"ENGELLİ OLMAK HAYATA 1-0 YENİK BAŞLAMAKTIR" TOPLUM VE DEVLET BU SKORU DEĞİŞTİRMEK İÇİN ELİNDEN GELDİĞİ KADAR GAYRET ETMELİDİR.


Hiç gözlerinizi bağlayarak sokaklara çıkıp yürümeyi denediniz mi? Peki ellerinizi kullanmadan iş yapmayı? Bunlar, hayatla arasında bu tür engeller olmayan insanlar olarak aklımıza bile gelmeyen deneyimler.Bu engellerle yaşamanın da ne demek olduğunu bilmiyoruz.
"Engelli olmak zaten hayata 1-0 yenik başlamaktır Toplum ve devlet bu skoru değiştirmek için elinden geldiği kadar gayret etmelidir Değiştirmek derken en kötü ihtimalle 1-1 yapmalıdır ama Türkiye'de hem toplum hem devlet bu skoru 3-0, 4-0 gibi ağır skorlara taşımaktadır" Peki engellileri bu kadar üzen nedir? Bu sorunun cevabını yine aynı yazıdan devamla okuyalım. "Türkiye'de engelli olmak, örneklerle anlatmak gerekiyorsa, dışarı çıkmamak, evde mahkûm gibi yaşamaktır Çoğu binaya mimarî engellerden dolayı girememektir Ulaşım araçlarını kullanamamaktır Sokakta, parkta, alışveriş merkezinde, havuzda veya sinemada 'ne işi var bunun burada' anlamında bakışlara maruz kalmaktır Türkiye'de engellilere yapılan asansörleri onlardan daha fazla kullanmak, onlara kullandırmamaktır Engeliniz beyninizdeyse 'deli', gözünüzdeyse 'kör', bacağınızdaysa 'topal', kulağınızdaysa 'sağır', bedeninizin herhangi bir yerindeyse 'sakat' olarak adlandırılmanız demektir Çalışmamak, okumamaktır nadir bulunan engelli rampalarının önüne arabalarını park edenler yüzünden 35 santimlik kaldırımdan inmektir"

Evet, o engelleri ortadan kaldırmaya gücümüz yetmez ama burada sıraladığımız küçük listede bile yapabileceklerimiz yok mu?

__________________

Gerçektende topluma, bizlere çok büyük iş düşüyor bu konuda lütfen daha hassas olalım.

Unutmayalım ki her sağlıklı insan,engelli adayıdır.Bunun gözardı edilmemesi gerekiyor.Kendimizi onların yerine koymalıyız.