|
Aşka Dair Herşey kategorisinde açılmış olan Sevgili konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
22.03.2015, 18:09 | #1 (permalink) |
Root Administrator | Sevgili Sevgili Bugün birden seni özledim sevgili... öyle aniden birdenbire.. oysa hayatımdan göndermiştim seni, itirazsız gitmiştin sen de... bir kağıt parçası düştü çekmecemi düzeltirken yere.. öylece önüme.. açtım -katlıydı zira- bir mektuptu senden bana... kırmızı kalemle cevaplar yazmışım yazdıklarının yanına.. okudum ve hatırladım seni ne çok severdim sevgili ne çok... "Seni ve yaşadıklarını hiçbir zaman anlamadığımı zannetme, çünkü söylediklerin, yazdıkların, hissettiklerin benden de bir parça... Sanma ki her şey çok yolunda ve sen bunun içinde küçük bir tümsek ya da çukursun.. Lastikleri ortalayınca es geçilebilen... Anlatamadığım çok şey var.. Beni bilmediğin ve hayatına bunca yıl sonra aldığın için anlamanı da beklemiyorum... Bu haksızlık olur... Her ne kadar beni düzenin adamı ve koruyucusu, evden işe, işten eve, rutinin hayranı bir adam yerine koyup, bunu da her kadının aradığı erkek modeli yapsan da, aslında durumun bu olmadığını çok iyi biliyorsun sevgili... Çünkü öyle birine sen aşık olmazsın... Çünkü öyle biri olsam beni istemezsin... Sen bahsettiğin gibi birisin evet... bense bahsetmek istediğin gibi biri olamıyorum senin hayatında sadece... Çok basit hayat kurallarımız var kendimizce... Basit diyorum ama bu "basit" yapması kolay anlamında değil... Bir sürü kuralım vardır hayatımda.. Bu kuralların bazıları beni hayata ve insanlara karşı güçlü kılar... ... Eğer oynadığın oyunda kuralları sen koyarsan oyunda kaybetme riski en az sana aittir... En az diyorum çünkü buna rağmen zaman zaman kaybedersin de... Doğanın da güçsüzlere karşı uyguladığı kanun budur... Güçsüzsen ölürsün.. Bu yüzden kuralları, hayatımın pek çok anında ben koyarım veya koymaya çalışırım... Bu narsist oluşumdan, bencilliğimden veya söylenmesi olası pek çok negatif kişilik dengesizliğinden değil sevgili... İyi niyetten, sevgiden, kırılganlıktan, daha çok acı çekmek istememekten... Sana karşı yaptıklarım ve yapamadıklarım da bundandır sevgili... Evet seni sık görmüyorum... Bunu ben sağlıyorum.. Sebebini sen korkaklık olarak görüyorsun, ben gereklilik... Duymak istediğin ya da duyabileceğin çok şeyi sana söylemiyorum... Sen bunu aşk yoksunluğu ya da ilgisizlik sanıyorsun bense acı çekmemenin en kolay yolu olarak görüyorum... Ama kuralların her daim geçerli olamadığı oluyor ve sen hissediyorsun sevgili... Tentene olduğumuz anlarda.. Boş bulunduğum anlarda; sonuçta ben de insanım sevgili... Bunun için özür dilemeyeceğim senden... Bunları yapmak kolay olmuyor sevgili. Acı çekiyorum... üzülüyorum... ... Seni kazanmak hayatımdaki pek çok şeyi kaybetmekse eğer o zaman ben seni kazanamadan kaybetmiş olurum.. Gücümü kaybetmiş olurum... haksız olurum... O zaman hayatımdaki pek çok şeyin zaten önemi olmaz... Korktuğum tek şey gücümü kaybetmektir benim.... Kimse karşısında güçsüz olmadım ben. Evet kalbimi taş yaptım, evet tırnaklarım sökülürken bağırmadım sustum... Bu yüzden hayatımdan hiç yalan söylemedim.. Bu yüzden hiç alışkın değilim yalanlarla bir şey yapmaya veya yapıyormuş gibi görünmeye... Ama sen yalan değilsin... İki gerçekle baş etmek kolay değil...Ama ben yapabiliyorum her şeye rağmen sevgili.. Yapamadığın için seni anlayamam.. Bunu hiçbir zaman bekleme... Çünkü akla kara olduğumuz şey bana göre savaşmanaktır... sana göre de savaşmayan ben... İkimizin de diğerinin hayatında yeri yoktu zaten... olmamalıydı da.. Geçmiş olsun ama... dayanamayan gidecek... ... Ben sınırlı zamanımızda bu hesaplaşmayı yapmak istemiyorum... Seninle savaşmak için aşık değilim sana... Sen de bana. Değiştiremeyiz bu saatten sonra hiçbir şeyi.. Bırak artık, sorgulama" demişsin bana... çok daha uzun cımbızladım cümlelerini ara ara her cümlenin bir cevabı var mektupta... sorgulama dediğin noktada ise şöyle demişim sana sevgili: "halâ bağırıp çağırıp yazıp yaranı kaşıyıp acıtıyorsam halâ manyakça aşığım anlasana..." ben anımsamıyorum ne vakit vazgeçtim sorgulamaktan. ne zaman tuttum öğütlerini tek tek... ne vakit tamam dedim bitirdim savaşımı seninle.. ne vakit pes ettim kazanmaya uğraşmaktan seni.. bilmiyorum zaman almış götürmüş ne varsa sevgili... Ama bugün ben çok özledim sevgili Seni sevmeyi Senin beni sevmeni.. -seviyordun ve hatta belki de hala seviyorsun biliyorum sevgili- tenimde gezinen ellerini.. gözümün içine içine bakan sıcacık gözlerini hep dimdirek baktın gölzlerime hep dimdirek baktım gözlerine yalansızlıktan sebep sevgili.. hiç yalan söylemedik biz tertemiz sevdik.. tek leke olmadan sevgili... ben bugün sevgili çok özledim bu sevgiyi.... şimdi sevgili gel söyleyelim şarkımızı... bağıra çağıra.... Çok geç oldu belkide düşündük taşındık Bir şey eksik cümlede Yüklem mi özlem mi sakladığın şey her neyse beni üzer mi Öyle çok şey varki içimde hep sustuk konuşmak yerine Konuşmadığımız her ne varsa Seninle sakladım gözlerimde Ne olur sende fazla üzülme Hep kendi kendine yenilme Konuşmadığımız her ne varsa seninle Bir damla gözlerimde Belki yanlış yoldayız Kaybolduk kaybolduk gizleyince kendimizde yorulduk Her hatada telafi gerekli değilmi Bizi durduran gurur mu kibir mi Öyle çok şey varki içimde hep sustuk konuşmak yerine Konuşmadığımız her ne varsa Seninle sakladım gözlerimde Ne olur sende fazla üzülme Hep kendi kendine yenilme Konuşmadığımız her ne varsa seninle Bir damla gözlerimde |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |