Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu
 

Go Back   Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu > Eğitim - Öğretim > Dersler > Türkçe - Edebiyat
Kayıt ol Yardım Kimler Online Bugünki Mesajlar Arama

canlı casino siteleri canlı casino siteleri sagedatasecurity.com casino siteleri takipçi satın al
porno diyarbakır escort bayan antalya escort malatya escort

Türk Edebiyatında Roman

Türkçe - Edebiyat kategorisinde açılmış olan Türk Edebiyatında Roman konusu , ...


Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 17.07.2013, 14:35   #1 (permalink)
Root Administrator

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Türk Edebiyatında Roman

Türk Edebiyatında Roman

Türk edebiyatında roman 19 yüzyılda ortaya çıkan bir yazım türüdür Roman Tanzimat'la başlayan batılılaşma sürecinin bir parçası olarak kültürel birikimin doğal bir sonucu değil bir çeşit sanat ithali şeklinde Türk yazınına girmiştir Romanın tür olarak Türk edebiyatında görülmesi Fransızca’dan Yusuf Kamil Paşa’nın yaptığı Fenelon’un Telemak adlı eserinin çevirisi Terceme-i Telemak ile olmuştur Daha sonra adı bilinmeyen bir çevirmen Victor Hugo’nun ünlü romanı Sefiller’i çevirmiştir Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu Fransa ile yakın siyasi ve kültürel ilişkiler içinde olduğu için özellikle Fransız romanının etkisi ön plana çıkmaktadır Nitekim roman kelimesi de Türkçe'ye Fransızca'dan doğrudan geçmiştir Böylece bir süre Fransız romanlarının çeviri ve uyarlamaları okunmuş ve benzer örneklerin yazılması için zemin hazırlanmıştır Özellikle 1860-1880 yılları arası yoğun bir şekilde çevirilerin yapıldığı bir dönem olmuştur


İlk Türk romanı Şemseddin Sami’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı eseridir (1872) Osmanlı yazarları tarafından yazılan ilk romanlar genellikle oldukça zayıftır Bunda romanın tür olarak batıdan alınmasının büyük payı vardır Bu çeşit bir düz yazı geleneği olmayan Türk yazarları özellikle karakter yaratmak konusunda yüzeysel kalmışlar ve karikatüre benzeyen tipler ortaya çıkarmışlardır İlk yazılan romanlar kimi zaman nerdeyse birebir olacak şekilde batılı örneklerin taklitleri olarak görülebilir Bu ilk dönem yazarları daha çok Fransız Romantizm akımını örnek almışlardır Taner Timur'a göre bunun öncelikli nedenlerinden biri bu dönemde Fransız romanında etkili olan Doğalcılık akımı ve bu akım doğrultusunda yazılan romanların toplumun en yoz ve kötü halini yansıtma eğiliminde olmalarıdırOsmanlılar bu romanlarda anlatılan hikâyeleri bu nedenle beğenmemiş ve kendilerine uygun görmemişlerdir Émile Zola gibi yazarların kötümser determinizmi yerine dönemin değişen Osmanlı toplumuna daha çok hitap eden konuları tercih etmişlerdir Bu durum Taner Timur'un Ahmet Mithat Efendi'den yaptığı alıntıda şöyle geçmektedir:

Bu zamanın tabii romancılarına bakılacak olursa dünyada ve bahusus dünyanın Fransa denilen kısmında ve hele Fransa'nın Paris denilen yerinde fezaili beşeriyeden (insani erdemlerden) hiçbir eser kalmamış olmak lazım gelir



Bu nedenle dönemin romanlarında daha çok romantik aşklar ve yanlış batılılaşma ana tema olarak ön plana çıkmaktadır Dönemin bazı önemli romanları şunlardır: Recaizade Mahmud Ekrem’in Araba Sevdası (1896) Namık Kemal'ın İntibah (1878) ve Ahmet Mithat Efendi'nin Felatun Bey'le Rakım Efendi'si (1875)

Servet-i Fünun Edebiyatı döneminde ilk usta romanlar ve usta yazarlar kendilerini gösterdi "Sanat sanat içindir" tezini savunan bu yazarlar aşk ve acıma gibi konuları işledi Halit Ziya Uşaklıgil bu dönemin en önemli romancısı sayılır Uşaklıgil'in Aşk-ı Memnu (1925) adlı romanı günümüzde de en başarılı Türk romanlarından biri olarak kabul edilir

1910’dan sonra milli duyguların ağır basmasıyla birlikte "Genç Kalemler" dergisi çevresinde Türkçülük akımı gelişti Milli romanların yazılması bu dönemde başladı Halide Edip Adıvar’ın Vurun KahpeyeReşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanları bu dönemin örneklerindendir


Cumhuriyet döneminin ilk romanları ulusçuluk akımını oluşturmuştur Çoğunlukla Kurtuluş Savaşı'nı konu edinen romanları bu ilk örnekleri ise ulusal modernleşme hareketinin etkisiyle "köy romanı" takip etmiştir 1960 sonrasında sol eğilimlerin artmasıyla toplumcu romanlar yazılmaya başlanmıştır Gerçekçi akımın etkisi 12 Eylül Darbesine kadar devam etmiştir 1980 sonrası entelektüel durulmanın etkisi uzun bir süre devam etmiş ancak 1990'larda daha özgün romanlar yeniden belirmeye başlamıştır

Jaqen isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz.


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum hakkında Kullanılan sistem hakkında
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır. Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2016, ve Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.
yetişkin sohbet chatkamerali.net

Saat: 12:39