Tekil Mesaj gösterimi
Alt 23.02.2014, 11:26   #1 (permalink)
Perii
Süper Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Yaramaz çocukla baş etmenin yolları

Yaramaz çocukla baş etmenin yolları



Kim istemez ki uslu bir çocuğu olsun. Şöyle bir yere oturtulduğunda kımıldamadan dursun… Yaramaz çocuğu olan anne-babaların hayalidir bu. Peki ya uslu çocukların sırrı ne?



Çocuklar ilk adımlarını atıp, ilk sözcüklerini söylemeye başlamalarıyla birlikte gevezeliğe de start verirler... Ve hayatı keşfe çıkarlar. Onlar için doğru ya da yanlış yoktur, tek arzuları istedikleri her şeyin bir an önce gerçekleşmesidir. Zaman ve mekan kavramları da gelişmediği için her an her yerde diledikleri gibi davranabilirler. Hatırlasanıza hepimiz küçükken istediğimiz herhangi bir şeyi alması için anne veya babamıza diretmedik mi? İşte bu dönemde biraz da anne-babanın sınırları test edilir çocuklar tarafından… Koltukların tepelerine çıkılır, ev alt üst edilir, arkadaşlarla tartışmalar yaşanır ve bunun gibi bir sürü yaramazlık yapılır… Bu açıdan bakılınca anne-baba olmak ne kadar da zordur… Özel Mavi Aile Danışma Merkezi'nden Psikolojik Danışman Cangül Özer, çocukların yaramazlık yapma nedenlerini ve bu davranışla başa çıkma yollarını anlattı.
Neden yaramazlık yaparlar?
Anne-babalarının talep ve isteklerine karşı çıkan çocuklar için sıkça; "yaramaz", "hiç söz dinlemez" gibi ifadeler kullanılır. Çocukların kontrol edemedikleri bir dürtüsellikleri vardır. Anne-baba ve çocuk arasında çatışmalar yaşanmaya başlanır ve genellikle de anne-babanın koyduğu yasaklarla süreç devam eder. Anne-babalar bu dönemde, bazı davranışların çocuğun yaşı gereği normal olduğunu kabul etmeli ve bu zamanı çocuklarına doğruyu ve yanlışı öğretmek, uygun davranışları kazandırmak için bir fırsat olarak görmelidirler. 3 yaşlarındaki çocukların yaramazlık yapmak için geçerli sebepleri vardır. Kimi zaman sıkıldıkları için anne-babalarına sorun yaratırlar, kimi zaman fark edilmek ve ilgilenilmek isterler, kimi zaman da kontrol edemedikleri merak duygularıyla harekete geçerler. Çocuğunu iyi gözlemleyen, ihtiyaçlarını göre bilen anne-baba, sevecen tavrı ve ilgisiyle onun ortaya çıkabilecek istenmeyen davranışlarını önceden engelleyebilir. Örneğin; misafirliğe giderken, uzun bir yolculuğa ya daalışverişe çıkarken, çocuğun oyalanabileceği birkaç oyuncağı yanında bulundurmak ya da gün içerisinde enerjisini boşaltabileceği etkinlikler yaratmak gibi... Bu yaşlardaki çocuklarda merak duygusu ön planda olduğu için, ev içerisindeki eşyaları atma, kırma; dokunulmaması gereken dolap, çekmeceler; yenilmemesi gereken yiyecekler gibi konularda sık sık sorunlar yaşanır. Bu noktada anne-babanın olayın yaşandığı an verdiği tepki önemli hale gelir. Bu tür durumlarda anne babanın "hayır" ya da "yapma" gibi sözel uyarıları genellikle sorunun çözümüne yardımcı olmaz. 2-3 yaşındaki çocuklar bir şeyin neden yapılmayacağını dinleyebilir ve anlayabilirler; fakat başaramadıkları şey, hareket etmeden önce düşünmektir. Onlar nce bir davranışı yapar, sonra düşünürler. Bu sebeple çocuğa açık bir dille açıklama yapılması, onu hazırlamak için gereklidir. Yaşayarak öğrenmenin ön planda olduğu bu dönemde çocuğa zarar verebilecek durumlar için önceden tedbir almak ve merakını gidermesine yardımcı olmak gerekir. Örneğin; merakını gidermek amacıyla tahta ya da plastik malzemeden bıçak ve makas ile oynamasına izin verebilirsiniz.

