Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02.12.2013, 18:44   #1 (permalink)
Devturk
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Prof.Dr.Turan Yazgan'ın Türk Dili Hakkındaki Görüşü

Prof.Dr.Turan Yazgan'ın Türk Dili Hakkındaki Görüşü


KIYMETLİ DOSTUMUZ,

PROF. DR. TURAN YAZGAN HOCAMIZIN TÜRK DÜNYASI TARİH KÜLTÜR DERGİSİ'NİN MART 2007-243. SAYISINDA ÇIKAN BAŞYAZISINI SİZLERLE PAYLAŞMAK İSTİYORUZ.
TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI VAKFI


Sevgili Okuyucular



Türkiye'de çok önemli bir mesele üzerinde son zamanlarda gayret gösterenlerin çoğalmasından ve özellikle bunlara bir kadın teşkilatımızın dahil olmasından çok memnunuz. Bu mesele "dil" meselesidir.

Türkçe yüksek öğretimden kovulmaktadır.

Vakıf üniversiteleri Türkçe'yi adeta büyük çoğunlukla hakir görmektedirler.

Temel eğitim ve orta öğretimde yabancı dille eğitim, aileler için, adeta, mutlaka ulaşılması gereken bir amaç, çocuklar da bunun köleleştirilmiş vasıtasıdır.

İstihdamda, gerekli gereksiz olduğuna bakılmaksızın, yabancı dil, her türlü kabiliyetin önüne geçmektedir. Yabancı dil bilen bir "ahmak" “kabiliyet ve dirayetli”ye tercih edilmektedir.

Türk alfabesi adeta fiili olarak değiştirilmiştir. Cafe yazıp kafe okumaya mecbur olduğumuz bir ortam yaratılmıştır. Hiçbir yabancının girmesinin mümkün olmadığı meselâ bir konferans salonunda çıkış kapıları "exit" yazılarak gösterilmektedir.

Sokaklarda, caddelerde, ticari işletmelerin hemen tamamının levhalarında neredeyse tamamen yabancı dil kullanılmaktadır.

Çıkan dergilerin bir çoğunun adları, hep yabancıdır.

Televizyon adları, televizyonlarda program adları geniş çapta yabancıdır.

Türkçe'nin eğitimi gerekli ölçüde ve gerekli ciddiyetle yapılmamaktadır. Şu anda Türkiye'nin üniversitelerinde ve hatta diğer eğitim kurumlarında yeterli Türkçe öğretim üyesi ve öğretmeni yoktur. Anadolu'da Türk dili asistanlarının (hocalarının değil) ortalama ders yükü 30 saatin üstündedir. Miktar yetersizliğinin yanında "vasıf" yetersizliğini düşünmeye bile imkan yoktur.

Türk çocukları Türkçe'nin üstünlüğünden haberdar değildir. Türkçe'nin anadil olarak dünyada 3. sırada, sömürge dilleri de dikkate alındığında 5. sırada yer aldığını bilmemektedirler.

Dünyanın "matematik" bir dil olarak hiçbir dilin Türkçe ile yarışamayacağını bilmemektedirler.

Sadece "göz" ile ilgili 2500 deyimimiz bulunduğunu, ölümün mahiyetine göre kaç çeşit ifade edildiğini (ölmek, göçmek, ruhunu teslim etmek, nalları dikmek, gebermek, şehit olmak, mort olmak.....) bilmemektedirler.

Şu cümleyi hangi dil bu kısalıkta ve güzellikte ifade edebilir:

Yaptırttırdıklarımızdanmış mıydınız? (Bu cümleyi eski YÖK başkanımıza İngilizce'ye çevirmesi ricasıyla söylemiştim.)

Bugünkü eğitimde, insan beyninin hafıza kısmının en geniş ve derin şekilde Türkçe ile doldurulması, insanların düşünme ve yaratmada en tesirli şekilde Türkçe'yi kullanabilmelerinin temini şarttır. Başka bilgilerin beyne kaydedilmesine gerek yoktur. Beden hamallığı gibi beyin hamallığının da terk edilmesi, düşünme, sorma, arama, bulma, çözme, tartışma ve yaratma da çok zengin bir Türkçe'ye sahip gençlerin yetiştirilmesi eğitimin gayesidir. Bilgiler ise bunu sağlamada kullanılan vasıtalardır. Bilgiyi kaydeden, ama düşünmeye alışmamış insanlar şeyhlerin, şıhların, efendilerin, reislerin ... arkasından giden sürü olurlar.

Yabancı dil bilgiye ulaşmada kullanılan bir vasıtadır. Gerekli olan herkese tıpkı Fransız'ın, İngiliz'in .... öğrettiği gibi öğretilir. Yabancı dille eğitim milli cinayettir.

Tarihte kılıçla, topla, tüfekle yok edilmiş hiçbir millet yoktur. Tarih, sadece dilini kaybettiği için yok olmuş milletlerin mezarlarını bize göstermektedir.

Bu problemin çözümü siyasetten geçer. Siyasi güçlerimizi bu konuda ikna etmek için bütün kurum ve kuruluşlar, sonsuz bir gayretle çalışmalıdırlar.


Tanrı Türk’ü Korusun.

Prof. Dr. Turan YAZGAN

__________________


#Somalı
Devturk isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla