Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu
 

Go Back   Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu > Hayat ve Eğlence > Serbest Kürsü > İlginç Olaylar
Kayıt ol Yardım Kimler Online Bugünki Mesajlar Arama

canlı casino siteleri canlı casino siteleri sagedatasecurity.com casino siteleri takipçi satın al
porno diyarbakır escort bayan antalya escort malatya escort

Dyatlov Geçidinin Sırrı

İlginç Olaylar kategorisinde açılmış olan Dyatlov Geçidinin Sırrı konusu , ...


Like Tree2Beğeni
  • 1 Post By MalıHulya
  • 1 Post By EbruLi

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 16.07.2014, 17:59   #1 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Dyatlov Geçidinin Sırrı

Dyatlov Geçidinin Sırrı

dyatlov pass,dyatlov geçidi olayı,dyatlov geçidi spor kazasi,dyatlov geçidi filmi,dyatlov geçidi belgeseli,dyatlov geçidi vakası ekşi,dyatlov geçidi izle,dyatlov geçidi faciası



9 dağcı 1959'da bir gece yarısı, Ural dağı eteğindeki kamp çadırlarından, ayakkabılarını, elbise ve giyeceklerini bırakarak, dayanılmaz soğuğa aldırmaksızın kaçtılar.
50 yıl önce bir Cumartesi gecesi meydana gelen ve 9 genç dağcının anlaşılamayan ölümleri ile sonuçlanan hadise, Ural Dağlarının bir kösesinde unutulmaya bırakıldı. Taa ki 1990 senesinde Rusya’nın yeniden yapılanma dönemine kadar... Sır, 1990 yılında arşivden çıkartıldı. Araştırmalar başladı. Ancak ölenlerin yakınları için, bırakın esrar perdesinin kalkmasını, aralanmadı bile...

Ekibe hastalığı sebebiyle katılamayan Yury Yudin seneler sonra olayın incelendiği bir televizyon belgeselinde “eğer hayatım boyunca cevabı alınacak tek bir soru sorma şansım olsaydı; bu soru ‘o gece arkadaşlarıma ne oldu?’ olacaktır” demekteydi.

Soldan Sağa: Lyudmila Dublinina, Rüstem Slobodin, Alexander Zolotaryov ve Zina Kolmogorova.

Herşey Böyle Başladı
Yury Yudin ve Ural Politeknik Enstitüsü’nden 9 öğrenci, 28 Ocak 1959 günü, iki hafta sürecek bir gezi için Ural dağlarında yolculuğa başladılar. Yolculuk, kuzeyde bulunan ve son yerleşim yeri olan Vizhay’a kadar planlanmıştı. Ekibin başında oldukça tecrübeli bir dağcı olan Igor Dyatlov vardı. Heyetteki herkes daha önce de zorlu tecrübelere katılmış olan çetin insanlardı. Yudin daha seferin başında rahatsızlandı ve ekibin gerisinde kaldı. Böylece ekip, 2'si kadın, 7'si erkek toplam 9 kişiden oluştu.

Kayakçılar 2 Şubat günü Otorten’i geçerek Holat Syahl tepesine ulaşmayı başardılar. Ekipten kalan fotoğrafları ve günlükleri inceleyen müfettişlere göre, saat 5'de çadırlarını kurarak kamp yeri oluşturdular. Kayakçıların bu bölgeyi neden tercih ettikleri belli değil... Çünkü grup 1,5 km. ileride dağ eteğindeki ormanlık bölgeye kamp kurmuş olsaydı, böylece iklimin sert etkilerinden de kendini koruyabilecektiler. Böylesi bir noktayı seçmiş olmaları bir şeylerden endişe ettiklerini düşündürmektedir.

Yudin’e göre bunun sebebi, Dyatlov’un orman içindeyken etraflarındaki orman örtüsü nedeniyle tepeyi gözden kaybetme korkusu olmalıydı.

Keşif seferi için Enstitü'den ayrıldıkları sırada Dylatlov, Otorten Dağı'ndan Vizhay’a döndüklerinde durumları hakkında telgraf çekeceğine söz vermişti. Bu işin muhtemel tarihi 12 Şubat olarak planlandığı için o güne kadar kimse grubun durumundan endişe etmediler. Hatta Dylatlov, Yudin’e bir kaç gün gecikme olabileceğini de söylemişti. Ancak 20 Şubat'tan sonra alarm çanları çalmaya başlayacaktı. Enstitü ve kayakçıların yakınları, öğrencilerin aranması için polis ve askerî yetkililerden yardım isteyeceklerdir. Bölgeye askerî keşif uçakları ve helikopterler gönderildi.

Müfettiş raporlarına göre, çadırlar içeriden yırtılmıştı. Öyle ise içindekiler panikle dışarı çıkmış olmalılar. Ama neden?

Cesetlere Ulaşılıyor
Öncü arama ekipleri 6 gün sonra 26 Şubat'ta kamp yerine ulaşabildiler. Yekaterinburg’dan gelen telgrafta ekip başkanı Mikhail Sharavin “yarıya kadar yırtılmış ve içi kar ile dolmuş çadıra ulaştık. İçi boş, ancak grup ayakkabılarını bile çadırda bırakarak burayı terk etmiş” diye yazmaktaydı.

Ekibin Çadırı Paramparçaydı
Yapılan teknik incelemede çadırın içeriden yırtıldığı ve civarında karın altında kalmış olan 7-8 kişiye ayak izlerinin olduğu anlaşıldı. Ayak izlerinin hiç birinde ayakkabı veya çorap giyildiğine dair belirti yoktu. Bu ayak izleri yalın ayaklı birilerine aitti. Hem de gecenin o dondurucu soğuğunda..

Çadırdaki gençleri, gecenin bir yarısı dondurucu soğukta, yalın ayak ve bir daha hiç kullanmamak üzere çadırlarını yırttırarak dışarı kaçmaya nasıl bir kuvvet zorlamıştı? Araştırmayı yürüten dedektiflere göre bu ayak izleri gruptakilere aitti ve hiç bir yabancı ayak izi tespit edilemedi. Kampta 9 dağcıdan başka kimse yoktu. Civarda da... Ayak izleri, dağın eteğindeki ormana doğru gidiyor ancak 500 metre sonra aniden yok oluyordu. Sharavin, ilk iki cesedi ormanın sınırında bir çam ağacının altında buldu.

Cesetler ekipteki 24 yaşındaki Georgy Krivonischenko ve 21 yaşlarındaki Yury Doroshenko'ya aittiler. Ve her ikisi de ayakları çıplak ve üzerleri elbisesizdi. Sadece iç çamaşırı giymişlerdi. Yanlarında yakılarak kömürleşmiş ağaç parçaları vardı. Çamın dalları ağacın 5 metre kadar üst kısımdan koparılmıştı. Demek ki, adamlar olaydan sonra ağacı tepesine çıkarak etrafa veya bir şeylere bakmışlardı. Bir kısım dal kırıkları kar üzerinde dağınık olarak bulundu.

Hadiseye yakından şahit olanlar, turuncu renkte ateş kürelerinden bahsetmektedirler. Bazılarına göre askerî bir silah, kimilerine göre başka âlemlerle temas olayı...

Yardım Arama Ekiplerinin Gayretleri
Dyatlov, 22 yaşındaki Zina Kolmogorova ve 23 yaşındaki Rüstem Slobodin’e ait sonraki üç ceset, ağaç ile kamp arasındaki sahada 150 metre ara ile bulundu. Cesetler arasındaki mesafeden onları kampa dönmeye çalışırlarken öldükleri sonucuna varıldı. Uzmanlar hemen adlî tahkikata giriştiler. Cesetler üzerinde yapılan otopsi işlemlerinde net bir sonuca ulaşılamadı. Adlî tıp uzmanları, beş cesedin hipothermi (yani soğuk etkisi ile donarak) neticesi öldüğünü açıkladılar. Slobodin’i kafasında fraktür tespit edildi ancak bu kırığın ölümcül olmadığı anlaşıldı. Olay mahallinde kalarak 2 ay boyunca araştırmalarını sürdüren araştırma ekibi, çamlıklardan 75 metre uzakta kara gömülü dört cesedi daha ortaya çıkardı.

Nicolas Thibeaux-Brignollel (24), Ludmila Dubinina (21), Alexander Zolotaryov (37) ve Alexander Kolevatov'un (25) bulunan cesetlerinden anlaşıldığı kadarıyla, travmatik şekilde ölmüşlerdi. Thibeaux-Brignollel’ın kafatası kırılmış, Dubinina ve Zolotarev’in kaburga kemiklerinde kırıklar bulunmakta ve gene Dubinina’nın dili yerinden sökülmüştü.

Bütün bunlara rağmen cesetlerin travmaya uğrayan kısımlarının dış yüzeylerinde yani cesetlerin üzerlerinde yaralanma belirtileri yoktu. Yani kırık kemikleri etrafını saran adale-et ve deri üzerinde yaralara rastlanılmadı. Cesetlerdeki tahribat, araba çarpmasına benzetilmesine rağmen, yara izleri oluşmaması, hadisenin esrarengizliğini iyice arttırdı.

Sır İyice Büyüyor
Son dört ceset, diğerlerinden daha kötü giyimliydi. Anlaşılan sonraki, ilk kim öldüyse onun kıyafetlerini üzerine geçirmişti. Zolotaryov, Dubinina’nın kürklü montunu ve şapkasını giymişti. Dubinina’nın ayağında ise Krivonishenko’nun yün pantolonu vardı. Elbiseler üzerinde yapılan incelemelerde ise, yüksek oranda radyasyona rastlanılmış olması başlı başına bir muamma idi.

Olaydan bir kaç ay geçtikten sonra Rus yetkililer itham edecekleri kimseye ulaşamadıklarını, vakanın çözümsüz kaldığını açıkladılar. Böylece dosya gizli bir arşive gönderilerek unutulmaya terk edildi.

Yıllar sonra sırrı çözmeye çalışan Yekaterinburg-Dyatlov Olayını Araştırma Derneği Başkanı Yury Kuntsevich "olayın olduğu sene 12 yaşında olmasına rağmen, otoritelerin ve araştırmacıların olayı halktan saklama gayreti içinde olduklarını" hatırlamaktaydı. Savcılık önce Mansi yerlilerinin bu cinayetleri işledikleri iddiasını araştırdı. Güya kendi yurtlarına geçiş yolu açan kâşifleri birilerinin cezalandırdığı düşünüldü. Oysa ne Otorten ve ne de Holat-Syahl yöre halkınca kutsal veya özelliği olan yerler değildi. Keza olay mahallinde de 9 kayakçıdan başkaları olduğuna dair hiç bir iz ve belirti yoktu. Otorten Dağı, Mansi dilinde “Ölüm Dağı” anlamına geliyordu. Hepsi o...

1959 senesinde bir gece aniden 9 kayakçının hayatına mâl olan neydi? Dosya 30-40 sene sonra tekrar ele alınıyor. Ancak o dönem şartlarında toplanan ve açıklanan belgeler ne derece sağlıklıdır, belli değil...

Yeniden Gündemde
1990'da yazar Anatoly Guschin olayla ilgili bir araştırma yapıyor ve dosya yeniden hatırlanıyor. Yazar bazı fotoğrafları ve önceden bilinmeyen ayrıntıları gün ışığına çıkarıyor. Pek çok belgenin ortadan kaybolduğunu anlaşılıyor; hem de en can alıcı belgeler... Araştırmasıyla ilgili “Sırlar Dokuz Hayata Mâloldu” isimli bir kitap yazıyor. Yazara göre, Sovyetler'de askerî bir silah denemesi sırasında dokuz kişi ölüyor. Tabii bu bir teori... Hakikat çok daha farklı olabilir.

9 kayakçı için, ismini yaşanılan olaydan alan Dyatlov Geçidi'nde bir Anıt Mezar taşı dikildi.

__________________
all the best.




Konu YeşiL6 tarafından (31.08.2015 Saat 21:37 ) değiştirilmiştir. Sebep: Resim EkLenip DüzenLendi..
YeşiL6 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 14.09.2014, 23:27   #2 (permalink)
Zamanla sadece "zaman" tüketirsin unutamazsın..!
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dyatlov Geçidinin Sırrı

Olay diye buna derim...
O kitabıda okumak isterim...
Olayı yaşamış gibi oldum...

__________________
The_End
iNNocent isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 31.08.2015, 20:42   #3 (permalink)
Özel Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dyatlov Geçidinin Sırrı

Alien'ler yaşıyordu o zamanlar.

Mithrandir beğendi.
MalıHulya isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 01.09.2015, 22:54   #4 (permalink)
If you close your eyes
And open your mind,
You will see...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dyatlov Geçidinin Sırrı

Abbovv anam bu ne nan
Gece gece uyuyamam da ben şimdi
Çok ilginç gerçekten

__________________


Say what you mean, tell me I'm right
And let the sun rain down on me
Give me a sign, I want to believe...
Orlíku!
Ripley isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.2015, 23:43   #5 (permalink)
-Waiting for a train

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dyatlov Geçidinin Sırrı

Bikaç vaka daha duymuştum bunun gibi, ben bunların rastgele yada devlet olarak yapılmış olduklarına inanmıyorum,uzaylı olabilir (tabi uzaylıdan neyi kasdettiğimize bağlı )

__________________
inception isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.2015, 23:50   #6 (permalink)

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dyatlov Geçidinin Sırrı

Korkacagim smdi :/

...

inception beğendi.
__________________
Kadının gücünü
Hafife Alma.








Her Yol Sana Çıkar
Galatasaray !


EbruLi isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz.


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum hakkında Kullanılan sistem hakkında
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır. Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2016, ve Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.
yetişkin sohbet chatkamerali.net

Saat: 21:34