|
Aşk - Şiir Dünyası kategorisinde açılmış olan İstanbul'un Kurtuluşu Hakkında Şiirler konusu , ...
| LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
29.12.2013, 10:09 | #1 (permalink) |
| İstanbul'un Kurtuluşu Hakkında Şiirler İstanbul'un Kurtuluşu Hakkında Şiirler FETİH ZAMANI Havanın mavisinde, denizin yeşilinde Bir türkü, Ortaasyadan beri duymuşuz. Anamızın sütünden bayraklara kadar Yüce fetihle büyümüşüz. Yakmış gecemizi yıldızlar Burçlardan yana uyanmışız. Bir yazı gibi tepeler alnında Yazılmışız, silinmişiz. Nur ile kuvvet ile aşk ile Kaderin büyüsünü bozmuşuz. Görmüşüz suretini güzelliğin Koca feleklere görünmüşüz. Cihanın yarısı gök; Önünde şehit şehit durmuşuz, Cihanın yarısı İstanbul Almışız. Fazıl Hüsnü DAĞLARCA ------------- İstanbulun Kurtuluşu Tarihte,hep bağımsız yaşadı Türk Milleti, İlk Dünya Savaşında tattı heyhat zilleti. Müttefiki Almanya,yenilince savaşta, O da yenik sayıldı,ne yazık bu savaşta. 1918, 30 Ekim Gününde, Acı bir antlaşmaya,imza attı,o günde. Bu talihsiz antlaşma,Mondrosta yapıldı, Türkün bağımsızlığı,tüm elinden alındı. Önce Yunan askeri,çıkarıldı İzmire, Sonra yurt planlandı,paylaşmaya Sevrle. Bunu gören Atatürk,hemen Samsuna çıktı, Uyardı milletini,işgale karşı çıktı. Kaynaştı milletiyle,Erzurumda,Sivasta, Kongreler düzenledi,uzunca bu hususta. Vatanı kurtarmaya kesin karar verdiler, O azimle,inançla; Ankaraya geldiler. Ankaraya,tüm yurttan gelen o Temsilciler, Yurdu temsil etmeyi,kesin görev bildiler. 1920′de, 23 Nisan Günü, Kurdular hür Meclisi,dünya duydu bu ünü. İtilaf devletleri,korktu Türkün azminden, İstanbulu zaptetti,vurdu Türkü yeniden. İngiltere,Fransa ve sonra da İtalya, Yurdu paylaşmak için,çıktı Anadoluya. Sevr Antlaşmasıyla,paylaşmaya kalktılar, Türkün gücüyle buna,fırsat bulamadılar. Meclise Başkan oldu,orduya Başkomutan, Düzgün,güçlü bir ordu,kurdu kahraman Atam. Bu azimle,Kurtuluş Savaşını başlattı, Üç Buçuk yılda Atam,düşmanı yurttan attı. Yenilgiye uğrayan,İtilaf devletleri, İade etti Türkün,gerçek hakkını geri. 1923, 24 Temmuzunda, Tüm haklar kazanıldı,Lozan Antlaşmasında. Atatürkün dediği gibi; geri gittiler, Şen İstanbulumuzu,üzgünce terk ettiler. 1923, 6 Ekim Gününde, Kahraman Türk Ordusu,Refet Paşa emrinde; Girdi İstanbuluma,bir bayram sevinciyle, Kavuştu İstanbullu,tekrar özgürlüğüne. 6 Ekim Günlerin,kutlu olsun İstanbul, Sana sevgimiz derin,mutlu ol sen İstanbul ------------ FETİH MARŞI Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek; Dağlardan çektiler, kalyonlar çekilecek... Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek... Yürü: "Hala, ne diye oyunda oynaştasın? Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın! Sende geçebilirsin yardan, anadan, serden... Senin de destanını okuyalım ezberden... Haberin yok gibidir taşıdığın değerden... Elde sensin, dilde sen... Gönüldesin, baştasın: Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın! Yüzüne çarpmak gerek, zamanenin fendini, Göster: Kabaran sular nasıl yıkar bendini? Küçük görme, hor görme, delikanlım kendini Şu kırık abideyi yükseltecek taştasın; Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın! Bu kitaplar Fatihtir, selimdir, Süleymandır; Şu mihrap sinanüddin, şu minare Sinandır; Haydi, artık, uyuyan destanını uyandır! Bilmem neden gündelik işlerle telaştasın? Kızım, sende Fatihler doğuracak yaştasın; Delikanlım, işaret aldığın gün atandan Yürüyeceksin... Millet yürüyecek arkandan; Sana selam getirdim Ulubatlı Hasandan... Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın... Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın! Bırak, bozuk saatler yalan yanlış işlesin! Çelebiler çekilip haremlerde kışlasın! Yürü, arslanım, fetih hazırlığı başlasın... Yürü, hala ne diye, kendinle savaştasın? Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın! Arif Nihat ASYA ------------- İstanbulun Kurtuluşu Dünyanın en güzel kenti, Türk ulusunun gözbebeği, Fatihin armağanı, Güzeller güzeli İstanbul ! Var mı? Senin gibi şanlı, Tüm ulusların gözü hep sende kaldı. Güzelliğin dillerde, zengin gönüllerde saklı, Güzeller güzeli İstanbul ! Kaç kez fethedilmek istendin, Fatih seni fethene kadar. Atalarımızın emaneti Fatihin armağanı, Türk ulusunun gözbebeği, güzeller güzeli İstanbul ! ---------- İstanbul Destanı Sana bilmem hangi yönden bakayım Gece başka gündüz başka güzelsin Kâinatta eşsiz tek ve özelsin Çağlar değiştirdi sevdan İSTANBUL Efendimiz malum ezelden tanır Binlercesi şehrin can kıskanır Sinende yaşayan cennettir sanır Cihanda emsalin yok ki İSTANBUL Kalbini son defa fethedenlere Elveda deyip de gitmeyenlere İmkân bulamayıp gelmeyenlere Engin hoşgörünle kızma İSTANBUL Kâbe-i ziyaretgâhların vardır Şühedadan namazgâhların yardır Âlem-i insanlar çok arzu-dardır Sevenin koynunda sar ki İSTANBUL Köklü medeniyetlerin evisin Tarihler boyunca ananevisin Mukaddesatını yâd el de bilsin Sırr-ı nikabını aç ki İSTANBUL Her dinin mensubu ibadet eder Havra Kilise ve Camiye gider O insanlar gönül diliyle ne der Sessiz niyetleri duy ki İSTANBUL Tüm insanlar âlâ şeyler yazmışlar Anlatacak bir söz bırakmamışlar Nesillere misal hep taşımışlar Ölçülmez değerin var ki İSTANBUL Arz ile deniz ve mehtap bakıyor Gerçek yıldızlardan taçlar takıyor Her gönülde sevdan ataş yakıyor Türlü dillerdesin bil ki İSTANBUL Elbet ben de bir gün gelir geçerim İlahi yasaya ben de naçarım Yardan ya da senden vaz mı geçerim? Bir eser de benden al ki İSTANBUL Çınlar Camilerden ezan(ı)salası Yıkar nefisleri def-i belası Zeki'midir sanki tek müptelası Eyyüb Sultan başta say ki İSTANBUL
__________________ Fitness Eğitmeni |
Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz. |
| |
Forum hakkında | Kullanılan sistem hakkında |
| SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc. |