Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu

Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu (https://www.forumaski.com/)
-   Serbest Kürsü (https://www.forumaski.com/serbest-kursu/)
-   -   Ateşe Karşı [2.Bölüm] (https://www.forumaski.com/serbest-kursu/79793-atese-karsi-2-bolum.html)

Jaqen 23.12.2013 17:29

Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
ATEŞE KARŞI [2. BÖLÜM]



Çam ağaçları, Türk Sanat Müziği korosundaki insanlar gibi sağa sola hafif hafif sallanıyordu. Havada serin bir rüzgâr hâkimdi. Hastanenin bahçesinde yer yer gezinen hastalar göze çarpmaktaydı. Serdar'ın alnında ufak bir bant vardı. Hastaneden taburcu olmuştu.

Hastane bahçesinin kapısında iki adam belirdi. Yüzlerinde tebessümden eser yoktu. Gerçi Serdar'ın annesi hep derdi; ''Esere değil, tesir edene bak oğlum'' İki adam Serdar'a yaklaştılar. Sol taraftaki Serdar'a elini uzattı:

- Merhaba. Ben komiser Rasim Mert. Bu da -yanındakini işaret ederek- yardımcım Melih. Ekibimiz kaza yeri ve sonrası araştırmalarını tamamladı. Göze çarpan bir şey yok. Fakat sana da bir kaç soru sormamız gerekiyor. Bizimle emniyete kadar gelir misin?

Serdar hiç itiraz etmeden kabul etti. Yüzü asıktı ve kafasını yerden hiç kaldırmıyordu.

Emniyet binasında sessizlik vardı. Sanki binadaki herkes ikinci bir emre kadar saygı duruşuna geçmişti. İçerisi hafif kolonya kokuyordu. Emniyette bayram sabahını andıran bir hava vardı.

Rasim bir odanın kapısını açıp, Serdar'ı içeri buyur etti. Komiserin odasındaki kokunun da hâldeki kokudan farkı yoktu. Emniyet binasının her odasını kolonya satıcısı gezmiş gibiydi.

Komiser bir koltuğu oturması için Serdar'a işaret etti. Serdar ağır hareketlerle koltuğa oturdu. İçindeki yangının haddi hesabı yoktu. Sanki oturduğu deri koltuk birazdan içindeki ateşten dolayı tutuşacaktı. Komiser yüzü pencereye dönük olarak konuşmaya başladı:

- Muhtemelen sevgilisiniz. Aranızdaki ilişkinin boyutunu biraz anlatır mısın bana?

Serdar sorunun konuyla bir bağlantısını kuramasa da anlatmaya başladı. İlk tanıştıkları günden bu yana her şeyi yüzeysel olarak komisere aktarıyordu. Komiser Rasim yüzünü pencereden ayırmadan ve en ufak bir not almadan genci dinliyordu. Sanki soruyu öylesine sormuştu ve soruşturmanın prosedürü yerine gelsin havası estiriyordu. Sedat konuşmasını bitirdi. Odada kısa bir sessizlik oldu. Ardından Komiser nihayet yüzünü Sedat'a döndü:

- Sana ilk başta söylemedik. Kafanda yersiz kurgular şekillenmesin diye böyle bir karar aldık. Ama bir şekilde öğrenmen gerekiyor. Olay yeri inceleme ekibimiz maktulü yerinden çıkarırken bir şey gözlerine çarpmış. Arka koltukta bir kutu bulunmuş. Araç tamamen yanmasına rağmen kutu çelik olduğundan içindekine bir şey olmamış. Ekip kutuyu açtığında beze sarılmış kâğıdın içinde bir not ile karşılaşmış: ''Sen kaybettin, ben kazandım'' Bu not üzerinde çalışıyoruz. Tabii senin de yardımların gerekmekte. Sence ne anlama geliyor bu not? Yakından veya uzaktan bir düşmanın var mıydı? Son zamanlarda sen veya sevgilin tehditler alıyor muydunuz? Bu not hakkında düşüncelerini öğrenmek istiyorum.

Sedar'ın mevcut acısı üzerine bu enteresan bilgi pek etki etmemiş gibi gözüküyordu. Ama yine de duymuş oldukları onu onlarca düşünceye itmişti. Gözlerindeki kıvılcım yüzündeki şaşkınlığını gizleyemiyordu.

Serdar, komisere not ile ilgili bir fikir sunamadı. Zira aklında bu duruma dair hiçbir şey şekillenmiyordu. Yapmış oldukları şeyler hakkında en ufak bilgiye sahip değildi. Kafasını toparlamadan sağlıklı düşünemeyecekti. Ayrıca bâriz bir şekilde bildiği, tanıdığı bir düşmanı da yoktu.

Emniyetten çıktığında kafası tonlarca ağırlıktaki bir kum çuvalını andırıyordu. Öyle yorgun, öyle bitkindi ki, Emniyet binasının önüne yığılıverecekti. İçindeki o tarifsiz acının geçmesi mümkün değildi. Sevgilisinin kömüre dönmüş bedeni an be an gözlerinin önünden hiç gitmiyordu.

Julide’nin ailesine haber gitmiş olmalıydı. Aralarındaki ilişkiyi bilmedikleri için konuya müdahil olamaz, taziyede bulunamazdı. Onlar için de çok zor günler başlamıştı. Neticede Julide onların evlatlarıydı. En çok da kanser olan babasını düşünüyordu. Çok büyük moral depolaması gereken bir insanın, bu haber ile kanserle savaşması ne kadar kolay olabilirdi!

Aradan günler geçiyor ama Serdar’dan hiçbir şey geçmiyordu. Duyuları havadaki en ufak hüzünleri bile kapıyordu. Serdar’ın şu aralar ruhu, çok kuvvetli alıcılara sahip uydular gibiydi. Ama her şeye rağmen kafasını toparlamalıydı. Hayat her şeye rağmen devam ediyordu ve bu şekilde gitmesi imkânsızdı. Seyahat kararı iyi bir fikirdi. Bir zamanlar Üniversite okuduğu Girne’nin turistlik yerlerini dolaşarak stresini atmak, içindeki yarayı bir nebze olsun bastıracaktı.

Eşyalarını hazırladı, internet üzerinden uçak biletini aldı. Yolculuğa hazırdı. Kapıyı açtığında gözlerine inanamadı. Julide karşısında duruyordu. Derisinin büyük bir kısmı bir jole gibi damlıyor, saçlarından dumanlar yükseliyordu ve kızgın bir şekilde Serdar’a bakmaktaydı. Sonra Serdar’ın kulaklarında bir ses yankılandı: ‘’Beni çok sevseydin, benim için yanardın Serdar!’’ Bu cümleler Serdar’ın beyin duvarlarına alçı etkisi yapıyordu. Olduğu yere çöktü. Kafasını kaldırdığında karşısında hiçbir şey yoktu. Bilinçaltı Serdar’a her şeyi zehir edecekti.

Çantasını yere bıraktı ve son sürat koşmaya başladı. Sokak ortasında rastgele koşuyordu. Maraton koşucusu gibiydi. Akan trafiğe aldırış etmiyor ve gözleri yaşlı bir şekilde, Julide’nin ismini haykıra haykıra koşuyordu. Ana caddeye çıktığının farkında bile değildi. Yanan kırmızı ışıklar Serdar’ın zaten kanlı gözlerini kıpkırmızı yapmıştı. Trafiğin ortasında alev püskürmeye hazır bir Ejderha duruyordu.

Yol kenarından Serdar’ı fark edenler onu çiğnenmekten zor anda kurtardı. Serdar intihar girişiminde bulunmamıştı. Neye giriştiğinin kendi de farkında değildi. Fakat içindeki o ses ve hayâlindeki o görüntü ile yaşayamazdı.

Bir banka oturmuş ve hıçkırıklara boğulmuştu. Şuan hiçbir şey yapmak istemiyordu; Hatta mümkünse yaşamak bile… Eli ceketinin iç cebine soktu ve uçak biletini çıkardı. Buğulu gözlerle bilete bakıyordu. Durdu, düşündü. Uzun uzun düşündü. Sonra ayağa kalktı. Başaracaktı. Julide’yi unutmayacak olsa bile bu ruhsal çöküntüden kurtulacaktı. Hayâlinde gördüğü gerçek Julide değildi. O ona böyle bir şey demezdi. Çünkü Serdar’ın ne kadar çok sevdiğini biliyordu. Serdar da bundan adı gibi emindi. Julide böyle bir durumda tek bir şey isterdi; Sevgilisinin başı dik bir şekilde yaşamaya devam edip, onu hayatta sevdiği gibi sevmeye devam etmesini. Serdar da böyle yapacaktı. Başka kimseyi sevmeyecek ve Julide’yi asla unutmayacaktı.

Yırtılmanın eşiğinden dönen uçak biletini tekrardan cebine soktu. Uçağın kalkmasına az bir süre kalmıştı. Yoldan bir taksi çevirip havaalanına doğru yola koyuldu.

Uçağa bindiğinde üzerindeki yük biraz hafiflemiş gibiydi. Hostesin yolculuk öncesi rutin talimat ve uyarıları kendisine ninni gibi geliyordu. Yaklaşık bir haftadır doğru dürüst uyku çekmemişti. Ortalama birkaç saatlik uyku ile duruyordu. Son iki gündür ağzına bir lokma dahi koymamıştı ve bu kısa sürede verdiği kilo onun için bir rekordu.

Yolculuğun en az 55 dakika, en fazla 1 saat 10 dakika süreceği bildiriliyordu. Serdar bu süre zarfı içinde özlemiş olduğu uykuya kendini teslim etmeye niyetliydi. Kemerini taktı ve kafasını arkaya yasladı. Uçak yerden yükseldiğinde ruhunun alınıyor gibi olduğunu hissetti. Sanki o da dünyadan ayrılıyor ve Julide’nin yanına gidiyordu.

2. Bölümün Sonu.

@[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]

MiRaC 23.12.2013 17:30

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
eyvALLAH azizim..

Naevia 23.12.2013 17:39

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
‘’Beni çok sevseydin, benim için yanardın Serdar!’’

Niye yanmadın Serdar :D

Güzel olmuş @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL], dankeet :)

Wine 23.12.2013 17:48

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
çok acayip ilerliyor, merak içinde bekliyorum :gulumse:

keroLayn 23.12.2013 17:53

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
Serdar mıydı Sedat mıydı bi ara beynim error aldı ama değişik bişeye benziyor. Takip edicem bakalım ne olacak :tipik:

LiNa 23.12.2013 18:14

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
Daha 1. Bölümü okuyamadim. Ama soz ikisini de arka arkaya okuyup yorumumu yapicam.

Huzur-u Kalb 25.12.2013 01:47

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
2 bölümü de okudum kaleminize sağlık begendim
çıkacak diğer sayılarıda kesinlikle okuyacağım
biraz bunalima girdim üzüntüden ama olsun :)

yanlız şu dikkatimi çekti
bu bölümde son kisimda bir eksiklik var gibi geldi bana
serdar yaşadığı olay sonrası çantasını bırakıp
koşmaya başladı sonra bir bankda oturup düşündü
ve ucagina yetişmek istedi ve taksi çevirdi
bavulunu almayi unuttu ve yola koyuldu.
Gerçi 3-5 parça kiyafet o kadar önemli değil
ama sanki açık kalmış gibi geldi orası bana
tabi bu benim fikrim emeğe saygı duyarım her zaman.

Lunapolis 25.12.2013 08:55

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
Hmm.. Yine güzel bir bölümle karşımızdasınız..
Ellerinize, kaleminize sağlık..
Lakin dedim ya duygu eksikliği var ve bu bölüm olsa da dahi güçlü değil..
İnsanı tam derinlere sokup gerçeği yansıtamıyor ne yazık ki..
Birde hiç hoşlanmadığım bir durum var.. Belki de benden kaynaklanıyordur..
Ben ayrıntılı yazarım ama diğer yazan bütün yazarlarımız nedense geçiştirmeler kullanıyorlar ve bu hikayenizi yazınızı basit kılıyor..
Beni ilgilendirmez tabi sizin ayrıntılı yazmanız geçiştirmeli yazmanız lakin bir kaç ayrıntı.. Şart!
Serdar Sedat ne anlamadım açıkçası.. İki isim mi kullanıyor yanlışlık mı yaptınız yoksa buda oyunun bir parçası mı?
Julide hanıma gelirsekte hiç acımadım açıkçası.. Sevmemiştim karakteri adını okuduğum ilk andan bu yana bir soğukluk vardı.. İyiki de gitti..:)
Girne'de anlaşılan Serdar'ı bazı olaylar bekliyor.. Macera falan.. Severim bakalım 3. bölümü de merakla bekliyorum..:)
Birde bitiş eksikti.. Birşeyler bekledim açıkçası am okurken bir boşluğa düştüm..
Niye böyle bitirdi diye..
Neyse diyelim.. İlk bölümler böyledir, yazar kaleme, kurguya alıştıkça daha bir güzelleşir gelecek olanlar..
O yüzden ben bu umutla ve yazınızın güzelliğiyle merakla bekliyorum:)

Ekvator 25.12.2013 17:18

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
İsim üzerinde yanlışlık söz konusu evet. O yanlışı sonradan fark edip düzeltmiş bulunuyorum. Yani tek isim var; O da Serdar. :gulumse:

Eser üzerinde, diğer eserlerime olduğu gibi fazla kafa yorup derin düşünmediğim için senaryo biraz basit kalıyor. Dolayısıyla bu durum kurguya da yansımakta. Dolayısıyla ilgiyi düşürecek eksikler bir hayli mevcut. Netice itibariyle hemfikirim sizlerle.


@[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL], @[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] ve diğer arkadaşlar; Yorumlarınız için de teşekkürler ayrıca :gulumse:

LiNa 26.12.2013 11:07

Cevap: Ateşe Karşı [2.Bölüm]
 
Ellerine emeğine sağlık. Keşke bölümler biraz daha uzun olsa. :)


Saat: 10:59

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.


SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.