NE DİYOSUUN, YAKINDA KANAL D'DE BAŞLIYOR




‘Ne Diyosuun’ bitmiş gibi görünse de aslında bitmeyen ve kolay kolay da bitecek gibi görünmeyen bir aşkın hikayesi.

Ali Kemal-Cansu çifti, geçmişte sevgili olmayı beceremedikleri için bugün de ayrılığı bir türlü kıvıramayan(!) sakarlıklarıyla sürekli birbirlerinin ayağına dolanan iki kentli genç… Her ikisi de ayrıldıktan sonraki ilişkilerinde aradıklarını bulamamışlar, bu yüzden zihinlerinin bir köşesinde hâlâ birbirlerine dair umutlarını taze tutmak gibi bir dertleri var; bu yüzden dört yıl sonra tekrar karşılaştıklarında bıkıp usanmadan birlikte geçirdikleri zamanın küllerini eşeliyorlar. Sadece onlar da değil, en yakın arkadaşları Derman ve Binnur da, ‘batmış’ bu aşkın en yakın tanıkları olarak işleri karıştırmakta ellerinden geleni(!) yapıyorlar. Biten bir ilişkinin ardından kara kara düşünenler, gidenin ardından gözyaşı dökenler ve unuttum diye yalanlar söyleyenlerin dizisi 'Ne Diyosuun' bir ayrılık komedisi.

Ne Diyosuun’u tersten anlatılmış bir aşk hikayesi olarak nitelemek mümkün. Zekice kurgulanmış senaryosu ve oyuncularının ‘resital’ kıvamındaki yorumlarıyla Ne Diyosuun, aşkın içindeki ayrılığı değil, ayrılığın içindeki aşkı anlatmaya aday, ve de son derece eğlenceli bir ‘modern zamanlar’ dizisi.

Senaryosunu Murat Boyacıoğlu’nun kaleme aldığı, yönetmenliğini Kerem Çakıroğlu’nun üstlendiği, başlıca rollerinde İlker Aksum, Dilara Gönder, Ayçin İnci, Bülent Seyran ve Mehmet Ali Kaptanlar gibi usta isimlerin yer aldığı dizi yakında Kanal D ekranlarında seyircisiyle buluşuyor.


Oyuncular



Ali Kemal
"Bugün karşılaşsak yine sevgili olurduk, yine olacağız zaten"

Hayatı gönlünce ve dilediğince yaşayan Ali Kemal, parayı ve kariyeri asla dert etmeyen kendisiyle barışık, oldukça mutlu biridir. Aynı zamanda dürüstlüğü ve öz güveniyle insanlara kendini kabul ettiren, kolayca sevdiren bu nevi şahsına münhasır genç adam; 3 yıl boyunca gönülden bağlı olduğu biricik aşkı Cansu tarafından terk edilse de onu sevmekten asla vazgeçmemiştir. 1 yıl boyunca yaşadığı ayrılık acısı Cansu'nun onunla yeniden görüşmek istemesinden sonra büyük bir umuda dönüşür. Ali Kemal, Cansu'yla yeniden başlamak için kendine has yöntemler denerken, ayrılık içinde ayrılık acısı çekmeye mahkumdur.


Cansu
"Şimdi onu daha çok seviyorum, çünkü aşık değilim"

Hızlı düşünen, verdiği kararlarının sonucunun neler olabileceğini düşünmeyen ve bu yüzden çok sık yanılan Cansu, güzel ve yalnız bir kadındır. Bir yazılım şirketinin üst düzey yöneticiliğini yapan, kariyer sahibi bu genç kadın 3 yıllık yıpratıcı bir ilişkiden sonra terk etmeyi başardığı eski sevgilisi Ali Kemal’i aramakla hayatının en büyük hatasını yapar. Onunla sadece bir arkadaş olarak görüşmeye karar verdiğinde her şeyin yeniden başlayacağının farkında değildir.




Derman
"Cuma hallediyorum abi"

Büyük bir borç batağında olan Derman, “Cuma hallediyorum abi” mottosuyla hayatını bir şekilde idame ettirmeye çalışan bir bistro işletmecisidir. Fahri ortağı olduğunu söylediği Ali Kemal’in gazıyla garson olarak çalıştığı bistroyu borçlarıyla devralan bu sempatik adam, son derece iyi niyetli biridir. Derman, sadece kirasını ödediği evi değil Ali Kemal’le hemen hemen her şeyini paylaşmaktadır. Oysa Ali Kemal neredeyse her günü, hayatta kalma mücadelesi şeklinde geçen Derman'a pek de yardımcı olmamaktadır.




Binnur
"Babam sağ olsun"

Taşralı zengin bir ailenin kızıdır. Hiçbir maddi problemi yoktur, babasına ve onun gücüne güvenir. İstediği her şeyi kolayca elde edebileceğini zanneden, güzel olduğu kadar küstah da olan Binnur, erkeklere güvenmediği gibi aşka da inanmaz. Zalimlik düzeyinde açık sözlü biridir. Hayattaki tek arkadaşı olan Cansu'nun hemen hemen her anında yanında olan Binnur onu Ali Kemal’den uzak tutmaya çalışırken farkında olmadan bunaltır. Ayrı olsalar bile Cansu'yla Ali Kemal’in birbirlerine bağlılıklarını bir türlü anlamayan Binnur günün birinde kentli görünümün altında bir Berivan, bir Ezo gelin barındırdığını fark edip kendiyle barıştığında gerçek bir aşk kadınına dönüşecektir.



Payidar
"Hayvana iyi bakacaksın"

Payidar bistronun garsonu, muhasebecisi, müdürü, abisi, zaman zaman aşçısı kısaca hemen hemen her şeyidir. Hem salon adamı hem de racon adamı olan Payidar görmüş geçirmiş biridir. Kadın erkek ilişkisi hakkında söyleyeceği çok şey olan Payidar mümkün olduğu kadar az konuşur. Her seferinde “hayvana iyi bakacaksın” diyerek sözlerini tamamlarken aslında ima ettiği şey erkek doğasıdır. Bütün servetini kadınların peşinde koşarken yiyip bitiren bu bilge adam, yaşadığı büyük iflası kutlamak için geldiği bistroda hesabı ödeyemeyince garsonluğa başlamış ve Derman’la Ali Kemal’i çok sevdiği için bistroda takılmaya devam etmektedir.


Fragmanları