Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu
 

Go Back   Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu > Eğitim - Öğretim > Dersler > Türkçe - Edebiyat

canlı casino siteleri canlı casino siteleri sagedatasecurity.com casino siteleri takipçi satın al
porno diyarbakır escort bayan antalya escort malatya escort

Edebiyat ile Tarih Arasındaki İlişki

Türkçe - Edebiyat kategorisinde açılmış olan Edebiyat ile Tarih Arasındaki İlişki konusu , ...


Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 17.07.2013, 12:04   #1 (permalink)
Root Administrator

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Edebiyat ile Tarih Arasındaki İlişki

Edebiyat ile Tarih Arasındaki İlişki

İç içe girmiş olan bu ilişkiyi üç yönde inceleyebiliriz Her edebî metnin içinde oluştuğu tarihî bir dönem vardır ve edebî metinlerin hepsinde bu tarihî dönemlerin izlerini görmek mümkündür Edebî metinlerin temasını tarihî dönemler etkiler bu eserleri doğru yorumlayabilmek için o dönemin tarihî olaylarını iyi bilmekgerekir Bazı edebî metinler oluştuğu dönemin izlerini taşırken bazıları da konusunu tamamen tarihî gerçeklerden alabilir Bu tür metinler tarihe ışık tutabilir tarih bilimine kaynaklık edebilir Göktürk Kitabeleri'ni bu duruma örnek olarak gösterebiliriz Edebî eserler ve yazarları dönemleri ile birlikte inceleyen edebiyat tarihi tarih biliminin metodundan yararlanır
İnsanlığın toplumsal kültürel ekonomik gelişmesini belgelere dayanarak anlatan bilim dalına "tarih" denir İnsanın geçmişe karşı duyduğu merakın yarına ait endişelerinin ve varlığını sürdürebilmek için gösterdiği çabaların bir ürünü olan tarih insan topluluklarının yer-zaman göstererek hayatını kültür ve uygarlıklarını anlatır
İnsanı ilgilendiren her şey tarihin içindedir Edebiyat tarihi araştırmalarının temeli olan edebî eserin konusu da insandır Her ikisinin ortak noktası ise insanla ilgili gerçekleri vermeye çalışmasıdır
Edebiyat tarihçisi ve tarihçi "geçmiş" üzerinde çalışır; Ama aynı yöntemi kullanmakla birlikte uygulamada birbirlerinden ayrılırTarihçinin üzerinde çalıştığı geçmiş artık devrini tamamlamış tarihin malı olmuştur Edebiyat tarihçisinin konusu olan geçmiş ise sanat eserleriyle varlığını sürdürmektedir
Tarihçi kişiler üzerinde olaylarla ilgisi oranında dururken; edebiyat tarihçisi sanat eserlerini oluşturan belirli kişiler üzerinde durur
Edebiyat tarihçisi sanatçının özelliklerini ve onun incelediği çağın dilini zevkini edebî karakterini inceler Bu bağlamda sanatçının özelliklerini ve çağdaşlarından ayrıldığı noktaları saptar Edebî eserlere yönelik araştırmalar yapar Tarihçiincelediği eserlerdeki kişisel görüşleri bir yana bırakmak zorundayken edebiyat tarihçisi bu bölümleri değerlendirerek yazarı eserinden hareketle tanımaya çalışır
Tarihçi ve edebiyat tarihçisinin değerlendirmeye alınan kaynaklar karşısındaki tutumları da farklıdır Kaynaklar tarihçi için yanıltıcı ve taraflı yazılmış olabilir Hâlbuki sanat eserleri kendilerini olduğu gibi yansıtır
Tarih toplumların geçmişteki yaşamını inceler Çevre kültür ekonomi güzel sanatlar gibi insanı ilgilendiren her şey onun ilgi alanına girer Edebiyat tarihinin konusu ise edebî eser o eseri ortaya koyan sanatçı ve edebî eserin ortaya konduğu dönemdirEdebiyat tarihi sanatçıyı eseri ve eserin ortaya konduğu dönemi inceleyerek belli bir dönemin sanat anlayışını ortaya çıkarırO dönemde beğenilen eserleri eserlerin etkilendiği akımları belirler
