Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu

Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu (https://www.forumaski.com/)
-   Psikoloji (https://www.forumaski.com/psikoloji/)
-   -   İnfertilite Çiftlerin Psikolojisini Nasıl Etkiler (https://www.forumaski.com/psikoloji/31615-infertilite-ciftlerin-psikolojisini-nasil-etkiler.html)

Zeyy 04.05.2013 22:37

İnfertilite Çiftlerin Psikolojisini Nasıl Etkiler
 
Çiftler evliliklerindeandan itibaren istedikleri anda çocuk sahibi olabileceğini düşünür. Halbukigünümüzde 100 çiften 15’i istedikleri zaman anne-baba olma yetisine sahipdeğildir. Çiftler çocuk sahibi olamadıklarını fark ettiklerinde, fark edip buyola çıktıklarında aşmaları gereken psikolojik bir sürecine girerler…
Linklerimizi üyelerimiz görebilir Uslanmam üyeliği için tıklayın.
Linklerimizi üyelerimiz görebilir Uslanmam üyeliği için tıklayın.
İnfertilite çiftler için gittikçe yaygınlaşan bir sorun halinegeldi. Kadının kariyer merakı çiftlerde ileri yaş infertilite sorununyaşanmasındaki sebebi artırırken, erkek de modern yaşamın getirdiğiolumsuzluklara bağlı olarak sperm kalitesi sorunu gündeme gelmeye başladı.Çiftlerin evlat sahibi olamama sorunu fark etmesi ise karşılarına aşmalarıgereken bir süreci getirdi.

İnfertilite tedavisüreci eşlerde farklı duygu ve tepkiler yaşatır!
Kadın ve erkek evlat sahibi olamama sürecini farklı duygularda vefarklı tepkilerde yaşar. Genellikle teşhis konulduktan sonra çocuk sahibiolamamayı; suçluluk duygusu, red etmek, öfke nöbetleri ‘neden ben’ ‘niçin ben’‘herkes gebe kalıyor, ben niye kalamıyorum?’ ‘Allahım nerede yanlış yaptım?’gibi duygularla yaşayabilir ‘doktor yanlış teşhis koydu’, ‘tahlil sonuçlarıyanlış çıktı’ gibi söylemlerle de inkar yoluna gidebilirler. Bunu izleyensüreçte aşırı alkol-sigara tüketimi, dikkat güçlüğü, ağlama krizleri, yemebozuklukları, asosyallik, nedeni belli olmayan ağrılar ortaya çıkabilir. Tekrarbaşka doktora gidilir, tekrar testler yaptırılır… İnkar aşaması hastadanhastaya göre de değişir. Bazıları bir problem yokmuş gibi davranıp bir yılhiçbir şey yapmazken, bazıları da süreci hemen tamamlayıp tedaviyebaşlayabilir. Teşhis ve tedavi süreci eşlerin evlilik yaşamlarında aşmalarıgereken en önemli barajı oluşturur.
İnfertilite kişilik değil, tıbbı bir sorundur!
Doğurganlık yetisinin olmaması çoğu kişide başarısızlık olarakda algılanabilir. Halbuki bu tıbbi bir sorundur. Burada kabullenilmesi veçiftlere söylenmesi gereken nokta şudur; doğurganlık yani infertilite sorunubir kişilik sorunu değildir.
Tedaviyi etkileyen diğer önemli etken; strestir. En yoğun stresi yaşayanvakalar arasında ABD’de yapılan bir araştırmada kanser vakalarının ardındanikinci sırada infertil çiftler yer alıyor. Bu araştırma şu gerçeği ortayakoyuyor; infertil olmak önemli bir stres kaynağıdır, infertilite tedavisi deayrı bir stres kaynağıdır… Süreç bir kısır döngü içerisinde yaşanır. Stresinfertiliteyi artırır, infertilite de stresi… Tüm bu süreç başta yumurta vesperm kalitesi olmak üzere tedaviyi olumsuz etkiler.


İnfertilite çiftlerin psikolojisini nasıl etkiler?
Kadının doğal içgüdüsüdür, anne olmak. Bu nedenle problem kim deolursa olsun çözüm arayan, moral veren, tedaviye zorlayan, mücadele eden, sabırgösteren, doktoru bulan, gerektiğinde kolundaki bileziği bozduran kadındır.Doğurganlık kadınla başladığı için tedavi aşamasında da kadın fiziksel olarakyorulur.
Erkekte yaşanan sorunlar ise tamamen farklıdır. Erkek bu konuları konuşmamayı,içinde yaşamayı tercih eder. Çevresel ve ailevi faktörlerden daha az etkilenir.Kadın ise çevresel ve ailevi faktörlerden daha çok etkilenir. Anne,kayınvalide, sıradan bir arkadaş toplantısında bile kendisine çocuk veya tedavisüreci ile ilgili sorular yönlendirilir. Kadının psikolojik yükü daha ağırdıröyle ki erkeğin infertil olması iktidarsızlık olarak algılandığı için kadınçoğunlukla problemi kendisinden kaynaklıyormuş gibi göstermeye bile çalışır. İnfertilolduğunu öğrenen erkek iç dünyasına sığınır, sigara veya alkol kullanımınıartırır, evden uzaklaşma dahi yaşayabilir. Kadının her söylediğini suçlayıcıbir yorum olarak algılar, öfke kusar, kendisini kusurlu ve özürlü olarakalgılar. Ve tüm bunları kendi iç dünyasında yaşar. Oysa kadının yükü daha ağırolmasına rağmen kadın çoğu zaman yaşadıklarını olduğu gibi kabul etmeyeeğilimlidir. Erkek infertilitesinde yaşanan inkar sürecinde erkeğin eşiniboşayıp, ikinci eşiyle tedaviye başladığı vakalar bile olabilir. Çünkü birçokvakada erkek infertilitesinde çözüm bulmak daha kolaydır. Fakat bu sıradakadının yaşı ilerlediği için tedavide başarısızlık gündeme gelir. Bu durumdaerkek eşinden boşanıp daha genç bir kadınla evlenip, çocuk sahibi olmayıdeneyebilir. Sonuç olarak; evliliklerde erkek kaynaklı infertilite olduğundaboşanma olayı daha az yaşanırken, kadın infertil olduğunda daha az boşanmayaşandığı gözlemlenmektedir.


Uzmandan psikolojik destek almak şart mı?
Çiftlerden biri ya da ikisinde tedavi başlamadan veya tedavibaşladıktan sonra baş-mide gibi ağrılar, dikkat toplamada güçlükler, ağlamakrizleri, gerginlik, yeme bozukluğu, iştahsızlık, sigara veya alkolkullanımında artış, öfke nöbetleri yaşanıyorsa psikolojik destek alınmasınıönerilir. İnfertilite tedavisi sırasında stresten uzak durmanın hem tedavi hemde birey üzerinde olumlu etkileri vardır. Kişinin yaşadığı stres tedavininbaşarısı kadar önemlidir. Tedavinin olumlu yönde ilerlemesi için stresi kontrolaltında tutmak gerekir. Bu süreçte eşler birbirine destek olmalıdır. Çiftlerehayatlarının en sakin döneminde tedaviye başlamalarını, iş, eş ve aileproblemlerinin minimumda olduğu dönemde tedaviye başlamalarını önerilir. Çünkütüp bebek tedavileri zaten doğal bir stres kaynağıdır. Özetle; infertil olmakbir stres, infertilite tedavisi ayrı bir strestir. Sonu belli olmayan sonucubelli olmayan bir infetilite tedavisi olmak, sonucu bilinmeyen bir şey içinemek ve para harcamak, umut etmek yeterince stres kaynağı oluşturur.

Alıntı.


Saat: 11:19

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.


SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.