Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14.04.2014, 21:49   #1 (permalink)
KaRaqiZz
BaHaRamaZaN

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Tülay Kumaşçı kimdir? Nereli yaşı kaç? Hayatı, Biyografisi Ve Bilinmeyenleri

Tülay Kumaşçı kimdir? Nereli yaşı kaç? Hayatı, Biyografisi Ve Bilinmeyenleri




İTÜ Matematik Mühendisliği mezunuyum. İstanbul’da yaşıyorum. Güncel, politik ve hayata dair birçok konuda Haberkita, Hürhaber sitelerinde, İpekyolu dergisinde köşe yazılarım yayınlanıyor. Atatürkçü, milliyetçi, dindar biriyim. Allah aşığıyım. Yazmayı insanlarla iletişim halinde olmayı seviyorum. Her türlü fikre saygı duyuyorum. Dünyada savaşların, kargaşa ve çatışmaların son bulup, insanlar arasında sevgi, barış, dostluk, güzel ahlak ve huzurun yaygınlaşmasını arzuluyorum. Bu konuda hayatını İslam’a vakfetmiş, devletin ve milletin bekası için fikri mücadele yürüten, sevgi öğretmeni hocam Adnan Oktar’ın fikir ve düşüncelerini örnek alıyorum. Bireysel, toplumsal ve devletler arası her sorunun sevgi ile çözülebileceğine inanıyorum. Kedi hayranıyım. Spor yapmayı severim.


Tülay Kumaşçı ve Adnan Oktar'ın kızları gayet ilgi çekici yaptıkları TV programları ile adlarından sık sık söz ettiren bu güzeller aslında kimler? Eski halleri ve yeni halleri sizin için haberimizde. Tülay Kumaşçı bu aralar cesur pozlarıyla gündeme geliyor aceba inşallah maşallah Adnan hoca birşey demez Tülay hanım.


Tülay Kumaşçı kimdir? Adnan Oktar'ın güzel kızları arasında yer alan bu isim şu sıralar cesur pozları ile gündemde. Güncel, politik ve hayata dair birçok konuda makalem bulunmakta. İpekyolu dergisi yazarıyım. Yazmayı insanlarla iletişim halinde olmayı seviyorum. Her türlü fikre saygı duyuyorum. Saygı çerçevesinde konuşmak ve fikir paylaşımında bulunmayı isterim. Sevgi ve barış ana temam. Sevgisiz bir dünya düşünemiyorum, barış zaten sevginin gereği. Bireysel, toplumsal ve devletler arası her konunun sevgi ile çözülebileceğine inanıyorum.

İşte Tülay Kumaşçı'nın bir yazısı...