Edebiyat tarihi aslında tarihin edebiyatı etkileyen şekillendiren yönüne eğilir Tarihin alt koludur Ancak tarihçilerin yaptığı gibiolaylar neden - sonuç ilişkisi içinde incelenmez Bu yönüyle de edebiyat tarihi genel tarihten ayrılır
Tarihin incelediği olay bitmişken tarihe geçmişken; edebiyat tarihinin konusu olan edebi eser canlıdır ve bugüne ulaştığı için hâlâ yaşamaktadır Türk toplumu açısından baktığımızda "Orhun Abideleri"nde anlatılan olaylar çoktan olup bitmiş tarihe mal olmuştur Olaylar bugün varlığını sürdürmemektedir Ancak "Orhun Abideleri" fiziksel olarak hâlâ vardır ve önemli bir edebî değerdir Yani Orhun Abideleri edebî eser olarak canlıdır
Tarihçinin tarafsız olma zorunluluğunun yanında edebiyat tarihçisi bir edebî eseri incelerken onun taşıdığı sanat tazeliği karşısında tarafsız ve heyecansız kalamaz Sanatçılar eserlerine kendi duygu ve düşüncelerini yansıtırlar Ortaya çıkan edebî eser sanatçıdan derin izler taşır Edebî eserin en önemli özelliklerinden biri de "etkileyicilik"tir Bu bağlamda edebî eseri inceleyen edebiyat tarihi de edebî eserden etkilenir Dolayısıyla edebiyat tarihinin tarafsızlığını koruması çok zordur Oysa tarih olaylardan etkilenmez Tam bir tarafsızlıkla olayları inceler Olayları neden- sonuç ilişkisi içinde ortaya koyar Bunu da kanıtlarını açıklayarak yapar
Edebiyat tarihinin amacı edebî eseri incelemektir Bu bağlamda onun amacı sanatsaldır Oysa tarih için önemli olan bilgidirBu bilgi sanatsal bir nitelik taşımayabilir Edebiyat tarihi için edebî eserin kendisi önemliyken tarih için eserden elde edilecek bilgi önemlidir
Tarihî olayların ise edebiyat üzerinde etkisi büyüktür Edebî eserleri yazıldığı dönemin tarihi bilinmeden tam olarak anlayabilmek ve yorumlayabilmek mümkün değildir Ancak sanatçının tarihî bilgileri aynen kullanmak zorunda olmadığı; gelecekte tarih kavramlarını kullanmak ve olay örgüsünü istedi gibi düzenlemek bakımından özgür olduğu unutulmamalıdır
Bütün bu farklılıklara rağmen tarih ile edebiyat tarihi arasında çok sıkı bir ilişki vardır Edebiyat tarihi ve genel tarih birbirini tamamlar Birtakım yöntemsel farklılıklar bu gerçeği değiştirmez Bir ulusun geçmişteki duygu düşünce ve kültür hayatını yansıtan uygarlık tarihi genel tarihin önemli bir koludur Aynı amaca hizmet eden edebiyat tarihleri tarihçilerin başvuracağı önemli kaynaklardan biri sayılmaktadır Bazı edebî eserler tarihi aydınlatma bakımından büyük önem taşır Tarih öncesi dönemleri aydınlatmada kaynak görevi gören "destanlar"; siyasal sosyal ve ekonomik hayat hakkında bilgiler veren "gazavatnâme seyehatname sefaretname siyasetname hatıra ve tezkireler" tarih araştırmalarında başvurulacak kaynaklardır Örneğin bir edebî eser olan Evliya Çelebi'nin "Seyahatname"si tarihçiler için de önemli bir kaynaktır Toplumların ilk edebî ürünleri olan destanlar da tarih bilimi için önemli kaynaklar arasında yer alır "Yaratılış Göç Ergenekon İlyada ve Odysseia Şehname Kalevela" gibi destanlar incelenerek toplumların yaşamları kültürleri inançları hakkında bilgiler edinilirÖrneğin Oğuz Kağan Destanı'nı incelerken o dönemin tarihi ile ilgili önemli bilgilere ulaşılır Yani edebî eser bir anlamda tarihî belge niteliğindedir Tarihin önemli kaynaklarından biridir Bu eserler iki bilim dalı için vazgeçilmez kaynaklardır



Jaqen isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz.

Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum hakkında Kullanılan sistem hakkında
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır. Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2016, ve Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.
yetişkin sohbet chatkamerali.net

Saat: 22:30