|
İslamiyet kategorisinde açılmış olan Mezhepsizlik Dinsizliğin Köprüsüdür konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
22.09.2014, 10:22 | #1 (permalink) |
| Mezhepsizlik Dinsizliğin Köprüsüdür Mezhepsizlik Dinsizliğin Köprüsüdür Bilindiği gibi "Mezhepsizlik Dinsizliğin Köprüsüdür" sözü, yirminci yüzyılın yetiştirdiği en büyük alimlerden ve son Osmanlı Şeyhülislam vekillerinden biri olan merhum Muhammed Zâhid el-Kevserî'ye aittir ve merhumun "Makâlât" adlı eserinde yer alan makalelerden birisinin başlığıdır.[1] Bu hikmetli söz, bahse konu makale neşredildikten sonra adeta darb-ı mesel haline gelmiş ve dilden dile yayılmıştır. Bu yazıda, bu sözün ne anlama geldiği ve İslam Dünyası'nın yaşadığı ilmî ve fikrî tecrübeye ne ölçüde denk düştüğü gibi hususları irdelemeye çalışacağız. Öncelikle başlıkta geçen iki kavramın, "mezhepsizlik" ve "dinsizlik" kavramlarının nasıl anlaşılması gerektiği üzerinde duralım. Buradaki "mezhepsizlik", hem hiçbir mezhebi tanımamayı, hem de klasik tabiriyle "telfik"i, yani mezheplerin hükümleri arasından bir derleme ve seçme yaparak karma bir mezhep oluşturmayı anlatmaktadır. Zira her birinin ayrı bir usul ve metodu olan mezheplerden hiçbirisini tanımamakla, aralarındaki ihtilafları ve bunların sebeplerini görmezden gelerek bu metot ve usuller doğrultusunda konmuş olan hükümleri birleştirme girişimi arasında netice olarak hiçbir fark yoktur. Çünkü son tahlilde her iki davranış şekli de, belli bir metodu iltizam etmeme noktasında buluşmaktadır. Başlıktaki cümlede yer alan "dinsizlik" ise, hiçbir dini tanımamaktan ziyade, dinler arasında herhangi bir fark gözetmemek ve muhtelif dinlere mensup insanları aynı kategoride değerlendirmek anlamına gelmektedir. Bilindiği gibi İslam Dünyası'nda başgösteren –ve genellikle Cemaleddin Efganî ile başlatılan– "yenilikçi" hareketin en önemli taleplerinden birisi ve belki de birincisi, Müçtehit İmamlar'ın içtihatlarının artık eskidiği, miadını doldurduğu ve bugünün meselelerine çözüm getirmekten uzak kaldığı gerekçesiyle yeni içtihatlar yapılmasıdır. İslam Hukuku'nun (Fıkıh) modernize edilmesi ve çağa uydurulması için, içtihat mekanizmasının temel unsurları ve belirleyicileri olan Kitap, Sünnet, İcma ve Kıyas'ın yeniden gözden geçirilmesi ve akılcı bir bakış açısıyla yeni yorumlara ve fonksiyonlara kavuşturulması şeklinde başlayan bu hareket, geçen zaman içinde muhtelif veçhelere büründü ve farklı yönelişlere teşne oldu. Her ne kadar yenilikçilerin muhtelif konularda birbiriyle bağdaşmayan çeşitli görüşleri ve bu görüşler etrafında –taraftarları ve karşıtları arasında– cereyan eden tartışmalar konumuzla yakından ilişkili ise de, bu yazının amacı bu ayrıntıya girmek olmadığından, burada sadece yukarıdaki kuşbakışı tesbite şu noktayı eklemekle yetineceğiz: Az önce "yenilikçi hareket" şeklinde ifade ettiğimiz reformist/modernist yaklaşımın talepleri ve teklifleri elbette Fıkıh ve İçtihat sahalarına münhasır değildi. Bu hareketin boyutlarının kaçınılmaz olarak Akait alanına da uzandığını müşahede etmekteyiz. Nitekim Cemaleddin Efgânî'den başlayarak Fazlur Rahman'a ve oradan da günümüz Türkiye'sindeki bazı isimlere uzanan "İbrahimî dinlerin diyaloğu" söylemi, (kimi zaman bu dinlerin esasta bir olduğu, kimi zaman da Ehl-i Kitab'ın da cennete gideceği şeklindeki iddialarla) reformist/modernist çevrelerin üzerinde ısrarla durdukları bir tez olarak canlılığını muhafaza etmektedir.[2] Her ne kadar meselenin bu boyutu konumuz ile yakından ilişkili değilmiş gibi görünse de, bu yazının başlığı, bu boyutu da ilgi alanımız içine sokmaktadır. Zaten aşağıda izleyeceğimiz 4 merhalenin sonuncusu üzerinde dururken bu nokta kendiliğinden tebellür edecektir... Evet, reformist/modernist çevrelerin talepleri "yeni içtihatlar yapılmalıdır" söylemiyle, aslında "eski" içtihatların Kur'an, Sünnet, İcma ve Kıyas hakkındaki değerlendirmelerinin geçersizliğini dile getirmiş oluyordu. Peki bu 4 asl hakkında reformist/modernist çevrelerin yaklaşımı genel olarak nasıldır? Bu sorunun cevabını, söz konusu 4 aslın sonuncusundan başlayarak verecek olursak
__________________ Kadının gücünü Hafife Alma. Her Yol Sana Çıkar Galatasaray ! |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |