Siz Geminizin Güçlü Kaptanısınız



Tanrı Dedi ki:

Size baş düşmanınızın kim olduğunu söyleyeceğim. Sizi kimin yücelteceğini, kimin iyileştireceğini söyleyeceğim. Sizi kimin sıkıntıya sokacağını söyleyeceğim. Sevgililer, o Sizsiniz. Bu yeryüzündeki yaşamın bir parçasıdır.

Kendini inkar eden sizsiniz. Başka birini ya da başka şeyleri sorumlu tutarak kendi sorumluluklarınızı inkar edebilirsiniz. Sorumluluklarınızı omuzlarınızdaki bir şalı çıkarıp atar gibi üzerinizden atabilirsiniz. Ne kadar uygun, ne kadar pratik değil mi. Yanlış korkular içinde ne olursa olsun asla sorumluluk hissetmezsiniz. Eğer sorumlu olsanız kendinizi bu sorumluluğu taşıyamayacak, ona katlanamayacak derecede savunmasız görüyorsunuz. Sevgililer, her biriniz sorumlusunuz. Bunu kabul edin.

Ne büyük bir kabahattir sorumlu olmak? Sorumlu olmak sizin gücünüzdür, zayıflığınız değil. Siz bu sorumluluğu kabul edene kadar, rüzgar sizi bir yaprak gibi sağa sola savuracak ve bahtsız olacaksınız. Sorumluluğunuzu almak sizin hayrınızadır. Bu sizi güçlü yapacaktır. Bu sizi daha kalıcı bir varlık yapacaktır, gelip geçici bir yolcu değil. Haklarınız ve imtiyazlarınız vardır. Yeryüzünde davranışlarınız ve tepkileriniz için sorumluluk hissetmeniz sizin için daha iyi olacaktır.

Kendi geminizi kullanmanız kaçınılmazdır. Dik durun ve hayatınızın sorumluluğunu alın. Gelişiminiz için ana anahtarınız budur. Dümende oturan sorumlu kişi sizsiniz. Zavallı ve bahtsız değilsiniz. Siz, geminin azametli, güçlü kaptanısınız. Aldatılmış değilsiniz. Siz, kendi yolunu çizensiniz.

Sizin hayatı ele alış tarzınız Dünyadaki tüm farklılıkları oluşturur. Kendinize karşı sorumlusunuz. Siz zayıf değil güçlüsünüz. Sorumluluğunuzu aldığınızda kazançlı çıkarsınız. Varlığınızı başkalarına kapatmak için asli sorumluluklarınızdan vazgeçmeyin. Tanrı Aşkına, neden hayatınızın sorumluluğunu almıyorsunuz ve yolunuza bu şekilde devam etmiyorsunuz?

Sorumluluk bir kusur, bir kabahat değildir. Kabahat, suçlanabilir bir davranıştır. Sorumluluk ise bir erdemdir, bir fazilettir.

Kendinizi kandırmayın. Kurban değil, öncü olun. Elbette ki, kurban olmayı seçebilir ve sorumluluklarınızı al
mak istemeyebilirsiniz. Bu size kendi gözünüzde bir statü sağlayabilir, ama neden bunu yapasınız? Kendi hayatınız için sorumluluk almak sizi daha üst seviyelere taşıyacaktır.
Bir fırtına sizi alsa ve bir ağacın tepesine fırlatsa, bu durumda yapacaklarınız için kim olacaktır? Etrafınıza bakınmayın. Bu durumda yaptıklarınızdan siz sorumlusunuz. Karar verici sizsiniz. Biri sizi kurtaracak olsa, bu iyi ve güzel bir şeydir. Kendi kendinize aşağıya inecek bir yol bulsanız, bu da iyi ve güzel bir şeydir. Her iki durumda da, kurtarılmayı bekleseniz de , kendi kendinize bir yol bulup aşağıya inseniz de sorumluluğu alan sizsiniz. Umutsuzluğa kapılmayın. Kendiniz için en iyi kararı verirsiniz. Sizi kurtarmak için gelmeyen helikopter sorumlu değildir. İçinde bulunduğunuz şartların gereğini yapmanız gerektiğinde işi fazla uzatmayın kısa kesin. Hayatınızın en iyi atışını yapın.

Evet, helikopterin gelip sizi kurtarmasını beklemek te sorumlu bir karar olabilir, Ama, hala sorumluluğu alan sizsiniz. En iyi çözümün ne olduğunu siz kendiniz seçersiniz.
Aldığınız bir kararın yanlış olduğunu ancak bu kararınıza bağlı olarak olaylar gerçekleştikten sonra görebilirsiniz. Tabi ki siz zamanın ötesini göremezsiniz. Çünkü insani sorumluluk taşıyorsunuz. Bu sizin kusurunuz değildir.

Hiçbir şeyin tesadüf olmadığını söylediğimi duydunuz. Şu anda hata olarak gördüğünüz şeyin doğru karar olmadığını nereden biliyorsunuz? Sonuçlar tüm hikayeyi anlatmaz. Şimdilik, ancak görebildiklerinizi görüyorsunuz. Kendinizi yargılamayın, ve sorumluluk alma konusunda tereddüt etmeyin.
Seçiminiz ne kadar zorlayıcı olursa olsun sizi seçim yapmak zorunda bırakan olayın yanlış bir olay olduğunuzu bilemezsiniz. Eğer tesadüf diye bir şey yoksa, hata da yoktur. Sorumlu olmak kabahatli olmak demek değildir. Suçlu olduğunuz düşüncesini bir kenara bırakın. Sorumluluğunuzu alın ve yolunuza suçluluk duygusuyla devam etmeyin.

Yeryüzünde ve Cennette görülecek çok daha fazlası vardır. Yolculuğunuz boyunca daha her şeyi görmediniz.