Çocuğunuz yaramaz mı, yoksa istekleri mi karşılanmıyor?

Yaramaz çocuk denilince akla genellikle hareketli, bir şeyleri kırıp döken, söylenenleri dinlemeyen çocuklar gelir. Çoğu zaman da bu çocuklar anne-babalarının çocukluklarıyla karşılaştırılırlar. "Babası da böyleydi, ona benzemiş" ya da "Annesi usluydu, hiç ona benzememiş" gibi... Bazı çocukların doğuştan getirdikleri bir hareketlilikleri olabilir, aynı şekilde sakin bir mizaca da sahip olabilirler; fakat her çocuk farklı özelliklere sahip olarak doğsa da, ihtiyaçları benzerdir. Büyüme yolculuğunda kendi başına attığı her adım, anne-babasına her karşı gelişi büyük bir deneyimdir fakat arkasına dönüp baktığı her an model aldığı, kendisini güvende hissettiren anne-babasını görmek ister. Bu nedenle anne-babalar çocuklarına yaramaz, söz dinlemez gibi etiketlerle yaklaşmak yerine; onların dile getiremedikleri ihtiyaçlarını görmeye çalışmalıdırlar. Unutulmamalıdır ki; çocukların hırçınlıkları ve yaramaz davranışları, aslında ihtiyaçlarının karşılanması için başvurdukları yöntemlerdir.

Hırçın davranışlarıyla başa çıkmak için öneriler…

* Yeterli becerilere sahip olduklarında; yemek yeme, giyinme, temizlik gibi alışkanlıkları kazanmaları için fırsat verin. İhtiyaçları sorumluluk alan ve başardığını gören çocuk, anne-babanın farklı isteklerine karşı uyumlu olur.

* Beklentilerinizle ilgili kuralları önceden belirleyin ve çocuğunuza açık bir dille bunu söyleyin. Belirlenen kurallarda tutarlı davranılması ve anne-babanın birlikte hareket ediyor olması, çocuğun kuralları içselleştirmesine yardımcı olacaktır.

* Uymasını beklediğiniz kurallar ve davranışlarla ilgili ona örnek olun. Çocuklar sözel uyarılardan daha çok, görerek öğrenmeye açıktırlar. Yani arkadaşlarına kaba davranmasını istemiyorsanız, sizin de başkalarına nazik olduğunuzu ona göstermeniz gerekir.

* Çocuklar anne-babalarının onayladığı ve olumlu geribildirim verdikleri davranışları tekrar etme eğilimi taşırlar. Çocuğunuzun hoşunuza giden davranışlarını övmeniz ve takdir etmeniz olumlu davranışların sıklığını arttıracaktır. Çocuğunuzu överken "aferin, ne kadar güzel" gibi genel ifadeler kullanmak yerine, beğendiğiniz davranışı vurgulayan ifadeler kullanmanız daha etkili olur; "Oyuncağını arkadaşınla paylaşman ne güzel" gibi…

* Çocuğunuzun olumsuz davranışları karşısında sakin kalmayı başarmanız ve olumsuz davranışı görmezden gelmeniz o davranışın zaman içerisinde azalmasını sağlar.

* İstenmeyen davranışları karşısında hissettiklerinizi çocuğunuzla paylaşmanız ve aynı şekilde sizin de onun duygusunu anlamaya çalışmanız, çatışmaları çözme konusunda yardımcı olur. Çocuklar düşünülenin aksine anne-babalarını kızdırmak için yaramazlık yapmazlar, onlar tarafından beğenilmek isterler. Bu sebeple yaşanan problemler üzerinde sakince konuşmak ve çocuğun duygularını ifade etmesine fırsat vermek gerekir.
* Çocuğunuzu iyi gözlemlemeniz ve sorun ortaya çıkmadan önce müdahalede bulunmanız sorunları azaltır. Örneğin; çocuğunuzun odaya girer girmez sehpanın üzerine çıkacağını önceden deneyimleydiyseniz, bu konuda onu sürekli uyarmak yerine, sehpayı bir süre ortadan kaldırmak ve unutmasını sağlamak daha uygun bir çözümdür.


Perii isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla