Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu

Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu (https://www.forumaski.com/)
-   Matematik (https://www.forumaski.com/matematik/)
-   -   Bir Eğlenceli Matematik Deneyimi (https://www.forumaski.com/matematik/22739-bir-eglenceli-matematik-deneyimi.html)

Jaqen 28.12.2012 21:51

Bir Eğlenceli Matematik Deneyimi
 
Özet: İlköğretimde matematikle akademik olarak ilk kez tanışan çocukta genelde toplumdaki matematik korkusunun vermiş olduğu ön yargının da etkisiyle bir öz güven eksikliği vardır. Bu korku çocukta farklı düşünmekten korkma, çözüm üretmede yetersizlik gibi konularda olumsuzluklar oluşur.

Özet: İlköğretimde matematikle akademik olarak ilk kez tanışan çocukta genelde toplumdaki matematik korkusunun vermiş olduğu ön yargının da etkisiyle bir öz güven eksikliği vardır. Bu korku çocukta farklı düşünmekten korkma, çözüm üretmede yetersizlik gibi konularda olumsuzluklar oluşur.
1. GİRİŞ
Okullarda, özellikle ilköğretim okullarında, öğrenciler matematik öğrenme sürecinde ve etkinliklerinde çeşitli güçlüklerle karşılaşmaktalar; matematik derslerinden ve derslerde yapılan bir takım etkinliklerden hoşlanmamaktadırlar. Hoşlanmama ve çekinme, bir süre sonra matematikten korkma durumuna dönüşmektedir. Bu olumsuzlukların kaynağı, bilimsel bazda sorgulanmadığı gibi giderilmesi yönünde yapılan çalışmalar ve alınan önlemler, ülkemizde çok sınırlıdır.
Bu çalışmanın birinci bölümünde matematik korkusunun kaynakları sorgulanıyor. İkinci bölümde matematiğin dinamik düşünce yapısını tanıtmak için amatör bir ruh ve toplumsal duyarlılıkla hazırlanan etkin, katılımcı, bir eğlenceli matematik gösterisinin genel formatının nasıl olduğu anlatılıyor. 2000 yılında 13. Ulusal Matematik Sempozyumu etkinlikleri içinde de yer alıp akademisyenlerden de olumlu tepkiler alan İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Matematik Topluluğunun (İYTE-MT) “Eğlenceli Matematik Gösterisi” yeni bir öğretim modeli olup olamayacağı tartışılıyor. Son bölümde ise üç yıllık geçmişi olan on beş bin öğrenci kitlesi ile kucaklamış olan bu gösterilerde rasgele seçilen beş yüz öğrenciye uygulanan değerlendirme anketlerinin sonuçları ve bu konudaki değerlendirmelere yer verilmektedir.
2. MATEMATİK VE KORKU
Platoncuların akademilerinin girişine yazdıkları “ Matematik Bilmeyen İçeri Girmesin!” cümlesinde Olimpus dağındaki tanrıların yasakçı anlayışları mı gizlidir?. Yoksa matematiğin zihinsel bir çıkarım olduğu için, bu işi de en iyi usta filozofların yapacağına olan inanç mı gizlidir?, bilinmez. Bu anlayış kısmen de olsa toplumun geniş bir kesimini oluşturan, yaşamlarını el emeği ile sürdüren insanları ve onların çocuklarını olumsuz yönde etkilemiştir. Antik Yunandan günümüze toplumun geniş bir kesimi matematiğin konusunun ne olduğunu bilmeden, onun filozoflara yaraşır bir soyut düşün uğraşısı olduğu yanılgısına kapılmıştır. Zeno’nun buna karşı çıkması; alt tabakanın da matematiği başarabileceğini göstermeye çalışması genel yargıyı değiştirememiştir. Toplum yeterince “Matematiğin konusu”, “Matematiğin düşünme yöntemleri”, “Matematiksel nesneler ve sonuçlarla, doğanın nesneleri ve toplumsal sonuçları “ konularında aydınlatılmamıştır. Toplumda hakim olan görüş hep ; “Matematik zordur, entelektüel bir merak gerektirir”, “Matematik soyuttur”, “Matematik bilim adamlarının dilidir” yönündedir. Sonuç olarak matematik herkesin başaramayacağı bir düşün uğraşısı olarak kabul bulmuştur . Bu yargı yıllardır kuşaktan kuşağa böyle geçti. Sonuçta bulgusal stratejiler yerine, yöntemler ve kurallar geldi. Ortaya hantal, sıkıcı bir şey çıktı. Oysa teknolojideki hızlı değişimler, bilginin çabuk üretilip tükendiği çağda, doğanın dilinden başka bir şey olmayan matematik, bir düşün uğraşısı olması nedeniyle geleceği aydınlatıyor. Bu durumda matematikte yöntemler ve kuraldan çok , inceleme, sorgulama, çözüm getirme, bunu test etme ve genellemeye yönelmek çok daha önemlidir. Sorun bunu kim yapacak? Nasıl yapacak? Matematiği toplumun geniş bir kesimine sevdirmek için hangi öğretim metotları kullanılacak? İYTE-MT’nun matematik gösterileri bu korku ve olumsuzlukları gidermeye yönelik tek çalışmadır.
3. MATEMATİK GÖSTERİSİ
İYTE-MT’nun hazırladığı matematik gösterisi öncelikle öğrencileri, daha sonra toplumun diğer kesimlerini matematiksel düşünme uğraşısı içine çeken bir tür beyin fırtınası etkinliğidir. Gösteri grubu genelde dört kişiden oluşur ve bunlardan biri müzikçidir. Gösteri grubu bir süre internet ortamında, kütüphanelerde soru ve kaynak taraması yapar. Belirlenen sorular günlük olaylara veya olgulara göre uyarlanır, öyküleştirilir ya da bestelenir. Oluşturulan soru bankasındaki sorular zaman içinde güncelleştirilir. Belirlenen veya davet alınan okula göre bir hafta öncesinden okulun çevre koşulları, öğrenci- veli profili belirlenir ve buna göre sorular ve konular seçilir. Gösterinin genel bir provası alınırken, gelebilecek her türlü soru ve tepkiye karşın önlemler tartışılır. Matematiksel oyunlar tespit edilir.
Gösteri yapılan ortamlar genelde 20-100 kişilik ortamlardır. Fakat bu gösteriler daha geniş öğrenci kitlesi ile de gerçekleştirilebilir. 1998 Kiraz Yatılı Bölge Okulu (YİBO)/İZMİR, 1999 Söke/AYDIN (Kapalı Spor Salonu), 2000 Bilfen Koleji/İSTANBUL, 2000 Çamlaraltı Koleji/İZMİR, 2001 Eşme YİBO/UŞAK, 2001 Acarlar Koleji/İSTANBUL gösterileri 300-900 kişilik öğrenci/öğretmen/veli gruplarına yapılmıştır. Gösterinin başında öğrencilerle “Matematik nedir?” üzerine beyin fırtınası yapılır. “Matematik Tarihi” konusunda kesitler sunulur.
Gözlenen: Öğrencilerin %99’u “Matematik Tarihi” konusuna yabancıdır. Matematiğin tanımı hakkında temel bilgilerden uzaktır. Öğrencilerin 5-8 yılda haftada en az üç saat gördüğü dersin tanımını bilmemeleri acı bir durumdur. Bu gözlem üzerine sunucular gösterilerde ünlü bir matematikçinin kimliği ile gösteri yapmaya başlamıştır. Amaç, matematik tarihi konusunda bazı temel olayları, temel kişileri ve kavramları ilköğretim düzeyinde tanıtmaktır.
Gösteri esnasında müzikçinin sahnede meddah türü bir işlevi vardır. Grubun diğer elemanlarını bir oyun düzeni içinde dönüşümlü olarak sahneye çağırır. Kimi zaman öğrencilerin görüşleri doğrultusunda bu çağrıyı yapar. Her sunucunun repertuarında 3-4 soru vardır. Katılımcı öğrenciler sunulan her bir sorunun çözümü hakkında bir fikri varsa sahneye gelir çözümünü arkadaşlarına anlatır, kimi zaman ip ucu ister, kimi zaman pes eder. Ama temel bir ilke vardır kimseye çözümün yanlış denilmez. Gösterinin amacı doğru/yanlışları belirlemekten çok bir soru üzerinde bireysel ya da topluca keşiflerde bulunmak, değişik çözüm stratejileri geliştirmektir. Kısacası matematik gösterisi kitlesel bir düşün oyunudur. Öğrenciler yaklaşık 1-2 saat süren gösteride matemüzik , topoloji, üç renk, sıkıştırma, tahmin et vb. matematik oyunları ile eğlenirken bir yandan da problem hakkında düşünmeye devam ederler. Matematik gösterilerinde herhangi bir şey bir anda matematiksel bir nesneye ya da sorudaki bir varlığa dönüşebilir; avuç içleri tavaya, kâğıt parçaları bir dilim ekmeğe, kibrit çöpleri roma rakamlarına dönüşür. Gösterilerde genelde tepegöz kullanılır ama yeri geldiğinde yazı tahtası veya bir bilgisayar-projektör de devreye girebilir. Öğrencilere o gün orada çözülen sorunun internet ortamında nasıl bulunduğu, bu sorunun bir gün önce Asya’daki, Amerika’daki çocuklar tarafından çözülmeye çalışıldığını, yarın kim bilir dünyanın hangi ülkesinde çözüleceği vurgulanır. Amaç, öğrencideki motivasyonu, heyecanı ve evrensel duyguları yoğunlaştırmaktır.
Gösterinin ara geçişlerinde ve sonunda müzik vardır. Bu müzik bildik müzik değildir, sözleri gizemli, anlamlı olan, ezgisi kimi zaman kıpır, kıpır, kimi zaman ise hüzün doludur. Gitar ve flütün ezgisi kısa sürede öğrencileri gömüldükleri sandalye ya da sıralarından çıkartır. Problemleri birlikte tarayan, öyküleştiren, çözüm stratejileri geliştiren, verileri ve tanımları ilişkilendiren ve sonuçta çözümlerin coşkusunu, heyecanını birlikte yaşayan öğrenciler müziğin coşkusu ile birlikte el ele matematiğin türkülerini söylerler.
İlki 1998 Güz döneminde yapılan eğlenceli matematik gösterisi matematiğe ve matematik haberlerine genelde ilgisiz olan basının da ilgisini çekmiştir. Eğlenceli matematik gösterileri hakkında gazeteler “Matematik Kabus Savarları”, “Matematik Savaşçıları”, “Düşün Şovcular” diye yazarken, televizyon kanalları “ Matematik artık öğrencilerin korkulu rüyası olmaktan çıkıyor” diye haberler yapmaya başlamıştır. Yerel gazetelerde eğlenceli matematik soruları yayımlanırken, TV programlarında matematik gösterileri söyleşi konusu olmuş ve ülke genelinin dinleyebildiği radyo istasyonlarında matematiğin gizemli dünyası hakkında konuşmalar yapılmıştır. Okullarda matematik toplulukları ya da kulüplerinin kurulmasına destek verilmiştir (Özel Ekin Lisesi, Bilim İlköğretimokulu). Ekim 1998 tarihinden Mayıs 2001 tarihine kadar geçen süre içinde 15 eğitim kurumunda on binin üzerinde öğrenci/öğretmen/veli grubuna ulaşan eğlenceli matematik gösterileri hakkında öğrencilerin tepkileri ise aşağıdaki bölümde verilmektedir.
4. ÖĞRENCİLERİN DEĞERLENDİRMELERİ
2000 ve 2001 yılları içinde toplam 500 ilköğretim okulu ikinci kademe öğrencilerine uygulanan “Eğlenceli Matematik Gösterisini Değerlendirme Anketi” iki başlık altında toplam 12 sorudan oluşmaktadır. Birinci bölümde öğrencilerin kendileri, aileleri ve okudukları okul ve sınıf hakkındaki bilgilerden oluşmaktadır. Anket uygulanan öğrencilerden 250’si özel okul, 250’si devlet okulu öğrencisidir. Bu öğrencilerin 200’i erkek ve 300’ü kız öğrencidir.

• Gösteriye katılan öğrencilerin sınıf dağılımı: 5.Sınıf: %20 , 6.Sınıf: %40, 7.Sınıf: %30, 8.Sınıf: %5 , Diğer %5
• Matematik dersinde bir önceki yıl başarı durumları: Başarılı: %20, İyi:%50, Geçer:%20, Başarısız:% 10
• Ailelerinin Matematiğe olan ilgisi: Çok:%40, İdare eder:%30, Çok az: % 14, Hiç yok:%12
• Matematik dersi hakkındaki genel kanıları: Çok seviyorum:%20, İlginç ve sevilebilir:%50, Zor ve korkuyorum% 30
• Matematik Gösterisinin sınıf içi etkinliklerine benzerliği: Çok benziyor:% 5, Biraz benziyor: % 25, Çok farklı: %70
• Gösteride en çok etkilendikleri şeyler: Müzik, Matematik Oyunları, İlginç deneysel sorular, Sıcak atmosfer, Grup çalışması.
• Sınıf içi çalışmalarınızın da böyle olmasını ister misiniz?: Evet: 400 Hayır: 30 Fikrim Yok:70
• Gösteri hakkındaki genel düşünceleri: Çok iyi: % 76, İyi:%20, İdare eder: %2, Kötü:%2
• Matematik Dersi Eğlenceli olabilir mi?: Evet: %90, Hayır: %4, Fikrim yok: %6

