Tekil Mesaj gösterimi
Alt 25.02.2015, 14:05   #57 (permalink)
Papatya

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Papatyaa - Düşler Penceresi

Hüzün Size Yakışmıyor - Nazlı & Mustafa

Onunla ilk kez bir deniz kenarında karş
ılaşmıştı. Çok üzgündü, oturmuş denizin sakinliğini seyrediyordu. Birden bir gölge hissetti. Arkasına döndü baktı ilk kez gördüğü birinin kendine doğru yaklaştığını gördü. Denize döndü tekrardan.. Uzun boylu, esmerce bir adam sessizce geldi bayanın yanına oturdu. Adam :

- "Yanınıza oturabilir miyim?"

Bayan :

-"Sizinle tanıştığımı hatırlamıyorum."

Adam:


-"Ben sizi tanıyorum."

Bayan çok şaşırmış. Hiç tanımadığı bu adam onu nereden tanıyor olabilirdi ki?

-"Beni nereden tanıyorsunuz?"

Adam :

-"Sizi birkaç gündür evin önündeki parkta görüyorum.. Bugün de denize doğru yürüdüğünüzü görünce konuşmak için peşinizden geldim. Komşuyuz aslına bakarsanız, karşınızdaki müstakil evde oturuyorum.. Bahçe işleriyle uğraşmayı severim, bu merakım ve sevgim yüzünden evimi satmadım.. Katta yaşam bana göre değil, sabah pencereden içeri sızan çiçek kokularıyla uyanmanın keyfini hiçbir kata değişmem.. Sizi de ilk kez bir sabah vakti evimin önünden geçerken gördüm.. İşe gittiğinizi düşündüm önce sabahın o saatlerinde.. Dikkatimi çektiniz her sabah aynı saatte parka gitmenizle..Herkesin bir sıkıntısı, içine attıkları vardır ama sizin gözleriniz de ayrı bir hüzün var ..Hüzün size yakışmıyor..

Bayan:

-"Sizinle komşu olduğumuzu bilmiyordum, tanıyamadım sizi kusuruma bakmayın . Yeni taşındık bu mahalleye. Henüz çok kimseyi tanımıyorum kusura bakmayın."

Adam:

-"Artık kendimi anlattığıma göre tanışabiliriz sanırım. İsmim Mustafa.. Mimarım, bahçe düzenlemesiyle uğraşıyorum. Sizin isminizi sorsam kabalık etmiş olur muyum ?"

Bayan:

-"Estağfirullah, ismim Nazlı..

Mustafa:

-"Sizi hüzünlendiren, sabah erkenden kendinizi dışarıya atmanıza sebep olan, dünyaya küstüren olay nedir?"

Nazlı başını yavaşça kaldırdı, Mustafa'nın yüzüne baktı. Hafifçe gülümsedi.

Nazlı:

-"İsmim gibi nazlıyım, çok duygusalım bu yüzdendir ki sebepsiz hüzünlenir gözlerim ..Belki daha sonra.."

Mustafa:

-"Merakımı mazur görün, anlatmak zorunda değilsiniz .. Canınızı sıktım sanırım affedin lütfen. Sadece hüzün size yakışmıyor."

Bir süre sessiz kalıp denizi seyrederler.. Zaman zaman dalgalanıp durulan deniz Nazlı'ya geçmişi anımsatır. Mustafa'ya döner ve sorar..

-"Hüznümü niçin merak ettiniz?"

Mustafa:

-"Doğayı ve içindeki canlıları severim.. İnsanların sıkıntılarını dinlemek, onlara nacizane yol göstermek üzüntülü insanların üzüntüsüne ortak olmak en önem verdiğim değerlerdendir."

Nazlı:

-"Peki , bunları niçin yaparsınız, bir karşılığı var mı? Karşılığında ne istersiniz ?"

Mustafa'nın yüzü asılmış, tadı kaçmış ama ses tonu hala aynı yumuşaklıkta yanıtlamış :

-"Bir karşılık beklemem. Müslüman insan , ilişkilerde çıkar gözetmez der ve gülümser ."

Nazlı, Mustafa'yı kırdığını düşünür ..

Nazlı:

-"Sizi kırdıysam affedin lütfen.. Şimdiye kadar çok insan tanıdım hepsinin de az çok bir çıkarı oldu.. Çıkarsız dinlemek, anlatmak isteyen tek tük insanlar oldu hayatımda..

Mustafa:

-" Ben insanlara vakit ayırıp onların sorunlarını dinlemeyi severim. Hepimiz Müslüman değil miyiz, hepimiz kardeş değil miyiz Adem babamızdan Havva annemizden... Müslüman kardeşlerimin hüzünlerini görmezden gelemem.. İnsanların hüzünlü olmasını istemem, çünkü hayat gerçekten çok kısa anın kıymetini bilmeden akıp geçiyor zaman.. Acısıyla, tatlısıyla her türlü engeller çıkıyor karşımıza ama mutlu olmakta insanın kendi elinde.. Sadece hüzün size yakışmıyor ...

Nazlı Mustafa'ya bakmış ve gülümsemiş.

Mustafa:

-"En büyük servetim insanların yüzlerindeki tebessümün nedeni olmaktır. Başka bir kazanç istemem."

Nazlı yine gülümsedi ve sordu :

-" İnsan bir soruna takılınca geçip giden anın kıymetine varamıyor ve burnunun dibindeki insanlara.. Sohbetiniz iyi geldi çok teşekkür ederim, sayenizde yüzüm gülümsedi uzun zamandan sonra. Ben sizin için ne yapabilirim?"

Mustafa:

-"Rica ederim.. Ama karşılık beklemediğimi söylemiştim.. Ben size naçizane zamanın değerli olduğunu anlatmak istedim.. Elbette ki yeri gelecek üzüleceğiz, yeri gelecek mutlu olacağız ama aldığımız nefes için de şükretmemiz lazım.. Hayata küserseniz, imtihanınızı baştan kaybetmiş olursunuz.. Estağfirullah gülümsemenize vesile olabildiysem ne mutlu, ne zaman isterseniz benimle paylaşabilirsiniz içinizdekileri her zaman dinlemeye hazırım."

Nazlı:

-"Kendimi tuhaf hissediyorum, bende sizin için bir şeyler yapmak istiyorum ama ne yapmalıyım bilmiyorum."

Mustafa :

-"Gerçekten bir karşılık istemiyorum.. "

Nazlı:

-"Ama böyle olmaz ki mahcup oldum size karşı , bende sizin yüzünüzü gülümsetmek isterim ..."

Mustafa:

-"Öyleyse gülümseyin, sizler mutlu oldukça mutlu olmanıza vesile olduğum için bende mutlu olurum."

Nazlı , Mustafa'ya bakmış gülümsemiş ve :

-"Çok teşekkür ederim Mustafa Bey. Zengin değilim çok param olmadı hiç hayatımda.. Elimden gelen tek şey dua sadece, kabul ederseniz dua ederim size..

Mustafa:

-"Estagfirullah, o en güzel hediye benim için.. Çok teşekkür ederim Nazlı Hanım, hüzün size yakışmıyor.. Gülümseyen yüzünüz hiç solmasın.."

Nazlı:

-"Teşekkür ederim , amin diyorum samimi dileklerinize sizin de her şey gönlünüzce olsun inşallah."

Güzel bir sohbet sonrasında Nazlı ve Mustafa evlerine dönmek üzere ayrılırlar..


papatya



Papatya isimli Üye şimdilik offline konumundadır