|
Serbest Kürsü kategorisinde açılmış olan Yeşil ümit perisi konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
09.09.2013, 21:37 | #1 (permalink) |
Tecrübeli Üye | Yeşil ümit perisi Yeşil Ümit Perisi Mevlâ, bir kapıyı kapatırken diğerini açıyor bugün... Yepyeni bir yılın kapı eşiğindeyiz. Birini uğurlarken, diğerine hoş geldin diyoruz... Yeni yıla ümit dolu temenniler dilekler gönderirken geçen yılın muhasebesi nedense hep bu günler içinde yapılıyor. Diğer günlerden ne farkı varsa? Uluslararası kabul, bu gün değil de, nisan veya ağustosa denk gelseydi yılbaşı diye, biz de o zaman kutlayacaktık. İşin ilmi ve tarihi boyutu var tabi ki.. Farklı takvimlerde olduğu gibi... Top yuvarlaktır sonuçta, başı sonu olmadığı için, yılbaşı da tamamen bir kabulün ürünü. Ezel ve ebed kavramı yani sınırsızlık, insanoğlunun bu dünyada ki idrak sınırlarını zorladığı için bir başlangıç noktası mutlaka istiyoruz. Ve her doğruyu o başlangıç noktasına göre yürütmek istiyoruz. Yani bu bizim fıtratımızdan geliyor... Her neyse fazla bilimsel ve felsefik takılmadan bu günümüzün tadına varalım. Muhasebesini tutalım biz. Geçen yıl bu zamanlar neredeydik ne yapıyorduk? Neler yaptık bu süre zarfında? Kâr kazanç dengesi ne durumda? Ne bulduk, ne kaybettik? Ne öğrendik neyi unuttuk? Değişim yaşayanlar, yerinde sayanlar, geriye kayanlar; sınırsız sayıda hikâye vardır bu konuda. Giden yılın ardından gelecektir yenisi Böyle yazmış, dizmiş, düzenlemiş birisi Beklenti tohumları dökülüyor sel gibi Beyaz karın altında yeşil ümit perisi........Asuman Soydan * Hayatımın 52. Yılbaşı gecesini yaşayacağım bu gün inşallah... Elli iki defa geçmişim demek ki bu kapıdan. Bilmem daha kaç kez geçeceğimi! Bu süreyi, duygularımla kontrol ettiğim zaman asla kabul etmiyorum... Hayır, ben bu kadar yaşamış olamam diyor duygularım. Henüz yolun başındayım, bu merdivenleri ben çıkmadım diyorum... Sonra da dönüp yaşam başlıklarına bakıyorum. Of ne sular akmış köprülerin altından...Değişmeyen tek şey değişimin kendisi tabi ki! Değişimin kendisi yerinde sayarken bizleri hallaç pamuğu gibi attırarak kırk şekle sokmuş bakıyorum da... Düşünüyorum ve soruyorum şimdi; Nerde benim sessiz sakin çocukluğum? Arayışı, sorgusu bol olan; yarı asi yarı uysal gençliğim! Papatya tarlasına dalarken coşkudan başı dönen kız, nerde? Seyrettiği her Türk Filmini, onuncu kez bile anlatırken ağlayan ben, Okul tatilinden nefret eden ideal öğrenci, Baba delisi, arkadaş delisi, okul delisi kız nerde? Yirmi dört saat içinde kırk sekiz saat çalışan anne; Çocuklarının aşçısı, hizmetçisi, hemşiresi, psikoloğu, öğretmeni, arkadaşı velhasıl her tür sancısı... Şimdi ise çiçeği burnunda bir anneanne! Hayatın gözlemcisi; Şiir yazan, yazı yazan, resim yapan... Kalem ve fırçasının hakiki dostu... Yaşamış ve düşünmüş olduğu her şeyi Ebedileştirmek isteyen bir yalnız yolcu... Bakalım ruhumun hangi resmi olacak, tuvalimde sonuncu? Film şeridi gibi geçti 52 sene gözümün önünden. Ama hepsi bu yazıyı okuma süresi kadar bile değildi. Yaşamımızın muhasebesinden çıkan ibret suyuna bakalım. Eğer içinde sevgi ağırlıktaysa kârdasınız, yoksa ot gibi boşuna gelip gidiyorsunuz bu dünyadan... Yeni yılın gönlüne ümit tohumu ekip Yeşil fidan, gür ağaç oluşunu görelim Sevgileri yağdıran berrak göklere sahip Yeşil hayat olarak gelişini görelim...........Asuman Soydan Sevgiyle yoğrulmuş bir hayatın lezzetiyle yaşamak nasip olsun diliyorum. Yaşanmış yılların bıraktığı tecrübenin parıltılı meşalesiyle nice aydınlık yıllarda yürüyelim. Pişmanlık içermeyen, aman dedirtmeyen, kardeşliği bol, umudu bol yarınlara... Yeni yıl insanlığa, milletime, sevdiklerime HAYIRLA GELSİN DİLİYORUM... alıntı
__________________ Teşekkür Etmek için Beğen Butonuna Tıklayınız. |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |