|
Serbest Kürsü kategorisinde açılmış olan Berlin'de hakimler var konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
01.05.2015, 00:52 | #1 (permalink) |
Ne mutlu eğri zamanda, Doğru yerde durabilene. | Berlin'de hakimler var Berlin'de hakimler var Adalet deyince akla ilk gelen,herkesin hemen hemen bildiği bir söz vardır. ''Berlin'de hakimler var.'' Sözün öyküsü şöyle: Prusya Kralı II. (Büyük) Frederik,Potsdam ormanlarında gezinirken bir tepeye ulaşır.Görür ki hemen yanında daha büyük bir tepe daha vardır ve bu tepenin üstünde bir değirmen kuruludur. Yüksek olan tepeye Saray yaptırmayı düşünmektedir.Değirmeni satın alarak bu hayalini gerçekleştirmek ister.Fakat değirmenci satışa razı değildir. Büyük Frederik değirmenciyi ikna etmek için,değirmene değerinin kat kat üstünde bir bedel ödemeyi teklif eder. Değirmenci Sans Souci,''Hayır,değirmenim satılık değil'' der. Kral bu cevaba kızar ve ''Sen benim Prusya Kralı olduğumu bilmiyor musun ?'' diye sorar. ''Biliyorum, biliyorum'' der Sans Souci.''Sen de benim bu değirmenin tapulu sahibi olduğumu biliyor musun'' diye de sorar. Kral çok öfkelenir.''Senin tapunda olsa rızanda olmasa,ben burayı zorla alacağım.Bakalım o zaman ne yapacaksın?''der. Değirmenci başını kaldırır ve atının üzerinde bütün ihtişamı ile duran Kral'a,sükunet için de ''Berlin de hakimler var'' der. Kral bu cevap üzerine,ıslah ettiği mahkemelerin adaletine,kendi aleyhinde de güvenildiğini anlar ve bu yel değirmeninin Prusya Krallığı devam ettikçe korunmasını ister ve onun daha altında olan tepeye sarayını diker ve adını da Sans Souci Sarayı koyar. Bursa'da kadılar vardır. Bursa'daki Ulu Camii'nin ana kubbesinin tam altında 18 köşeli bir şadırvan vardır.Hiçbir camide olmayan,Ulu Cami'yi diğerlerinden ayıran bu özelliği mimarın estetik kaygısı sanırsanız yanılırsınız.Yıldırım Bayezit dönemi eseri olan cami ve şadırvanın hikâyesi şöyledir: Caminin inşa hazırlığı sırasında arazide hakkı olanlara istimlak bedeli ödenir.Ama nasılsa halledilir diye sona bırakılan,üzerinde harap bir kulübenin olduğu küçük parça sorun olur.Arsanın sahibi yaşlı bir Hıristiyan kadındır ve ne kadar fazla para teklif edilirse edilsin arazisini vermek istemez.Cami arazisinin tam orta yerine denk gelen arsanın mülkiyetinde sorun çıkınca proje iptal edilir.Birkaç sene sonra yaşlı kadın ölür,kimi kimsesi olmadığı için arazisi devlete kalır.Projenin önünde engel kalmamış görünür. Bu kez Bursa kadısı çıkar ortaya.Kadının Hıristiyan olduğunu,arsanın camiye dahil edilmesine bu nedenle karşı çıktığını,onun ölümüyle mülke sahip olan devletin arsayı kadının rızası hilafına kullandıramayacağını söyler.Sonunda üzerinde namaz kılmanın doğru olmayacağı düşünülüp burası şadırvan haline dönüştürülür. Adalet,zulmetmeyerek herkese hakkını vermek ve her şeyi akıl,mantık ve hikmete uygun olarak yerine getirmektir.Adalet,zulmün karşılığıdır.Kainatı yaratan,insanların huzurlu bir şekilde yaşamasını isteyen Yüce Rabbimiz adaleti,iyilik yapmayı,yakınlara yardım etmeyi emreder,hayâsızlığı,fenalığı,azgınlığı ve zulmün her çeşidini yasaklamıştır.Tarihte adaletsizliğin ve zulmün baş gösterdiği toplumların uzun süre yaşadıkları görülmemiştir. Berlin'de hakimler varsa,ülkemizde de kadılar vardı bir zamanlar. Son günlerde yaşanan hukuksuzlukları,komplolarla hayatları karartılan insanları,yetkililerin hukuk tanımaz davranışlarını,yargının içine düştüğü acınacak hali gördükçe,İstanbul’da da,Ankara’ da da,İzmir’de de kısaca Türkiye’de de hakimler var diyebilsek keşke. Hükümdar haksız olarak bir köylüden yumurta alırsa,adamları köylünün bütün tavuklarını alır.Sadi. Bir yargıç,iyi niyetle dinlemeli,akıllıca karşılık vermeli,sağlıklı düşünmeli,tarafsızca karar vermelidir.Sokrates Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun.Freud
__________________ |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |