak zorundaysanız da evde kalmaktan dolayı mutlu olun.
Diyelim bir şekerci dükkanının vitrininden bakıyor ve o biri birinden lezzetli şekerleri, lokumları görüyorsunuz, onları istiyorsunuz, şöyle düşünmezsiniz her halde değil mi? “Ayy, hayatım boyunca yediğim o berbat şekerler. Hiç de güzel değildi bunlar. Gerçekten güzel olan, lezzetli olan şekerlerin tadından hep de mahrum kaldım ben. Sadece vitrinden bakmama izin verildi, onları tatmama değil. Hep nedime oldum da bir türlü gelin olamadım, vah bana.” Hayır, arzu etiğiniz şeyi arzu edin, isteyin ve istemekten de mutlu olun.
Evet Canlarım, sahip olmadığınız, yoksun kaldığınız şeylerin onaylamasını, olumlamasını yapmaya devam ettiğiniz takdirde daha fazla yoksunluktan başka neye sahip olabilirsiniz? “Tüh ya. Bende bu yok, şu yok. Sahip olamam da. Bunlar bende olmayacak,” diyorsunuz siz. Kainata yaptığınız yayın, verdiğiniz mesaj belki de budur. Düşünün.
Şu anda sahip olduğunuz şeylere şükrederek başlayın. Bu işe yarar. Bu sizin yararınıza olacak şekilde etki gösterir. Gerçekleşmemiş yüz binlerce dileğin listesini tutmaktan çok daha fazla işe yarar. Arzu ettiğiniz her şeye layıksınız. Burada arzularınızı kendinize nasıl çekeceğinizi, onları nasıl gerçekleştireceğinizi anlatıyorum.
Düşüncelerinize ve onları nasıl dile getirdiğinize dikkat edin. Düşünme biçiminiz ve düşünceleriniz kendinize neyi çekeceğinizi gösterir, gelecek olana işaret ederler. Sahip olmadığınız, yoksun kaldığınız şeylerin fazlasını yaratıyor olabilirsiniz. Bir şeyleri tersine çevirin. Feryat edip yakınmayın artık.
Bahçenizde daha çok çiçek olsun istiyorsanız sahip olduklarınızı takdir edin ki iyice çiçeklensin onlar.
Kendisine iyilik yapılmasını bekleyen biçare, kimsesiz bir çocuk değilsiniz. İyilikler zaten gelmiştir size. Hali hazırda sahip olduklarınızı belki de bir kenara iteliyor, onları hakir görüyorsunuz; o halde neden daha fazla iyilik güzellik size doğru yola koyulsun ki? Sahip olduklarınıza değer verin, böylelikle size de daha çok değer katılacaktır. Arzu ettiklerinizden, istediklerinizden de fazlası doğal olarak, mutlulukla size doğru akacaktır. Arzu ettiklerinizden, istediklerinizden fazlası borsalarda yaşandığı gibi tarafınıza geçmek için feryat ediyor olacaktır; çünkü sizin zaten harika bir yatırım olduğunuz ayan beyan ortadadır.
Önce siz gülümsediğinizde gittikçe daha fazla gülümsemeyle karşılaşırsınız. Surat asıp kaş çattığınızda ise böylesi ifadeler de gittikçe daha çok çıkar karşınıza. Önce siz sevdiğinizde, önce siz sevgi beslediğinizde gittikçe daha çok, daha çok sevgi çıkar karşınıza. Takdir ettiğinizde, şükran duyduğunuzda takdir etmeye, şükran duymaya yönelik hep daha çok sebebiniz olur.
Bu kadar basit; sirke yerine bal kullanarak kovanınıza daha çok arı çekersiniz, değil mi?
Çeviren: Engin Zeyno Vural