|
Aşka Dair Herşey kategorisinde açılmış olan Lütfen aşkı rahatsız etmeyiniz konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
08.12.2016, 03:25 | #1 (permalink) |
Ne mutlu eğri zamanda, Doğru yerde durabilene. | Lütfen aşkı rahatsız etmeyiniz Lütfen aşkı rahatsız etmeyiniz Aziz Valentine’nin sevdaya yasak konulmasına karşı çıktığı ve bunu başıyla ödediği,Aşk. Tarifi, tarifesi olamayan,yakıp kavuran,kül eden. Aşk hakkında bilmemiz gereken ilk şey hiç kimsenin bizi olduğumuz gibi sevmediğidir.Ya da olduğumuz gibi sevmeye devam etmediği.Görmek istediğini seviyor insan.Gördüğü ve kendi anlamlandırdığı şeyi seviyor.Sonra o gördüğünden nefret etmeye başlıyor.Bir insanı sevme sebebinizle ondan ayrılma sebebiniz neredeyse aynı olabiliyor.Başta sevimli,karizmatik bir isim verdiğiniz alışkanlığa,yapıya daha sonra başka bir isim verirsiniz.Bir insanın güçlü görünüşü etkiler mesela sizi sonra aynı güçlü görünüşe kibir dersiniz.Konuşkanlığı hoşunuza gider,buna belagat (iyi konuşma,sözle inandırma yeteneği) dersiniz.Gün gelir aynı konuşkanlığa gevezelik dersiniz. Ailelerimizin bize yaptığı en büyük kötülüklerden biri bizi herkesin koşulsuz sevecek kadar değerli ve vazgeçilmez olduğumuza inandırmalarıdır.Yazılan kişisel gelişim kitapları ve makaleler de cabası.''Siz çok değerlisiniz,kendinize değer verin,sizden daha değerlisi yok.'' Hiç biri yabancı gelmiyor bu cümlelerin değil mi? Terslik şuradaki herkes bu cümleleri duydu.Ve herkes en çok kendisinin değerli olduğunu düşünüyor.Bu yüzden sevmekten ziyade sevilmek istiyor. İtiraf edelim birinin hayatında ''en özel insan'' olmak sevmekten daha çekici geliyor.Bir kere çok havalı.Biri sabah akşam sizi düşünüyor,sizin için endişeleniyor,sizinle ilgili planlar yapıyor,odak sizsiniz.Yani yarattığınız o küçük dünyada prens ya da prenses sizsiniz. Unutmamak gerekir ki,karşınızdaki kişide bir annenin prensi veya prensesidir.İşte tam da bu yüzden o da en özel insan olmak ister.Bunu göz ardı edip sadece kendinizin özel olduğu düşüncesiyle hareket ederseniz karşınızdaki kişi bundan rahatsız olacaktır.Bir dönem sonra bu davranışlarına yansıyacak ve trip,kapris diye adlandırdığımız,zamanla tahammül edemeyişlere giden tartışmalar ve sonra susuşlar başlacak ki susuşlar bitişidir aşkın.Aziz Valentine kalkıp gelse o saatten sonra o aşkı kurtaramaz. Sonra aynı heyecan aynı biriciklik başka bir yerde başka birinde aranır ve bu böyle sürüp gider. Evet insan kendini sevmeli.Kendini sevemeyen kendine güvenemeyen birinin başkasını sevmesi,başkasına kalbini açması,hayatına alması da mümkün değildir.Ama bu kendimize olan aşkımızın çizgisi,çok çabuk bencillikle el ele tutuşuyor.Ve bu bencillikler,vurdumduymazlıklar,aşka asla geçemeyeceği Çin seddinden beter duvarlar örüyor. Oysa birini sevmek meşakkatli bir iştir.Çok klişe gelecek ama çok emek vermek lazım gelir. Aşk elini taşın altına koymak demektir.Bir başkasını aynı ''biriciklikle'', yani en az kendimiz kadar sevmeyi öğrenmeyi gerektirir.Sevgi öğrenilen bir şeydir,hesap yapılan bir şey değildir.Kimin kimi daha çok sevdiği üzerinden hesap yaparsanız,alınan hediyenin fiyatından farkı kalmaz aşkınızın. ''Beni ne kadar seviyor?'' sorusunun yanıtı ve ölçeri sizin o ilişkide ne kadar var olduğunuz ne kadar emek verdiğinizle doğru orantılı bir şeydir.Pazardan elma satın almıyorsunuz,birini koşulsuz seviyorsunuz. Cesaretiniz ya da elini taşın altına koyacak içtenliğiniz yok ise,lütfen aşkı rahatsız etmeyiniz. Sevmenin bir bedeli var elbet.Bedel,içtenliğiniz,cesaretiniz,kendi bencilliğinizden çıkabilme,başkasını düşünebilme,yerine koyabilme kabiliyetiniz ve kararlığınızdır. Bazen bütün bunları yapmanıza değecek insan karşınıza çıkmayabilir.Sizin koşulsuz,amasız,hesapsız sevginiz bir başkasında karşılık bulmayabilir.Biz buna ''kader,kısmet'' diyoruz.Bizi koşulsuz sevecek insanların değerini kaybettikten sonra anlamamıza ise ''keşke.'' Hayat bu,kader,kısmet olur,keşkeniz olmasın. Neşeniz bol,aşkınız uzun olsun.
__________________ |
17.12.2016, 17:17 | #2 (permalink) | |
| Cevap: Lütfen aşkı rahatsız etmeyiniz Alıntı:
Günümüz aşklarında en sık rastalnılan durumlardan bir tanesi."Acaba o beni ne kadar seviyor ? Ben mesaj atmasam o mesaj atacak mı ? Bu sabah geç mesaj attı. Şunu yaparsa gerçekten seviyordur.Özel günlerimizi unuttu demek ki yeterince sevmiyor. " Bunlar bana yanlış geliyor, bir insan gerçekten seviyorsa içten sever.Koşulsuz sever ..Sevginin, içtenliğin olduğu yerde gerçek aşk vardır işte. | |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |