|
Serbest Kürsü kategorisinde açılmış olan Yaprak dökülürken konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
08.09.2013, 21:11 | #1 (permalink) |
Tecrübeli Üye | Yaprak dökülürken YAPRAKLAR DÖKÜLÜRKEN Öyle zamanlar olur ki yapayalnız hissedersiniz kendinizi hayatta. Şu koca dünyada bir başınıza. Hiç kimsenin sizi anlamadığını ya da kendinizi gerektiği şekilde ifade edemediğinizi düşündüğünüz zamanlar. En yakınınızdakilerin bile yabancı geldiği anlar. Hani daraldığınız ve dünyanın sizi taşımadığını ya da sizin dünyayı taşıyamadığınızı düşündüğüz anlar. Etrafınızdaki bütün yüzlerin sahte göründüğü anlar... İçinden çıkamayacağınız düşündüğünüz, kendinizi derin kuyularda bulduğunuzda, çıkış yolunun hangi tarafta olduğunu bulamadığınız labirentlerde kaybolduğunuzda hayatın sizi boğduğunu hissedersiniz. Hepimizin vardır böyle anları ve hep böyle anlarda solar yapraklar ve dökülür birer birer. Nasıl farklıysak hayatta birbirimizden yaprakların dökülüşü de farklı olur bir bir... Kimimiz dipsiz kuyularda yanlış çarelere tutunurken ve bir daha canlanmayacak şekilde öldürürken ağacını, kimi bir başka bahara daha canlı çıkabilmek umuduyla saklar umutlarını ve bir çoğumuz daha canlı kalabilmenin yollarını arar ve canlı kalabilme arzusunu taşır yüreğinde. Peki, nedir böyle anlarda öyle çıkabilmenin sırları. Nasıl yeniden sevebiliriz hayatı ve nasıl güvenebiliriz yeniden insanlara. İnsan nasıl çıkar çıkamayacağını düşündüğü kuyulardan, nasıl bulur yolunu o yolu bulunmaz labirentlerden. Hep düşünürüm ruhumuzun hangi gıdasını eksik bırakırız da düşeriz bu hastalığa. En güzel gökkuşağı şiddetli yağmurlardan sonra çıkarmış ve en güzel manzara yüksek dağlardan seyredilirmiş derler ya hep. Tabi bu yüksek dağlara tırmanırken takılacaktır taşlar ayaklarımıza. Kanatacak acıtacaktır bazen , ayaklarımız yorgunluktan birbirine dolaşacak düşeceğizdir elbette. Boncuk boncuk terleyecek, dinlenip nefes almak istediğimiz anlar olacaktır ve işte o an susayan vücudumuza kana kana su verdiğimiz gibi ruhumuzun suyunu da eksi etmemeliyiz hayatta. Böyle zamanlarda hatırlamalı yaradanımızın bize şahdamarımızdan bile daha yakın olduğunu ve tüm dertlerini dermanının O'nda olduğunu, O ol deyince her şeyin olduğunu ve O istemeden bir nefes bile alınamayacağını. Ve yürekten inanmalı onun yardımıyla her engeli aşabileceğimize. Hiçbir imtihanı çalışılıp yorulmadan kazanmanın mümkün olmadığı gerçeğini kabullenmeli. Yaşama hedefi belirlemeli insan kendine. Kaybettiğini düşündüğü anda kazanan olmalı. .Hatırlamalı insanın yaradılış gayesini, insanların doğduklarındaki saflık ve güzelliklerini. Bizde olmalı sevgiyle bakan gözler, sevgiyle bakmayan gözler olsa da etrafında. Yüreği temiz kalabilmeli,.hiç kalmasa da etrafınızda sevgi dolu yürekler. Karşılıksız sevebilmeyi öğrenmeli karşılıksız verebilmeyi öğrenmeli. Tedbirli yaşayabilmeli hayatı. Kalbini bütün olumsuzluklardan uzak tutabilmeyi öğrenmeli. Ruhunu güzelleştirmeyi öğrenmeli ah be hayat dediğimiz anlarda bile ruhunu ağırlaştırmamalı insan. İşte asıl o zamanlarda daha cesur kalkabilmeli ayağa. Daha kararlı gözlerle bakmalı hayata. Yılmadan mücadele edebilmeli. Korkmadan yaşamalı hayatı, Affedici olmalı, hoşgörüyle yaklaşıp empati kurabilmeli. Doğru ve yanlışlarımızı hepimizde aynı olmadığını düşünmeli.Evet herkese aynı doğru ve yanlışları öğretmiyor hayat.Hayatın hepimizin önüne sunduklarının farklı olduğunu hatırlayabilmeli. Bu farklılıklarla olaylar karşısındaki duygu ve düşüncelerimizin de farklı olabileceğini düşünmeli. Hiç kimseye kırılmamalı, küsmemeli suçlamamalı. Ona bu kişiliği kazandıran hayatın önüne serdiklerini düşünmeli ve belki de onlar bilmiyorlar diyemediğimiz durumlarda yanlış öğrenmiş ya da öğretilmiş diyebilmeli. Kızmadan anlatmayı öğrenebilmeli, öfke anlarında bir nefes alıp durabilmeli, söz söylemeden önce düşünmeli, Kırmamalı kalpleri, kırılan olsa da. Kırmamayı başarabilmeli ve kin katmamalı duygularına. İlmek ilmek ruhuna kötülük işlemediği için mutlu olmalı ve üzülmek yerine sevinmeli. Şükrederek doğrulmalı düştüğünü sandığı kuyulardan ve bütün çıkış kapıları açılmalı labirentlerin..Her şeye rağmen hayat güzel diyebilmeli ve yaşamın güzel yanlarını görebilmeli ya da yaşamı güzelleştirmeli, çünkü aslında bizim bakışlarımızda saklıdır hayat.Yaradılışındaki insanın güzelliğini görüp dünyanın insanoğlu için var edildiğini hatırlamalı.Ruhundaki kutsallığı görebilmeli. Kendisi için yaradılanlara, emanetlerine sahip çıkmalı.. Yeniden kucaklayabilmeli hayatı. Bir başka bahara en güzel yaprakları yeşertmeli...
__________________ Teşekkür Etmek için Beğen Butonuna Tıklayınız. |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |