Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09.09.2014, 11:08   #1 (permalink)
LifeisBeauty

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Forever | Tanıtım

Forever | Tanıtım


Üçüncü yazım olan bu yazıda artık tanıtım yazmayayım derken karşıma, ‘Bunu yazmadan duramam’ dediğim bir dizi çıktı. ABC kanalındaki dizinin henüz ilk bölümü yayınlandı.
Adından da kısmen anlaşılabildiği gibi konu sonsuzluk. Daha doğru tabirle ve konunun aslı olarak; ölümsüzlük. Başrolünde Ioan Gruffudd‘in Henry adıyla adli tıp doktoru olarak rol aldığı dizinin, ‘bildiğimiz’ ölümsüz kahramanı da ta kendisi. Henry’nin ölümle bu kadar iç içeyken önce mezar kazıcılığı yapıp ardından yine ölümle ilgili bir mesleğe yönelmesini elbette ki hiç yadırgamıyoruz.

200 yıldır çeşitli şekillerde ölüp her seferinde dirilen ve kendini suyun içinde bulan Henry bütün bunların nedenini kendi de bilmiyor. İlerleyen bölümlerde nedenini öğreneceğimizi düşündüğümüz bu sırrı Henry’nin tek arkadaşı Abe (Judd Hirsch) biliyor.


Hikaye kahramanın ağzından anlatılıyor ve diziye yine Henry’nin kendini tanıttığı bir konuşmayla giriliyor. Hayatın sürprizlerine alışmış ve şaşırmanın ne demek olduğunu neredeyse unutmuş olan Henry’nin kendi ağzından hikayesi:

Alıntı:
Adım Henry Morgan. Hikayem oldukça uzun. Kulağa biraz mantıksız gelebilir. Hatta muhtemelen bana inanmayacaksınız. Ama yine de size anlatacağım çünkü her şeyden önce çok, gerçekten çok zamanım var. Çok dolu bir hayat yaşadım, deli gibi aşık oldum. Kalbim kırıldı. Savaşlara katıldım, görmem gerekenden çok daha fazla ölüm gördüm. Uzun hayatım boyunca birçok son yaşadım ama yalnızca bir başlangıcım oldu…’

Ayrıca ‘görmüş geçirmiş’ kalıbını en çok yakıştırabileceğimiz Henry, birçok durumda tecrübelerinden yararlanarak Sherlock tarzında yorum yapacak hale gelmiş. Sherlock esintilerini gördüğümüz dizi -ki bu sahneler bir Sherlock fanatiği olan benim için ekstra güzel olan sahneler- bu yönüyle de dikkat çeken bir yapım olmuş.

Henry’nin yeteneğini daha ilk bölümde polislere yardım ederek kullandığını görüyoruz. Polislere yardım ettiği sahnelerde de dedektif Jo Martinez (Alana De La Garza) ile tanışıyoruz. Dedektifin ilerleyen bölümlerde daha sık karşımıza çıkacağı mesajı dizinin gizemin yanı sıra polisiye ögeler de barındıracağının bir göstergesi.


Dizide benim için önemli olan bir nokta da; ölümle yaşam arasındaki bağı, bunca yıl boyunca acılar ve çilelerle birlikte mucizeleri de gören karakterimizin ağzından çok güzel cümlelerle anlatıyor olması.

‘Bütün hayatımı insan vücudu üzerine çalışarak geçirdim. Ve şunu bilimsel bir kesinlikle söyleyebilirim ki; bizi hayatta tutan şey, kandan ve oksijenden daha önemli olan, hatta aşktan bile; umuttur.’

Karşımıza çıkan flashback‘lerden ve sakladığı fotoğraftan Henry’nin 1950′lerde yaşadığı aşkı ve sevdiği tek kadını da unutamadığını anlıyoruz. 50 yıldan fazla bir süredir hayatına başka kadın girmemiş olan Henry’nin özel hayatı dizinin ilerleyen bölümlerinde değişecek mi göreceğiz.


Aslında oldukça klasik ve eski olan ölümsüzlük konusu hakkında güzel bir yapım hazırlamak -özellikle de ölümsüzlüğü sadece vampirlerle sınırlı tutan yapımların bolluğunda- zor gibi gözüküyor ancak pilot bölüme bile çok heyecanlı ve gizemli başlayan dizi; ABC’nin de güvendiği yapımlardan.

Pete Hamill’in aynı adlı romanından uyarlandığı düşünülse de dizi yapımcıları bunu kesin bir dille reddetmişler. Konusu itibariyle The Man from Earth adlı filmle de benzerlik gösteren dizi için reytingler veya ilerleyen bölümler ne gösterir bilinmez ama şu anki izlenimimle kesinlikle şans verilmesi gerekilir gibi duruyor.

__________________
"Dünyanın en güzel şarkısısın sen."
Bir ömür boyu eşlik etmek istediğim.


Sonra hayat bize öyle birini gönderir ki
önceden kaybettiğimiz her şey için mutlu oluruz.
LifeisBeauty isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla