Order & Chaos serisinin yeni oyunu Order & Chaos: Duels, seriye yeni bir tür ile giriş yapıyor. İlk olarak iPhone’larımızda ve iPad’lerimizde (ve Android destekli cihazlarda) Devasa Online olarak gördüğümüz orijinal Order & Chaos’un ardından, geçtiğimiz aylarda oyunun MOBA türündeki oyunu Heroes of Order & Chaos ile tanışmıştık ve ne yalan söyleyelim ikisi de mobil oyunlar segmentinde oldukça başarılı oyunlardı.




Bugün AppStore’daki yerini alması beklenen yeni O&C oyunu Duels ise bambaşka bir türde yer alıyor: Masaüstü kart oyunu. Order & Chaos: Duels, bir Magic 2013 kadar derinlikte olmasa da, kart oyunu manyağı değilseniz ama güzel bir kart oyunu arıyorsanız sizi büyük ölçüde tatmin edecek bir oyun olmuş.

Türkçe dil desteği de olan Duels, açıkçası benim gibi ortalama bir kart oyunu sevdalısına kendisini sevdirmeyi başardı. Arayüzü görsel olarak oldukça basit ve şık olsa da, okumanız gereken metinler olması oyunu iPhone (5) ekranında biraz çileli yapabiliyor. Tavsiyem, eğer bir iPad’iniz varsa oyunu iPad’de oynamayı tercih etmeniz. Özellikle iPad Mini’de oldukça güzel bir deneyim sunacağından eminiz.



Peki oyun nasıl başlıyor, nerelere gidiyor? Dahası, arkadaşlarımızın ağzını yüzünü kırabiliyor muyuz? Duels, esir tutulduğumuz bir zindandan kaçma maceramızla başlıyor ve amacımız elbette ki esir düştüğümüzde elimizden alınan kartları geri almak. Bu uğurda da çeşitli gardiyanlarla, zindan müdürleriyle falan kıyasıya bir kart dövüşüne giriyoruz.

Dört ırk ve dört farklı sınıftan birini seçip oyuna giriyoruz, bu sınıflar ise Warrior, Monk, Mage ve Ranger. Sınıfların olayı, özel kahraman saldırılarında farklılık göstermeleri ve saldırı güçleri ve HP’lerinin farklılık göstermesi. Onun dışında kahramanımızın sınıfı ve ırkının çok bir önemi olmuyor, zira bütün savaş; minion’larımızın kartları üzerinden yürüyor. Dövüş ekranında yedi kart alanı bulunuyor her oyuncu için, bunlardan en soldaki ana karakterimizin kartı ve elimizdeki beş karttan boost atabiliyoruz ve kendi yeteneklerini kullanabiliyoruz. En sağdaki kart alanı ise “kurban etme” alanı. Elimizdeki beş karttan istediklerimizi o alana koyarak, minion’larımızın saldırı gücü için gereken mana’yı topluyoruz ve o kartlardan feragat ediyoruz. Ortadaki beş alan ise saldırmak için kullandığımız kartlarımızı koyacağımız yer. Düşmanımız da tıpkı bizim gibi alanlara sahip ve ortadaki beş kartın savaşı, karşısındaki karta karşı oluyor. Eğer karşısında bir kart yoksa, saldırılar direkt olarak düşmanın ana karakter kartına yapılıyor, ki zaten asıl amaç da ana karakter kartını yenmek.



Oyunun hikaye modunda öncelikle zindandan kaçıyoruz ve sonra yeni maceralara atılıyoruz, ki tek kişilik senaryo modu tadında bir uzunluğa sahip. Bölümlere ayrılan adada, istediğimiz dövüşleri oynayabiliyor ve tabiri caizse düşmanlarımızı bir güzel ütüyoruz. Üttüğümüz kartlar destemize ekleniyor (ki destemizde 30 kart olabiliyor). Oyunda düşmanlarımızı yendiğimiz zaman deneyim puanları kazanıyoruz ve bu deneyim puanlarıyla seviye atlıyoruz, her mobil oyunda olduğu gibi de seviye atlamak para kazandırıyor. Bu paralar ile oyun içinde yeni kartlar ve iksirler satın alabiliyoruz, iksirler ise bir sonraki dövüşte bize artı puan olarak geri dönüyor. Ancak bu iksirlerin ve kartların fiyatı oyun içi parayla yüksek olduğu için, bunları satın almak isterseniz gerçek parayla satın almanız gerekebilir. Ama oyun kesinlikle Pay-to-Win modeline yoğunlaşmıyor, bu bonusları almadan da gayet başarılı taktiklerle oyunu bitirebilirsiniz.



Tabi tek kişilik mod bir noktada bitecek ve kendinizi çok oyunculu ortamlara atmak isteyeceksiniz. Açıkçası oyun henüz çıkmadan oynadığımız için maç bulmak uzun sürüyordu ama bu durumun oyun çıktıktan sonra düzeleceğini tahmin ediyoruz. Matchmaking sistemini ise başarılı bulduğumu söyleyemem, zira karşınıza oldukça güçlü kişiler gelebiliyor. Yenilseniz de çok koymuyor aslında, multiplayer puanınız düşüyor sadece.

Kısacası kafanızı çok yormayacak ama boş vakitlerinizde zevk verecek bir kart oyunu arıyorsanız, Order & Chaos: Duels’i denemelisiniz.

__________________
Aşk der ki sana: Yolumdaysan başım feda yoluna; ama bil ki senin de başını isterim yoluma. Kahır, kapris gelecekse senden amenna! Ama ayağına diken batarsa yolumda ah edip vahlanma!...
Aşk bilek gücü değil “YÜREKTİR”! Yüreğin yetmiyorsa düşme yollara!…