Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30.05.2015, 20:32   #25 (permalink)
RaiN
Ne mutlu İNSAN'ım diyene!
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Neden insanlarla konuşma ihtiyacı duyarız? Konuşmadan yapamaz mıyız?

İhtiyaç duyulan bir gereksinimdir.

Uyanırsınız sabah...
Küçük bir çocuksanız ve gözünüzü açar açmaz gördüğünüz kişi annenizse; "günaydın annecim." dersiniz. Bunu ne zaman öğrendiğinizi, neden söylemek gerektiğini bilmezsiniz. Sadece söylersiniz, çünkü anneniz öyle olması gerektiğini öğretmiştir.

Bir kardeşe sahipseniz, hala aynı odayı paylaşmanın verdiği rahatsızlığa ve bütün bir gün bitmeyen didişmenin sebep olduğu, şu çocukluk dediğimiz huysuzluğa rağmen "günaydın!" dersiniz.

Öğrenciyseniz, bir yurtta ya da evde kalıyorsanız uyandığınızda karşılaştığınız ilk arkadaşınıza "günaydın." dersiniz. Oysa o da biliyordur günün aydınlık olduğunu, hem ne gereksiz laf bu ya diye geçirirsiniz içinizden ara ara...

Evliyseniz; eşinize, işyerinize gittiğinizde gördüğünüz tanıyıp tanımadığınız her iş arkadaşınıza söylersiniz bu çok gerekli olmayan sözcüğü...

Otobüse binersiniz bazen, ilk kez karşılaştığınız bir yabancının yanındaki koltuğa oturursunuz; nezaketen gülümsersiniz. karşılığında alacağınız tepki kaçınılmazdır: "iyi günler." Hafif bir rahatsız olmuş gibi seyreden kıpırdanmadan sonra: "nerelisiniz?" sorusu gelir. Ortalama 60 yıllık hayatında sizinle bir daha asla karşılaşmayacak olduğunu bilmesine rağmen içindeki konuşma dürtüsüne engel olamaz. Oysa ki; yolculuğu biter bitmez unutacaktır sizi ve nereli olduğunuzu...

Yağmurlu bir havada mesela, dinsin diye yağmur beklersiniz beş dakika bir köşe başında. "hava da nasıl bozdu bir anda değil mi?" der biri, çevirdiğinizde başınızı sizinle konuştuğunun ayrımına varırsınız bu bir başka yabancının. Gayr-ı ihtiyari cevap verirsiniz siz de...

Hiç tanımadığınız ama tanıştığınız ve artık hiç hatırlamadığınız ne çok yüz vardır kimbilir? Ne çok diyalog kısa ve geçici, hatırlanmaya bile değmeyecek,olmasa da olur dediğiniz... Gene de konuşursunuz işte. Hiç tanışıklığı olmayan insanlarla bile böylesi konuşma dürtüsüyle konuşan, "bir an"ı bile olsa paylaşan insan ki; nasıl büyük bir konuşma ihtiyacı içindedir ve nasıl bastırılmaz bir konuşma ihtiyacı içinde olacaktır bir ömür. İçinizdeki bu insanı insan yapan konuşma isteği gene de bitmesin hiç. Yerli yersiz, gerekli gereksiz konuşun her daim.

__________________
RaiN isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla