Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Teresa
Elleri birbirlerinin avuçlarındaydı. Ocağın ızgarasının altındaki küller alevlerle kızgın bir çöl gibi tutuşmuştu. Angel’in, Tess’in yüzüne düşen, Tess’in alnına dökülen dağınık saçların içine merakla süzülüp altındaki nazik cildi renklendiren bu kızıl parlaklıkta insan, mahşer gününün korkunçluğunu görebilirdi. Tess’in kocaman gölgesi duvarların, tavanın üstüne düşüyordu. Öne doğru eğilince boynundaki mücevherin her parçası, bir kurbağanın gözü gibi göz kırpıyordu; meşum bir şey vardı bu pırıltılarda, böylece Tess alnını Angel’in şakağına dayayarak, çekinmeden mırıldanarak Alec d’Urberville’le tanışmasını ve bunun sonuçlarını anlatmaya başladı.
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.