Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu
 

Go Back   Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu > Din Ve Maneviyat > İslamiyet
Kayıt ol Yardım Kimler Online Bugünki Mesajlar Arama

canlı casino siteleri canlı casino siteleri sagedatasecurity.com casino siteleri takipçi satın al
porno diyarbakır escort bayan antalya escort malatya escort

Yemin Bozmanın Kefareti

İslamiyet kategorisinde açılmış olan Yemin Bozmanın Kefareti konusu , ...


Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 26.03.2014, 21:52   #1 (permalink)
mel
Aktif Üye
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Yemin Bozmanın Kefareti

Yemin Bozmanın Kefareti

yemin kefareti - yemin borcu nasıl ödenir


Bazı konularda kızınca yemin ediyoruz. Öfkemiz geçince de pişmanlık duymaya başlıyor, yemini bozmak istiyoruz. Böyle hallerde ne yapmalıyız?
Gelen yemin sorularını şöyle özetleyebiliriz. Deniyor ki: Bazı konularda kızınca yemin ediyoruz. Öfkemiz geçince de pişmanlık duymaya başlıyor, yemini bozmak istiyoruz. Böyle hallerde ne yapmalıyız?

Yeminimizde durmalı mıyız? Duramaz da bozarsak kefaretini mi vermeliyiz? Ayrıca bozulan yemin için ne kadar kefaret ödememiz gerekir onu da bilemiyoruz. Bilgi verirseniz nasıl davranacağımızı bilecek, bozduğumuz yemin borcuyla kalmamaya dikkat edeceğiz..

Cevap: Yemin öyle her kızdığınızda rast gele söylenecek basit bir cümle değildir. İnsan hayatında ancak çok mecbur kaldığı yerlerde yemin eder. Çünkü yemin Allah'ın isimleriyle olur. "Vallahi, billahi, tallahi" gibi kutsal sözlerle yapılır. Allah'ı, kutsal isimleriyle şahit tutmak ise basit bir söz değildir.

Bu sebeple çok mecbur kalmadan yemin etmemeli, ama yemin yapılmışsa onda da sebat etmeli, sözünüzde durmalısınız.

Ancak, günah olan bir işi yapmaya yahut da sevap olan bir işi yapmamaya yemin etmişseniz bu yeminlerinizde durmaktansa bozarak kefaretini vermeyi tercih etmeniz daha doğru olur. Çünkü böylesi yeminde durmakta fayda yok, zarar ise çoktur.

Mesela, biriyle küs durmaya, evine gitmemeye, ona iyilik yapmamaya yemin etmek bozulmayacak yemin değildir. Öyle ise küs durmayıp konuşmalı, evine gitmeli, iyilik yapmalı, böylece bozduğunuz bu yeminin kefaretini vermeyi tercih etmelisiniz.

Gelelim kefarete: Ne midir bozulduktan sonra verilecek yemin kefareti?

- On tane fitre miktarı parayı ayırıp on yoksula ayrı ayrı yemin kefareti olarak vermektir. Mesela, bu sene fitreyi on liradan vermişseniz on tane fitreyi, yani yüz lirayı yemin kefareti olarak ayırıp yoksullara dağıtmalıdır.

Böylece yoksula yardım etmiş olmanın hürmetine bozduğunuz yeminin günahından kurtulmuş olacağınızı düşünebilirsiniz. Zaten kefaret, silmek demektir. Bozulan yeminin günahını silmiş olursunuz yoksula verdiğiniz on tane fitre yardımıyla.

Ancak yemin kefaretini ödemenin kendine mahsus şartı vardır. Şöyle ki:

- Bir yoksula bir günde birden fazla yemin kefareti verilemez. Bu sebeple, yoksulun aile fertlerine de ayrı ayrı birer fitre kefaret gönderilebilir. Böylece on ihtiyaç sahibine ayrı ayrı birer fidye vermekle kısa zamanda kolayca kefaret borcu ödenebilir.

Kefareti vekille vermek de mümkündür. İtimat edeceğiniz birine verirseniz, o sizin adınıza ihtiyaç sahibi kalabalık öğrencilere, başka yoksullara da dağıtarak ulaştırabilir. Yemek masrafına da kullanılabilir.

-Şayet yeminini bozan kimse, on tane fitre verecek maddi güce sahip değilse, aralıksız üç gün oruç tutar. Bozduğu yeminin kefaretini üç gün aralıksız oruçla ödemiş olur. Birinden borç para alarak kefaret ödemek zorunda kalmaz.

Özetleyecek olursak diyebiliriz ki:

-Bir kötülüğü yapmaya, yahut da bir iyiliği yapmamaya yemin eden kimse, yemin ettim diye o kötülüğü mutlaka yapmaya, o iyiliği yapmamaya çalışmamalıdır. Tam aksine, o kötülüğü terk etmeli, o iyiliği yapmalı, böylece bozmuş olduğu yeminin de kefaretini vermeyi tercih etmelidir.

Yemin konusunda bir mühim noktaya daha dikkat çekmek isterim.

Yeminin en korkuncu, yalancı şahitliklerde yapılan yalan yemindir.

Bu yeminin kefareti yoktur. Yalancı şahitlikteki yeminin vebalinden kurtulmak, yalan yeminle yok edilen hakkın, sahibine tekrar iadesini sağlayarak, mağdurla helalleşmekle ancak mümkün olabilir.

Bu yüzden, şahitliklerde yalan yere yapılan yemin 'Ocakları söndürür, yalancının başına belaları yağdırır!' ikazıyla tarif edilmiştir. Zaten bilen insan da yalancı şahitlik yapmaya cesaret edemez.

alıntı...

__________________



Güzel oyundu gerçekten ayakta alkışladım seni.
mel isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz.


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum hakkında Kullanılan sistem hakkında
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır. Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2016, ve Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.
yetişkin sohbet chatkamerali.net

Saat: 07:38