Her insan sevgiyi bilerek doğar…
Sevgi ruhun en lezzet aldığı duygudur. Tadını alan bir daha sevgiyi bırakamaz…
Çoğu insan sevgiyi bilir, sevgiyi sever, ancak muhafazası için gerekli çabayı göstermediği için elinden kayar gider.
Sevgiyi devam ettirebilmek için özel bir irade kullanmak gerekir. Herkesin çok iyi bildiği sadece “seviyorum” demek yetmez. Sevmek ve sevilmek için insanın emek vermesi gerektiği gibi.
Sabır, akıl, fedakarlık, nekazet, şefkat, hürmet, saygı bunlarla birlikte sevgi oluşur. Düşünmeden bir insana karşı sevgi oluşmaz. Sevgide engelleri kaldırmak için esas olan cesur ve gözü kara olmaktır.
Kalp maneviyat gözünden bakmıyorsa sevgi hep dünyevi istek ve tutkulara takılır. İnsan bundan kurtulmak istese de, sevmek istese de kendini ikna edecek geçerli bir sebep bulması, direnmesi çok zordur.
İşte bu yüzden insanlar sevgiyi kolay bırakıp hemen nefreti tercih ederler. Çünkü nefret kolay olandır, irade kullanmana gerek yoktur, zaten nefsin hep tetikte hep nefrete hazırdır.
Israrlı ve sevecen bir üslupla sevgi savunulmazsa çabuk yıkılır ve yerini nefrete, öfkeye bırakır.
Nefret az bir emekle elde edilebilir, az bir nefret de çok büyük nefrete dönüşür. Nasıl sevgide akıl kullanmak gerekiyorsa sevgisizlikte, gaddarlıkta, zalimlikte, merhametsizlikte ise akıl kullanmaya gerek yoktur, sadece nefsani bir içgüdü yeterlidir.
Sevgiyle gidilen yolda kavislere, engellere dikkat etmek, hasar almamak için özen göstermek ve emek harcamak gerekir, sevgiyi kesintisiz devam ettirebilmek zordur. Nefret ise sağa sola çarpar, devrilir, kabadır, kirlidir. Belki de o yüzden nefret kolay tercih edilir.
Dünyanın sorunu da nefreti yaşayanların çoğunlukta olmasıdır. Sevgisizlik, insanlara öldürmeyi, dövmeyi, küfretmeyi hatta asıp kesmeyi makul göstermektedir.
Şu an sevgisizlik öyle bir hal aldı ki, insanlar şiddet içeren filmleri daha çok tercih etmeye başladılar. Aşk filmlerinde, çocuk filmlerinde dahi mutlaka öldürme sahnelerine yer verilmekte.
İnsanların üzerindeki nefret telkinini yıkmak için toplu olarak sevgiye direnmek gerekmektedir.
Nefretin oluşturduğu terörü, yıkımı, kalitesizliği, zorbalığı ve savaşı engellemek için insanlara sevgi eğitimi verilmeli. Genelde yanlış inançlar da nefretin kaynağını oluşturuyor. İnsanlara bu dünyada tesadüfen var olmadıkları, gördüklerinden, düşündüklerinden ve hareketlerinden sorumlu oldukları anlatılmalıdır. En önemlisi de “insanın kendini değersiz görme” düşüncesinden kurtulmasıdır. Herkes çok değerlidir. Kimsenin hayatı bu dünya ile sınırlı değildir, kimse yok olmayacaktır.
Allah daima barışı, insaların cennete barış yurduna gitmesini ister. İnsanlar ise savaş ve kavgacı ruhta ısrar ediyorlar. Saldırgaşanlar, küfredenler, insanlara nefret sunanlar, sevgisizler cennette böyle bir ahlakın olmadığını düşünmüyor mu? Cennetin yaratılış amacı sevgidir. Cennette insan sevgisi başta olmak üzere, ağaçlara, hayvanlara, eşyalara ve her türlü nimete duyulan sevgi sonsuz olacaktır.
Herkes savaşın, kavganın ve nefretin değil; sevginin, şefkatin, fedakarlığın değerli olduğunu anlamalıdır.
İnsanlar ancak ve ancak kendi fıtratlarına uygun davrandıklarında mutlu olurlar. İnsan sevgi üzerine yaratılmıştır. Gelişmek, güzelleşmek ve mutlu yaşamak istiyorlarsa sadece sevgiyi ayakta tutmalı ve Allah’ın istediği ahlakı yaşamalıdırlar.
Çünkü dünya ancak sevgiyle yaşanabilir, dünyanın ihtiyacı pırıl pırıl, aydınlık bir sevgidir. Dünya da, insan ruhu da sevgiye her zaman muhtaçtır.
Barış ve sevgi çok kolay olmasına rağmen insanlar çok zor gösteriyorlar. Özellikle bağnazlar dünyada kadınları ezerek, insanları mutsuz ederek yaşanacağına inanmışlar, o yüzden müziğin, resmin, sanatın ve estetiğin haram olduğunu zannediyorlar. Allah’ın bunu beğeneceğini düşünüyorlar. Halbuki Allah insanlara zulmetmez ancak insanlar kendilerine zulmediyorlar. Allah bütün güzellikleri helal kılmıştır.
Dünya sevgiyi öğrenmek için bulunduğumuz sevgi okuludur. Sevgiyi öğrenmek için imtihan oluyoruz. Sevginin gerçeğini öğreniyoruz, sevgiyi bilmeden cennet nimetlerinden insanın zevk alması mümkün değil. O yüzden mutlaka bu sevgi eğitiminden geçmemiz gerekiyor.
Bilinmesi gerekir ki sevgiyi bize sevdiren Rabbimiz Kendisi çok sevildiğinde insana en güzel sevgiyi yaşatacaktır.

__________________
Aşk der ki sana: Yolumdaysan başım feda yoluna; ama bil ki senin de başını isterim yoluma. Kahır, kapris gelecekse senden amenna! Ama ayağına diken batarsa yolumda ah edip vahlanma!...
Aşk bilek gücü değil “YÜREKTİR”! Yüreğin yetmiyorsa düşme yollara!…

Konu EbruLi tarafından (03.12.2015 Saat 19:46 ) değiştirilmiştir.
KaRaqiZz isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla