|
Serbest Kürsü kategorisinde açılmış olan Ama benim konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
05.09.2013, 16:01 | #1 (permalink) |
Tecrübeli Üye | Ama benim Ama Benim Uzun parmaklarının arasından dağılan saçlarım dahi onun esiri olmuşken; en güzel hallerimi O görsün istiyordm. En güzel oturuşumu, en güzel sarılışımı, en güzel öpüşümü. Evet doğam gereği yapıyordum ve bilincimi kaybedeli zaten epeyce olmuştu. Rengarenk hayatımda görmek zorunda kaldığım bir renkti O. Hemde fosforlu. Karanlıkta bile kendisini seçtiren içimi titreten bir renkti bu. Alnından aşağıya doğru yavaş yavaş bakıyordum. Çizgilerini izliyordum. Teninin rengini, şakaklarını. Sonra şaşırtıcı olmayan bir biçimde gözlerinde kenetleniyordum. Aslında onun da beni görmesini istercesine gözlerimi ayırmadan bakıyordum. Çünkü ben korkusuzdum. Gözlerine kitlendiğim için beni bırakacak değildi ya. Sonra kirpiklerine bakıyordum. Bir erkeğe ait olamayacak kadar güzel bulduğum kirpikleri bile bende inanılmaz bir tesir bırakıyordu. Kendi kirpiklerimi düşünüyordum aynı anda; ortalama sayılabilecek yoğunlukta olan kirpiklerim kıvrık bile sayılmazdı. Rimelsiz birşeye benzemediğine kanaat getiriyor ve güzelliğime pekte birşey kattığını düşünmüyordum kirpiklerimin. Ona inanılmaz yakışan burnu ile karşı karşıya kalıyordum daha sonra. Öpüşürken yakınlık duyduğum burnu ile. Yani zaten onunla çoktan ahbap olmuştum ve seviyorduk birbirimizi. Hapşurunca kızaran o güzel burnunu öpmemeyi dileyebilecek güçte biri var mıdır diye iç geçiriyordum. Bir başka zamanda dolaşır gibi güldüğünde dolan yanaklarında kayıyordum gözlerimle.Çıkık kemikleriyle gülmek ona ait geliyordu. Öpücüklerimle boğulan yanaklarını ellerimin arasına alarak ona yaklaşmaya bayılıyordum. Dudakları çarpıyordu devamında gözlerime. benimkine benzer dolgun dudakları. Gerçekten bana kaybolmayı öğreten benim olan dudakları. Rengi biraz pembemsi ama solgun değil. Tenine yakışan yumuşacık tonda güzel dudaklarıyla nefes aldığını dahi hissetmek zevk veriyordu bana. Uyurken bıraktığı küçük öpücüğü masalsı geliyordu. Ellerimin arasına hapsetmek istiyordum en küçük kıvrımını. Ancak hafızama kaydediyordum tek şahidi ben olduğum küçük gerçekleri. Çenesi kımıldıyordu bilmediğini ifade ederken. Hafif öne doğru küçük bir kıvrımı bulunan çensei de bir yaz esintisi gibiydi. Oranlarına yine hayran kalıyordum. Ne büyük ne küçük oranlarına. Onu incelerken ellerini tutuyordum, kokusunu içime hapsediyor ve sesini hafızama kazıyordum. Üşüdüğünü hissederek örtüye doğru hareketleniyor, Başını kaldırmasına gerek kalmasın diye ona doğru yaklaşıyordum. Mırıldanıyor ve yine onu özlüyordum. Bütün bünlar 1 dakikadan kısa zaman almıştı ve bana bugün çok yorgun olduğunu söyleyerek iyi geceler diliyordu.
__________________ Teşekkür Etmek için Beğen Butonuna Tıklayınız. |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |