Adalet Bakanlığı, açlık grevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin sağlık durumlarının kritik düzeyde olmadığını açıkladı. Bakanlık, "açlık grevi"nde bulunan tutuklu ve hükümlülere düzenli olarak tuz, bal, limon, şeker ve vitamin verildiğini kaydetti.

CHP milletvekillerinin açlık grevine ilişkin yayınladıkları rapora, Adalet Bakanlığı yazılı açıklamayla yanıt verdi. Açıklamada, CHP Milletvekilleri Veli Ağbaba, Aytuğ Atıcı, Melda Onur, Nurettin Demir'in Ankara 1, 2 No.lu F Tipi, Ankara Kadın Kapalı, Bolu F Tipi, Kocaeli 1 ve 2 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarında açlık grevi eyleminde bulunan hükümlü ve tutukluları ziyaretleri sonrasında, yaptıkları basın açıklamasında, "eylemcilerin iaşe bedellerinin Adalet Bakanlığı tarafından kesildiği, açlık grevine başlamadan önce Adalet Bakanlığı'na ve Başbakanlığa dilekçe vererek iaşe bedellerinin kendilerine limon, şeker ve su olarak verilmesini istedikleri ancak bu taleplerinin reddedildiği, önemli sağlık sorunları yaşadıkları ve en fazla kilo kaybının 18, ortalama kilo kaybının ise 10 kilogram olduğu" iddialarına yer verildiği anımsatıldı. Bugün itibariyle 67 ceza infaz kurumunda açlık grevi eylemi yapan 682 hükümlü ve tutuklunun bulunduğunun belirtildiği açıklamada, grevde olarların kilo durumlarına ilişkin şu bilgilere yer verildi:


-"DÜZENLİ OLARAK TUZ, BAL, LİMON, ŞEKER VE VİTAMİN VERİLMEKTE"-

"Kocaeli 1 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda açlık grevi eyleminde olan 15 kişi arasında en fazla kilo kaybının 7,2 kg olduğu, Kocaeli 2 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda açlık grevi eyleminde olan 14 kişi arasında ise en fazla kilo kaybının 8 kg olduğu doktor kontrolleriyle tespit edilmiştir. Bolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda 19 kişinin katıldığı açlık grevinde hükümlü ve tutuklular ilk muayenelerinde kilolarını ölçtürmedikleri için kilo kayıpları tespit edilememiştir."

Açıklamada, söz konusu ceza infaz kurumlarında açlık grevine katılan hükümlü ve tutukluların, her gün düzenli olarak doktor tarafından kontrol edildiği ve sağlık durumlarının kritik düzeyde olmadığı kaydedildi. CHP milletvekilleri tarafından ziyaret edilen Ankara Kadın Kapalı, Ankara 2 No'lu F Tipi, Kocaeli 1 ve 2 No'lu F Tipi, Bolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları'nda, açlık grevinde bulunan hükümlü ve tutukluların günlük iaşelerini aldıklarının ifade edildiği açıklamada, "Bu kişilere düzenli olarak tuz, bal, limon, şeker ve vitaminler verilmektedir" denildi.

-"AÇLIK GREVİ EYLEMCİLERİNİN İAŞE BEDELLERİ KESİLMEDİ"-

CHP milletvekilleri tarafından ziyaret edilen Ankara 1 No'lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda açlık grevi eyleminde bulunan hükümlü ve tutuklunun bulunmadığına dikkat çekilen açıklamada, "Tutuklu ve hükümlülerin "açlık grevine başlamadan önce Adalet Bakanlığına ve Başbakanlığa dilekçe vererek iaşe bedellerinin kendilerine limon, şeker ve su olarak verilmesini istedikleri ancak bu taleplerinin reddedildiği' iddiası tamamen gerçek dışıdır. Açlık grevine katılan hükümlü ve tutukluların bulunduğu odalarda kalan ve açlık grevine katılmayan diğer hükümlü ve tutuklular ise günlük iaşelerini almakta ve kantin alışverişi yapmaktadırlar" değerlendirmesine yer verildi. Açlık grevi eylemcilerinin iaşe bedellerinin Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından kesildiğine ilişkin iddiaların da tamamen gerçek dışı olduğunun belirtildiği açıklamada, şöyle denildi:

"TBMM İnsan Hakları Komisyonu, Cezaevleri Alt Komisyonu üyeleri, 1 Kasım 2012 tarihinde, Kurum doktoru ve bir bağımsız doktorla birlikte Bolu F ve T Tipi Ceza İnfaz Kurumları'nda açlık grevinde bulunanları ziyaret etmiştir. Ziyaret sonrası yapılan açıklamada "açlık grevinde bulunanları diğer mahkûmlardan ayırt edemedikleri, sağlık sorunlarının bulunmadığı, normalde 14 gün sonra görülen çöküntü ve zihin sekmeleri gibi belirtilere rastlanmadığı' ifade edilmiştir. Komisyonun bu değerlendirmesi de, CHP Milletvekillerinin raporunu doğrulamamaktadır."

"AÇLIK GREVİNİ DIŞARIDA OLANLAR YAPSIN"

Sağlık Bakanı Recep Akdağ cezaevlerinde süren açlık grevleriyle ilgili olarak, kutsal yaşam hakkının yanında durmak, bu eylemlere zorlanan hükümlü ve tutukluların eylemlerini sonlandırmaları için onlara destek olmak gerektiğini belirtti. Akdağ, "Eğer oruç tutmakla açlıkla bir siyasi sonuca ulaşılacaksa lütfen dışarıdakiler bunu yapsın. Kim bu meseleyle işin çözüleceğine inanıyorsa, siyaseten buyursun yapsınlar. Dışarıda olanlar, hür bir biçimde gezenler, dolaşanlar, yiyenler, içenler, hürriyeti tamamen elinde olanlar bunu yapsınlar" diye konuştu

(alıntıdır)