Buna göre temel bulgularımızı şu başlıklar altında toplamak mümkündür:
• İlköğretimdeki not sisteminden dolayı karne notlarından öğrencilerin matematik dersinde başarılı olup olmadıklarını kestirmek güçtür. Fakat ankete katılan öğrencilerin %74’ünün matematiğe olan ilgilerinin normalin altında olması ve öğrencilerin %80’inin matematikten korkuyor ya da matematik hakkında ürkek düşüncelere sahip olması, matematik korkusunun ilköğretimde başladığı ve bunun zamanla daha büyüdüğünü ortaya çıkartıyor.
• Ailelerinin matematiğe olan ilgisi öğrencilere göre daha fazla olması ailenin, çocuğunun iyi bir meslek edinmesinde matematiğin ne derece önemli olduğunu kavramış olmasından kaynaklanabilir.
• Öğrenciler matematik gösterilerinden oldukça etkilenmiştir.
• Öğrencilerin büyük bir kısmı derslerinin ve sınıf içi çalışmalarının da böyle olmasını istiyor. Bunun nedeni sorulduğunda, gösteride deneyselliğin, heyecanın, sorulardaki çekiciliğin, ucu açık soruların yoğunluğunun, yaşamsal ve soyut kavramların iç içe olmasının kendilerini iki saatlik gösteri boyunca uyanık tutuğunu, sürenin nasıl geçtiğini anlamadıklarını, ilk kez keşke matematik dersi bitmesin dediklerini bildirdiler.
• Bilgi çağının en genç nesillerinin tepegöz ve bilgisayarın gösterilerde kullanılmasından pek etkilenmeyip, matematik oyunları, matemüzik, sıcak atmosferden, sunucuların hoş görüsünden, kendilerini sürekli düşünmeye yöneltmelerinden etkilenmiş olmaları üzerinde ciddî çalışmalar yapılması gereken bir konu gibi duruyor.
• Öğrencilerin büyük bir çoğunluğu matematik derslerinin yeniden yapılanma ile daha eğlenceli olabileceğine bu gösteriden sonra daha çok inandıklarını belirtiyor.

5. SONUÇLAR

• Gösteriyi izleyen öğretmenler kendi öğretmen teknikleri ile öğrencilerin öğrenme tekniklerinin her zaman çakışmadığını, öğretim tekniklerinin esnek ve çeşitli olmasıyla katılımın ne derece arttığını görüyorlar.
• Matematiksel kavramlar günlük yaşamdaki örneklerden yola çıkarak, drama teknikleri kullanılarak sunulduğu taktirde, bu kavramların öğrenciler tarafından içselleştirilmesi ve kavranması daha kolaydır.
• Matematiksel kavramlar tarihsel gelişim süreçleriyle verildiğinde, müzik, oyun matematik öğretim metotlarına eklendiği taktirde öğrencinin ilgi süresi ve heyecanı daha canlı ve uzun süreli olur.
•Bir çok öğretim tekniğinin uygulandığı bu gösterilerde öğrenciler kendiöğrenme sitillerini yakından tanıyorlar. Kendi düşünme sistemlerini öğreniyorlar. Problem çözümünde çözümü engelleyen mantık yapılarını kavrıyorlar. Çözüm üzerinde yılmadan çalışmayı, düşündükleri sürece hata yapmaktan korkmamaları gerektiğini öğreniyorlar.
• Öğrenci kendini harekete geçiren soru türlerini, kendine güveni, düşünmeyi,fikir üretmenin en az doğru sonuca ulaşmak kadar önemli olduğunu öğreniyor.


Saat: 18:04

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.


SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.