|
Serbest Kürsü kategorisinde açılmış olan Arkadaşını sen seç konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
07.09.2013, 22:10 | #1 (permalink) |
Tecrübeli Üye | Arkadaşını sen seç Arkadaşını Sen Seç Deniz kenarında gün geçmiyor ki yeni biriyle tanışılmasın. Saptanan ortak noktadan hareketle, hararetli bir sohbet başlıyor. Memleket meseleleri dahil o an akla gelen her soruna parmak basılıyor. Bir süre sonra görülüyor ki bayağı bir akraba yakınlaşmasına ulaşılmış. Şen kahkahalarla süslenen muhabbete nokta konuluyor ve sıcağın kendini iyice hissettirdiği öğle saatlerinde evlere doğru yol alınıyor. Eksik kalan şey; onca lakırdıya karşın, tanışılmamıştır. Yani isimler saklı tutulmuştur ve ya söylemeye gerek duyulmamıştır. Ülkenin en sohbetperver şahsiyetlerinden olan bendenizin bu sabah yaşadığı tanışma ilginçti. O yüzden sizinle paylaşmak istedim. Beynim erkek erkek çalıştığından mıdır nedendir bilinmez, fazla girişkenim üzerinize afiyet. Hani derler ya " uçanla kaçan... " tam o hesaptır halim. Yediden yetmiş yaşa kadar tanışmalar yaşamaktan çekinmem. Küçük bir çocukla da yaşlı bir amcayla da herhangi bir konuya dair uzun uzun muhabbet edebilirim. Mütemadiyen gülümseyen suratımın etkileme gücünü arttıran samimi duruşumdan memnunum. Ancak memnun olmadığım bir husus var ki kendime bile itirafa çekinirim. Ben kadınlarla arkadaşlık edemiyorum. Diyelim bir bankta yan yana iki kişi oturuyor, Kadın ve erkek olmaları sebebiyle ayırmam onları. O an sadece bana yakın olan düşüncelere sahip bir erkek ve dantelle yemek tarifi dışında iki lafı bir araya getiremeyecek kadındır onlar. Tercihen direk adamla başlarım muhabbete. Gariptir, bu sabah tersini yaşadım... Kadın yan masada oturuyor, elindeki kitabı okuyordu. Kocasının oltasına takılan irice bir balıkla söz sözü açıyor. Hobileri olan tatlı su balığı avcılığından bahsediyor, kuzeydeki deniz suyu sıcaklığına, ordan tatil anılarına, yollardaki kazalara, kadın sürücülerin yeteneksizliğine....!!!! Hay bin nisa! İşte tepkisel hareketleri tıpatıp ben olan biri. Etkileniyorum. Konuştukça konuşuyorum. Şekillenen, düzeyli bir masa komşuluğu yaşıyoruz. Eşler de bu ikiliye dahil oluyorlar - dinleyici sıfatıyla. Kimsenin bizi bölmeye hakkı yok artık. Dört nala hızla ilerleyen fısıltılara eşlik eden kahkahalar, kahvaltı niyetine besliyor ruhumu. Şaşkınım aslında. Tıpkı bana benzeyen bir kadın çıktı karşıma. İtiraf ediyorum çekinmeden. " Ben hiç böylesi keyif aldığımı hatırlamıyorum" diyorum. Katılıyor bana. Demek ki yalnız değilmişiz diye düşünüp ferahlıyoruz. Biz erkekleri yabancı gibi görmeyenlerdeniz. Öcü niyetine korkutulup sonra da "bişey yapmaz" yalanıyla avutulanlardan değiliz. Epey sonra hitap edeceğim bir ismin olmadığı ayırtına varıyorum. Tanıtıyorum kendimi özür dileyerek. "Şeniz ben" diyor aynı mahcubiyetle. O an karar veriyorum; bu hanım arkadaşım olmalı. Kendim seçerim arkadaşımı sloganını hayat felsefesi olarak benimsemiş olmanın kararlılığıyla soruyorum; " yarın da burada olur musunuz? "
__________________ Teşekkür Etmek için Beğen Butonuna Tıklayınız. |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |