Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu
 

Go Back   Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu > Din Ve Maneviyat > İslamiyet > Sahabeler - Evliyalar
Kayıt ol Yardım Kimler Online Bugünki Mesajlar Arama

canlı casino siteleri canlı casino siteleri sagedatasecurity.com casino siteleri takipçi satın al
porno diyarbakır escort bayan antalya escort malatya escort

DEHHÂK BİN MÜZÂHİM

Sahabeler - Evliyalar kategorisinde açılmış olan DEHHÂK BİN MÜZÂHİM konusu , ...


Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 28.01.2013, 13:02   #1 (permalink)
GeCe MaviSi

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Post DEHHÂK BİN MÜZÂHİM

DEHHÂK BİN MÜZÂHİM

Peygamber efendimizin mübârek arkadaşlarının huzurlarında yetişen velîlerden ve meşhûr tefsîr âlimi. Künyesi Ebü'l-Kâsım ve Ebû Muhammed'dir. Gülerdi, güldüğü zaman dişleri görünürdü. Bunun için gülen anlamına gelen Dehhâk denildi. Aslen Kûfeli olup, sonra Belh'de yerleşti. 720 (H.102) senesinde Belh'de vefât etti.

Dehhâk bin Müzâhim, Eshâb-ı kirâmdan Abdullah ibni Abbâs hazretlerinin sohbetlerinde yetişti. Ondan tefsîr, hadîs gibi birçok ilimleri öğrendi. Çok hadîs-i şerîf rivâyet etti. Hadîs ilminde sika, güvenilir idi. Ayrıca birçok Eshâb-ı kirâmdan hadîs-i şerîf dinledi. Kendisinden de birçok âlim hadîs-i şerîf nakletti.

İlim tahsîlini tamamladıktan sonra Belh'e yerleşen Dehhâk bin Müzâhim, orada ücretsiz ilim öğretir, Kur'ân-ı kerîm okuturdu. Mektebinde üç bin erkek ve yedi yüz kız çocuk bulunduğu bildirilmektedir.

Dehhâk bin Müzâhim, bir Cumâ gecesi mescide gitmek üzere evden çıktı. Mescide vardığında bir gencin secdede ağladığını gördü. O genç secdede bir şeyler söylüyordu. Dinlemek için yanına yaklaştı. Allahü teâlâya şöyle niyaz ediyordu:

"Ey Celâl sâhibi olanAllah'ım! Sana güveniyorum. Maksadı sen olan kimseye ne mutlu. Ne mutlu o kimseye ki, senden korkar. Sıkıntısını derdini sana arz eder. O, senin sevginle dertlenmiştir. Hava kararıp, yalnız kaldığında, sana yalvarıp, yakarır ve sen onun dileklerini duâsını kabûl edersin.

"Ey Celâl sâhibi olan Allah'ım! Sana güveniyorum." diye ağlayarak tekrarladıkça, Dehhâk bin Müzâhim de ağlamaya başladı. O sırada şöyle bir ses duyuldu: "Lebbeyk ey kulum! Sen benim himâyemdesin. Bütün dediklerini işittim. Senin sesine melekler âşıktır. Bütün günahlarını affettim." Daha sonra Dehhâk bin Müzâhim, ona selâm vererek; "Allahü teâlâ seni ve geceni mübârek eylesin. Sen kimsin?" dedi. "Râşid bin Süleymân'ım." deyince onunla karşılaşmayı çok istediğini hatırladı. Ona; "Bizimle berâber olmanız mümkün mü?" diye sorunca; "Çok zor. Âlemlerin Rabbine yakın olmak, O'na yalvarmak lezzeti varken, mahluklarla berâber olunur, onlarla yakınlık kurulur mu?" dedi ve gözden kayboldu. Nereye gittiğini anlayamayan Dehhâk bin Müzâhim, Allahü teâlâya ölmeden önce onunla tekrar buluşmayı nasîb etmesi için yalvardı. Aradan uzun bir zaman geçtikten sonra Dehhâk bin Müzâhim hac farîzasını yerine getirmek için Mekke'ye gitti. Kâbe'nin gölgesinde Râşid bin Süleymân oturmuş, huzûrunda Kur'ân-ı kerîmden En'âm sûresini okuyan bir grup gördü. O zât kalkıp, Dehhâk bin Müzâhim'le kucaklaştı ve müsâfehâ etti; "Allahü teâlâdan ölmeden önce bizi bir daha birbirimize kavuşturmasını istememiş miydin?" dedi. Dehhâk bin Müzâhim; "Evet." dedikten sonra mescidde bulundukları gece gördüklerini anlatmasını isteyince, onu bir hal kapladı ve kendinden geçti. Kendine gelince vedalaşıp; "Ey Kardeşim! Allahü teâlâ bizi Cennet'te berâber eylesin. Orada ayrılık, yorgunluk ve hüzün yoktur." dedikten sonra kayboldu. Dehhâk bin Müzâhim o zâtı bir daha göremedi.

Dehhâk bin Müzâhim aynı zamanda büyük tefsîr âlimlerindendir. Tefsîr-i Kur'ân adlı bir eseri vardır. "Kur'ân'ı açık açık, tâne tâne tertil ile oku!" meâlindeki Müzzemmil sûresi dördüncü âyet-i kerîmesini tefsîr ederken; "Onu harf harf, ağır ağır kırâat et, her harfini kendisinden sonra gelen harften temyiz et." diye buyurdu. Âyetlerin mânâlarını iyice anlayabilmek için tekrar tekrar okurdu.

"...Bize bunun tâbirini haber ver! Çünkü biz seni muhsinlerden görüyoruz." meâlindeki Yûsuf sûresi otuz altıncı âyet-i kerîmesi hakkında şöyle buyurmaktadır: "Yûsuf aleyhisselâmın ihsânı; hapishânede her hasta olana hizmet ve yardım etmesi, her muhtaç olanın elinden tutması idi. Kendisine bir dilenci geldiği zaman kapı kapı dolaşır onun ihtiyâcının giderilmesine yardımcı olurdu."

Akşam olunca ağlardı. Niçin ağladığı sorulduğunda; "Bugünkü amellerim iyi mi, yoksa kötü mü yazıldı bilmiyorum da onun için ağlıyorum." cevâbını verirdi.

Dehhâk bin Müzâhim buyururdu ki:

"Bir kimse şaraba devâm ettiği halde ölürse, kıyâmet günü, sarhoş olarak haşredilir."

"Ben âhiret âlimlerine yetiştim. Onlar birbirlerinden ancak takvâ ve verâ, haram ve şüphelileri ve onlardan sakınmayı öğrenirlerdi. Şimdiki âlimler ise, kelâm mücâdelelerini öğrenmekle meşgûl oluyorlar."

1) Mîzân-ül-İ'tidâl; c.1, s.471
2) Tehzîb-üt-Tehzîb; c.4, s.453
3) El-A'lâm; c.3, s.215
4) Miftâh-üs-Seâde; c.2, s.14, 67, 68, 74, 75, c.3, s.217, 376, 590
5) Ravd-ur-Reyyâhin; s.83
6) Sıfat-üs-Safve; c.4, s.133
7) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c.2, s.153

__________________
heLen isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz.


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum hakkında Kullanılan sistem hakkında
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır. Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2016, ve Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.
yetişkin sohbet chatkamerali.net

Saat: 00:48