Gürültülü sevdim seni Gürültülü sevdim seni Bütün limanlarımı gemilerine açmışken, Tek bir kayık bile gelmedi senden, Keşke bu kadar sevdirmeseydin kendini. Belki o zaman adını her andığımda tadın kalırdı ağzımda. Dünyanın en güzel otelinde konaklamak bile Senin yanın kadar huzur vermiyor bana, Terini tenimle kurulamak için sevdim hint kumaşı tenini Avuçlarımın içinde Gözü dönmüş avcıdan kaçan ürkek ve korkak bir ceylan yüreği gibiydi ellerin. Hatırla, Uzandık aynı kanepeye saçlarım gözyaşlarınla yıkanıp gülüşlerinle kurulanıyordu, Usul usul değil gürültülü sevdim seni duymuyordun. Bir ölünün can kulağıyla dinledim hikâyeni En sancılı hikayelerimin yanına koydum. Gecenin bir türlü kirletemediği 2 kişiydik senle, Hayatımızın kapısını çarpıp kaçarak birbirimize sığındık. Gözyaşın sana açan yaramı yakıyordu. Ne tuhaftır ki acı çekmek bile güzeldi seninle. Gidişin vardı birde Sabahın köründe uyanışları boğazıma dizen gidişin. Akşam saatlerinde kurşuna dizildi bütün iyi niyetlerim. Yağmalandı insanlığım ve ağır yaralı döndüm senden Şimdi Yoğun bakımdan çıktım, Tanrının geçmiş olsun hediyesi olarak gönderdiği mutluluk başucumda, 3 gün içinde aşktan taburcuyum... Atakan Gülgar |
Saat: 03:05 |
Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.